Dostlarla hasbihâl

Geçtiğimiz günlerde kıymetli babamızın geçirdiği bypass-kalp ameliyatı nedeniyle İstanbul'da bulunmam gerektiği için sizlerle birlikte olamadık. Yapılan ameliyat neticesinde tıkanan damarların yerine, yenileri konuldu. Çok şükür başarılı bir operasyon sonucunda yavaş yavaş sağlığına kavuşmaktadır. Cümlenizin hastalarına, içinde bizim babamıza da Allah'u Zül Celal Hazretlerinden acil şifalar talep ediyorum. Hastane ortamında geçirdiğimiz birkaç gün içerisinde, ülke ve dünya gündeminde çok ciddi olaylar cereyan etmiştir. Gelişmeleri arada bir hastamızı rahatsız etmeyecek kadar televizyon seyrederek takip etmeye çalıştık. Diğer konuları başka yazılarımızda paylaşmayı umut ediyoruz. Biz bu yazımızı, dostlarla hasbıhâl etmeye ayırdık. ***Değerli dostlar; sağlık hakkında pek çok sözler söylenir, nasihatler yapılır. Neyin faydalı neyin zararlı olduğu anlatılır, konuşulur ama insanoğlu olarak maalesef bildiğimiz doğrultuda yaşar gideriz. Büyükler ilmi tasnif ederken "ilmelyakin", "aynelyakin", "hakkalyakin" olarak üçe ayırmışlardır. Bir şey hakkında okuyarak ya da duyarak elde edilen bilgiye "ilmelyakin"Görerek elde edilen bilgiye; "aynelyakin"Yaşayarak elde edilen bilgiye; "hakkalyakin" denilmiştir.İnsanlar bir şey hakkında bilgiye sahip olmalarına rağmen, genelde bilginin zıddı davranış sergilerler. Bu davranış biçiminden anlaşılan o dur ki; tek başına bilgi yetersizdir. Eğitimciler çok daha iyi bilirler ki; eğitimde görsellik ve uygulama, bilginin davranışa yansıması için önem arz eder. ***Babamızın hastalık ve ameliyatı dolayısıyla hastanede kaldığım sürede; insan sağlığı, sağlıklı yaşamanın önemi, hastanın psikolojisini, görsellik içeren; "aynelyakın" ve "hakkalyakin" halini yoğun olarak yaşadım. Bu sayede, daha önce benim de bilgi sahibi olduğum, fakat ihmalkârlık ettiğim bazı konularda, daha sağlıklı yaşam hakkında, ciddi kararlar aldım. Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed (sav) Efendimizin hasta ziyaretine önem vermesini, (gerek hastanın kendisi, gerekse de ziyaret edenler açısından) şimdi bir parça daha iyi anladım. Dostlarla hasbıhâli bu konuda iki Hadis-i Şerifle bitirelim;***Sevbân radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:"Bir Müslüman, hasta bir Müslüman kardeşini ziyarete gittiğinde, dönünceye kadar cennet hurfesi içindedir."- Ey Allah'ın elçisi, cennet hurfesi nedir? dediler. Resûl-i Ekrem; - "Cennet yemişidir," buyurdu.( Müslim, Birr 40-42. Ayrıca bk. Tirmizî, Cenâiz 2.)***Ali radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'i şöyle buyururken işittim demiştir:"Bir Müslüman, hasta olan bir Müslüman kardeşini sabahleyin ziyarete giderse, yetmiş bin melek akşama kadar ona rahmet okur. Eğer akşamleyin ziyaret ederse, yetmiş bin melek onun için sabaha kadar istiğfar eder. Ve o kişi için cennette toplanmış meyveler de vardır."(Tirmizî, Cenâiz 2. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Cenâiz 3; İbni Mâce, Cenâiz 2.)