Dünya beşten büyüktür ya Türkiye!

Libya'da ABD, AB tam karşımızda. Rusya ile masa altı restleşmeleri yaşıyoruz.

Akdeniz'de AB, Fransa, Yunanistan ile karşı karşıyayız. ABD her zamanki gibi Haçlı ittifakın yanında. İsrail, Rum Kesimi zaten bu milletin kadim düşmanı.

Suriye'de de, ABD tam karşımızda. Rusya ile Libya'daki masa altı restleşmeleri Suriye'de de yaşanıyor.

Azerbaycan'da, Haçlı ittifakı diyalog-barış çağrısı yaparken Türkiye'nin Azerbaycan yanındaki duruşunu eleştiriyorlar.

Adı Müslüman olan Arap devletlerini yönetenler çoktan ABD, AB ve İsrail yanında mevzi almış vaziyetteler.

Bu şaşılacak bir tablo mu?

Ülkemizin planlı bir şekilde yalnızlığa itildiğini, batının nihai hedefinin Türk Milleti ve Anadolu coğrafyası olduğunu, dış politikanın yeniden gözden geçirilmesi ve bu millet, bu devlet üzerinde hedefleri olmayan ülkelerle iş birliğine gidilmesi gerekliliğini Merhum Prof. Dr. Haydar Baş, ta 1991 yılında anlatmaya başlamış ve güçlü, tam bağımsız, bölgede ve dünyada sözü geçen bir ülke olmamız için nelerin yapılması gerektiğini Milli Ekonomi Modeli eserinde ortaya koymuştu.

Yıllar geçti. Artık herkes çok iyi anladı ki, yol, köprü, tünel, havalimanı, şehir hastaneleri yapmakla bölgesel ve küresel güç olunmuyormuş!

Bölgesel ve küresel güç olmak için bağımsız bir ekonomin, milli paran, milli sanayin, milli savunma sanayin, milli tarım ve hayvancılık, milli gıda ve ilaç politikaların, milli birlik ve beraberliği sağlayacak proje ve uygulamaların olması lazımmış.

Ama olmadı, yapmadılar, beceremediler. Yunanistan'dan pamuk ithal ettiğimiz haberleri geçen hafta medyaya düştü. 

Futbol hakemi dışında her alanda ithalatçı olduk. Hükümete bakın! Birçok isim yıllarca dışarıda farklı alanlarda görev, yöneticilik yapmış kişiler.

İçerde de işler iyi gitmiyor. İşsizlik, sağlık, eğitim, yoksulluk, yolsuzluk halkın ana gündemi olurken bu şartlarda sefa sürenler artık çok daha fazla göze batıyor.

Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan ise her kamera karşısına geçtiğinde ısrarla 'dünya beşten büyüktür' diyor. 

Doğrudur. Dünya beşten çok büyüktür. Peki, Türkiye dünyadan büyük değil ama kimden büyüktür? 

Örneğin 2019 Küresel Refah Endeksi raporu açıklandı. Bu raporda dünya nüfusunun yüzde 99,4'ünü oluşturan 167 ülkenin refah seviyelerini ölçüyor. 

'Dünya beşten büyüktür' ama Türkiye, refah sıralamasında 167 ülke arasında 91. sırada.

'Dünya beşten büyüktür' ama Türkiye, kişisel özgürlükler sıralamasında 167 ülke arasında 146'cı sırada yer alıyor.

Güvenlik alanında ise en sonlardayız. Gerçi bu şaşılacak bir durum değil. Bizzat İç işleri Bakanı, 'hadi korumasız sokağa çık' dediği bir ülke haliyle sondan 20. olur! 

Evet, güvenlik alanında 167 ülke arasında 149. sıradayız. Namibya, Guyana, Kırgızistan, Moğolistan, Gana ve Gine, bizden önde.

Siyasi yönetim endeksinde ise 111. olduk. Bu sıralama ile Afrika ülkelerini geride bırakırken Avrupa ülkelerinden sadece Belarus'un önüne geçebildik.

Hukukun üstünlüğü sıralamasında kendimize 129. sırada yer bulurken, hesap verebilirlik sıralamamız 128 oldu.

Makroekonomik istikrar yani toplam tüketim, toplam üretim, toplam tasarruf, toplam yatırım, toplam gelir (millî gelir) ve istihdam alanlarında ise 167 ülke arasında 126.sıradayız.

Paramız değer kaybediyor. Dolar-Euro krizi yaşıyoruz. İç ve dış borç krizi devam ediyor. Yabancı ilaç şirketleri, 'borcunuzu ödemezseniz ilaç yok' resti çekiyorlar. 

Bu ve daha fazlası bir tabloda, 'dünya beşten büyüktür' sözü ancak miting meydanlarında alkış alır. 

Başkada bir karşılığı olmaz. Baksanıza! NATO genel sekreteri ülkemize geliyor, benim bayrağımın önünde, kendi paramızla aldığımız S-400'ler için, 'kurarsanız ABD'yi kızdırırsınız' diyor. 

Demek ki, dünya beşten büyüktür, sözünü ispat için milli paran olacak, Milli Ekonomi Modelini uygulamaya koyacaksın.