Enerji bürokratları ile özel sektör temsilcileri, gerekli önlem alınmazsa 2008 yılı yaz aylarında pik saatlerde elektrik talebinin karşılanmasında zorlanılacağını bildirdi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dünya Bankası tarafından ortaklaşa düzenlenen "Türkiye'de Elektrik Arz Güvenliği Çalıştayı" enerji bürokratları, özel sektör temsilcileri ve Dünya Bankası uzmanlarıyla Perşembe günü Hilton Otelinde yapıldı.Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Sami Demirbilek başkanlığındaki çalıştayı, Bakanı Hilmi Güler de başından sonuna izledi.Çalıştayda, Türkiye'nin orta ve uzun vadede elektrikte arz güvenliği sorunuyla ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulunuldu.Çalıştayda enerji bürokratları ve özel sektör temsilcileri "enerji açığı geliyor, tedbir alınmalı" görüşünde birleştiler.Uzmanlar, mevcut eğilimler göz önüne alındığında, ekonomi yılda yüzde 6 olarak büyümeye devam ederse 2015 yılına gelindiğinde elektrik talebinin 300 milyar kWh'ye ulaşacağını düşündüklerini kaydettiler.Uzmanlar 2009 yılından itibaren Türkiye'nin, ciddi bir elektrik arz açığı sorunuyla karşı karşıya bulunacağını ve önlem alınmazsa 2012 yılında 40 milyar kWh'lık bir açıkla karşılaşılacağını da vurguladılar.2008'den itibaren sorun varEnerji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bekir Aksoy da, elektrik arzı konusunda 2008 yılı yaz aylarında pik saatleri karşılamada sorunlar yaşanacağını, 2009 yılından itibaren de elektrikte arz açığı yaşanacağını düşündüğünü söyledi.Aksoy, sorunun çözümü için öncelikle "ulusal düzenlemelerin netleştirilmesi, orta ve uzun vadeli bir plan çıkartılması, kamunun elindeki santrallerin rehabilite edilmesi, elektrik üretiminin özelleştirilip özelleştirilmeyeceğinin tartışılması" gerektiğini bildirdi.Türkiye'nin 40 bin megawatt'lık (MW) elektrik üretim gücünün bulunduğunu, fakat 26 bin MW'yi karşılamada zorlanıldığını anlatan Aksoy, EÜAŞ'nin elindeki santrallerin rehabilitasyonunun şart olduğunu vurguladı.Aksoy, yatırım ortamının iyileştirilmesi için fiyat mekanizmanın serbest piyasa ortamında oluşması, nükleer santral konusunun da toplumu iyi anlatılması gerektiğini sözlerine ekledi.Zorlu Enerji Grubu Başkanı BursaZorlu Holding Enerji Grubu Başkanı Murat Sungur Bursa, 10 yıl içerisinde oldukça uzun süreli arz sıkıntıları yaşanabileceği gibi, akut arz sıkıntıları da yaşanabileceğine dikkati çekti.Elektrik sektörünün gelişen bir sektör olduğunu, fakat Türkiye'de bu alanda uygun yatırım iklimi oluşturulmadığı için özel sektörün yatırım yapmaktan çekindiğini kaydeden Bursa, şöyle konuştu:"Enerji sektöründeki yatırımcılık kuş kafesi serbestisi içindedir. Tamamen hür ve özgür başka sektörlere benzemez. Bu alana yatırım yapmamızı istiyorsanız önce uygun yatırım ikliminin oluşturulması gerekiyor. Uygun bir ortam olduğu zaman, uygun yatırımcılarla bu arz sorunu aşılabilir. Bizim Zorlu Enerji olarak yurt dışında şu anda 2 milyar dolarlık yatırım yapıyoruz. Bunun kat be katını yurt içine de yapabiliriz. Ama yatırım ortamının iyi olduğunu düşünmüyoruz." Arz açığı sorunu için mutlaka yatırım yapılması gerektiğini, özel sektörün de bunu en hızlı bir şekilde yapabileceğini, fakat şu anda Türkiye'de yatırım ikliminin uygun olmadığını düşündüğünü vurgulayan Bursa, "Hemen gideceğimiz anlamına gelmiyor ama biz özel sektör olarak doğal gaz santrallerimizi söküp başka ülkelere götürdüğümüz zaman ne kadar gelir sağlarız diye bir fizibilite çalışması bile yapıyoruz" diye konuştu.Bursa, Zorlu Enerji olarak nükleer santrale hiç tereddüt etmeden yatırım yapabileceklerini belirten Bursa, "Nükleer bir ihtiyaçsa topluma 1-2 santralle bu iş bitecekmiş gibi yansıtılmamalı. 10'lu, 20'li, 30'lu santraller düşünmeliyiz önümüzdeki 50-60 yılda. Fakat nükleer santral mutlaka toplumla mutabakat sağlanarak yapılmalı" diye konuştu.Orta ve uzun vadeli önerilerÇalıştayın sonunda Türkiye'de elektrik arz açığı sorunun çözümüne yönelik olarak şu öneriler öne çıktı:"-Elektrik özellikle sanayide etkin kullanmaya teşvik edilmeli,-Dağıtım özelleştirmelerinde yeni tarih verilmeli,-Teknik olmayan kayıp-kaçaklar azaltılmalı,-Fiyatlandırma sistemi düzenlenmeli, elektrik fiyatları serbest piyasada oluşmalı,-Verimliliğe önem verilmeli,-Kamu stratejik bir plan yapmalı,-Nükleer santral konusu açıklığa kavuşmalı,-Kamunun elindeki santrallerin rehabilitasyonu yapılmalı,-Uzun vadede yatırımlar yapılmalı,-Dağıtım ve üretim özelleştirilmeli,-DUY'un uygulanmasına devam edilmeli,-Yeni kapasite için rekabetçi ihaleler yapılmalı,-Özel sektör yatırıma teşvik edilmeli."