Özelleştirmeden sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Faruk Yücel'i ziyaretinde yaptığı konuşmada, "Tütün Kanunu'nun Mayıs sonuna kadar çıkarılması konusunda, Niyet Mektubunu kim yazdı ise, kim imzaladı ise sorumluluğu o taşır" sözleriyle Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'i hedef alınca; bedelini 'bakanlık koltuğunu' terkederek ödemek zorunda kaldı. Bakan Yalova'nın sözlerini "IMF'ye başkaldırı" olarak yorumlayan Kemal Derviş'in piyasayı yönlendiren dostları, bir başka deyişle Bakan Derviş'in IMF ile birlikte hazırladığı programla gelecek tüm krediyi cebe indirecek kriz aktörleri, hemen ellerindeki birikimleri harekete geçirerek, dövizin yükselmesine; Borsa'nın tepetaklak olmasına yol verdiler. Sonuçta ABD Doları Kapalıçarşı'da 1220 bin, bankalar arasındaki işlemler de 1 milyon 270 bin liraya yükseldi; Borsa da 10 bin puana kadar geriledi.
Liderlerden muhteşem ittifak
Yüksel Yalova'nın Derviş'e yönelik sözleri üzerine harekete geçen kriz avcıları piyasanın ayarını bozunca, koalisyonu oluşturan liderler peşpeşe sert içerikli açıklamalarda bulundular. Bu çerçevede ilk açıklama Başbakan Bülent Ecevit'ten geldi. Ecevit, Yalova'nın açıklamalarının "Hükümet uyumu ile bağdaşmadığını ve Hükümet'in görüşlerini temsil etmediğini" söyledi. Başbakan Ecevit'in bu sözleri üzerine Yalova'nın açıklamalarının ardından düşüş yaşayan Borsa, günün ikinci yarısında toparlanmaya başladı. Endeks, bir süre yatay seyrettikten sonra 10,700 seviyesinin üzerine çıktı. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın tepkisi ise daha sert ve "açıklayıcı oldu. Yılmaz "Hükümet IMF'ye verdiği niyet mektubunun arkasında durmaktadır. Arkadaşımızın sözleri maksadını aştı" dedi.
Bahçeli: Kriz çıkmasına
izin vermeyiz
Daha önce MHP'li bakanların Bakan Derviş ile takışmalarına müdahalelerde bulunarak, yeni bir krizin ateşlenmesini önleyen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, gelişme karşısında Almanya'da bir açıklama yaparak, Türkiye'nin yeni bir krize girmesine izin veremeyeceklerini söyledi.
TÜSİAD Derviş'ini yanlız bırakmadı
Yüksel Yalova'ya bir tepki de Kemal Derviş'e sonsuz destek veren patronlar kulübü TÜSİAD'dan geldi. TÜSİAD'dan yapılan açıklamada, hükümetin çalışma yöntemlerinde ve kamuoyuyla iletişim kurmada sorunları bulunduğu öne sürüldü.
Yazılı açıklamada, "Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı'nın Devlet Bakanı sayın Kemal Derviş'i kişisel olarak bağladığı ama hükümeti bağlamadığı konusundaki değerlendirmeler, Türkiye'yi hem uluslararası arenada sözüne güvenilmez bir ülke konumuna getirmekte, hem de yeni siyasi ve ekonomik krizlerin - muhtemelen üçüncü bir krizin - altyapısını hazırlamaktadır" görüşüne yer verildi.
Liderlerden muhteşem ittifak
Yüksel Yalova'nın Derviş'e yönelik sözleri üzerine harekete geçen kriz avcıları piyasanın ayarını bozunca, koalisyonu oluşturan liderler peşpeşe sert içerikli açıklamalarda bulundular. Bu çerçevede ilk açıklama Başbakan Bülent Ecevit'ten geldi. Ecevit, Yalova'nın açıklamalarının "Hükümet uyumu ile bağdaşmadığını ve Hükümet'in görüşlerini temsil etmediğini" söyledi. Başbakan Ecevit'in bu sözleri üzerine Yalova'nın açıklamalarının ardından düşüş yaşayan Borsa, günün ikinci yarısında toparlanmaya başladı. Endeks, bir süre yatay seyrettikten sonra 10,700 seviyesinin üzerine çıktı. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın tepkisi ise daha sert ve "açıklayıcı oldu. Yılmaz "Hükümet IMF'ye verdiği niyet mektubunun arkasında durmaktadır. Arkadaşımızın sözleri maksadını aştı" dedi.
Bahçeli: Kriz çıkmasına
izin vermeyiz
Daha önce MHP'li bakanların Bakan Derviş ile takışmalarına müdahalelerde bulunarak, yeni bir krizin ateşlenmesini önleyen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, gelişme karşısında Almanya'da bir açıklama yaparak, Türkiye'nin yeni bir krize girmesine izin veremeyeceklerini söyledi.
TÜSİAD Derviş'ini yanlız bırakmadı
Yüksel Yalova'ya bir tepki de Kemal Derviş'e sonsuz destek veren patronlar kulübü TÜSİAD'dan geldi. TÜSİAD'dan yapılan açıklamada, hükümetin çalışma yöntemlerinde ve kamuoyuyla iletişim kurmada sorunları bulunduğu öne sürüldü.
Yazılı açıklamada, "Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı'nın Devlet Bakanı sayın Kemal Derviş'i kişisel olarak bağladığı ama hükümeti bağlamadığı konusundaki değerlendirmeler, Türkiye'yi hem uluslararası arenada sözüne güvenilmez bir ülke konumuna getirmekte, hem de yeni siyasi ve ekonomik krizlerin - muhtemelen üçüncü bir krizin - altyapısını hazırlamaktadır" görüşüne yer verildi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.