Doğal Sit Alanları: Nedir, nasıl korunur?
Doğal sit alanı, doğal özellikleri, ekosistemleri, biyolojik çeşitliliği, jeolojik yapıları veya peyzaj değerleri bakımından korunması gereken alanları ifade eder
08.12.2025 13:46:00
Hasan Gündoğdu
Hasan Gündoğdu





Doğal sit alanları, insan etkisinden mümkün olduğunca uzak kalmış, doğal süreçlerin hâkim olduğu ve bilimsel, estetik ya da eğitimsel açıdan önemli görülen bölgeleri kapsar. Türkiye'de doğal sit alanları, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında koruma altına alınır.
Doğal Sit Alanlarının sınıflandırılması
2012 yılında yapılan düzenlemeyle doğal sit alanları üç ana kategoriye ayrılmıştır:
1. Kesin Korunacak Hassas Alanlar: Ekosistem bütünlüğü açısından son derece hassas olan ve herhangi bir yapılaşmaya kesinlikle izin verilmeyen alanlardır.
2. Nitelikli Doğal Koruma Alanları: Doğal yapısı büyük ölçüde korunmuş, ancak sınırlı ve kontrollü kullanıma izin verilen alanlardır. Ekoturizm, doğa yürüyüşü gibi faaliyetler bu alanlarda yapılabilir.
3. Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanları: Doğal değerlerin korunmasıyla birlikte, belirli kurallar çerçevesinde insan faaliyetlerine izin verilen alanlardır. Tarım, hayvancılık ve turizm gibi faaliyetler bu kapsamda değerlendirilebilir.
Doğal Sit Alanlarının önemi
- Biyolojik Çeşitliliğin Korunması: Bu alanlar, endemik ve nesli tehlike altında olan türlerin yaşam alanlarını barındırır.
- Ekosistem Hizmetleri: Su döngüsü, toprak oluşumu, karbon yutakları gibi ekosistem hizmetlerinin devamlılığı açısından kritik öneme sahiptir.
- Bilimsel ve Eğitimsel Değer: Doğal süreçlerin gözlemlenebileceği alanlar olarak bilimsel araştırmalar ve çevre eğitimi için önemli fırsatlar sunar.
- Kültürel ve Estetik Değer: Doğal peyzajlar, yerel halkın kültürel kimliğinin bir parçası olup, aynı zamanda estetik ve rekreasyonel değer taşır.
Koruma ve yönetim süreci
Doğal sit alanlarının tespiti, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılır. Alanın sınırları, ekolojik özellikleri ve korunma derecesi uzman raporları doğrultusunda belirlenir.
Koruma statüsü belirlendikten sonra, bu alanlarda yapılacak her türlü faaliyet için ilgili kurumlardan izin alınması zorunludur. Ayrıca, bu alanlar için özel koruma ve yönetim planları hazırlanır.
Doğal sit alanları, doğanın korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından büyük önem taşır. Bu alanların sürdürülebilir şekilde yönetilmesi, hem çevresel hem de toplumsal faydalar sağlar.
Bu nedenle, doğal sit alanlarının korunması yalnızca bir çevre politikası değil, aynı zamanda bir kalkınma stratejisi olarak da değerlendirilmelidir.
Doğal Sit Alanlarının sınıflandırılması
2012 yılında yapılan düzenlemeyle doğal sit alanları üç ana kategoriye ayrılmıştır:
1. Kesin Korunacak Hassas Alanlar: Ekosistem bütünlüğü açısından son derece hassas olan ve herhangi bir yapılaşmaya kesinlikle izin verilmeyen alanlardır.
2. Nitelikli Doğal Koruma Alanları: Doğal yapısı büyük ölçüde korunmuş, ancak sınırlı ve kontrollü kullanıma izin verilen alanlardır. Ekoturizm, doğa yürüyüşü gibi faaliyetler bu alanlarda yapılabilir.
3. Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanları: Doğal değerlerin korunmasıyla birlikte, belirli kurallar çerçevesinde insan faaliyetlerine izin verilen alanlardır. Tarım, hayvancılık ve turizm gibi faaliyetler bu kapsamda değerlendirilebilir.
Doğal Sit Alanlarının önemi
- Biyolojik Çeşitliliğin Korunması: Bu alanlar, endemik ve nesli tehlike altında olan türlerin yaşam alanlarını barındırır.
- Ekosistem Hizmetleri: Su döngüsü, toprak oluşumu, karbon yutakları gibi ekosistem hizmetlerinin devamlılığı açısından kritik öneme sahiptir.
- Bilimsel ve Eğitimsel Değer: Doğal süreçlerin gözlemlenebileceği alanlar olarak bilimsel araştırmalar ve çevre eğitimi için önemli fırsatlar sunar.
- Kültürel ve Estetik Değer: Doğal peyzajlar, yerel halkın kültürel kimliğinin bir parçası olup, aynı zamanda estetik ve rekreasyonel değer taşır.
Koruma ve yönetim süreci
Doğal sit alanlarının tespiti, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılır. Alanın sınırları, ekolojik özellikleri ve korunma derecesi uzman raporları doğrultusunda belirlenir.
Koruma statüsü belirlendikten sonra, bu alanlarda yapılacak her türlü faaliyet için ilgili kurumlardan izin alınması zorunludur. Ayrıca, bu alanlar için özel koruma ve yönetim planları hazırlanır.
Doğal sit alanları, doğanın korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından büyük önem taşır. Bu alanların sürdürülebilir şekilde yönetilmesi, hem çevresel hem de toplumsal faydalar sağlar.
Bu nedenle, doğal sit alanlarının korunması yalnızca bir çevre politikası değil, aynı zamanda bir kalkınma stratejisi olarak da değerlendirilmelidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.













































































