Amerikan Dışişleri Bakanı Ankara'da yine birlik ve beraberlik mesajları verdi. Ağzımıza bir parmak bal sürdü, ama bu arada aba altından sopa göstermeyi de ihmal etmedi. Yani durup dururken birileri yine bizi öptü. Bayram değil seyran değil, eniştem beni niye öptü sözü herhalde tam olarak böyle durumlar için söyleniyordur. Ankara'da topu topu 16 saat kalan Rice bu sürede Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile görüştü. Ama yapılan bu görüşmelerden sadece iki bakan arasında yapılanı açıklandı. Rice-Sezer ve Rice-Erdoğan arasında neler görüşüldüğü konusunda bir açıklama yapılmadı. Yani iki bayram arası öpüldük ama nasıl öpüldüğümüzü bilmiyoruz. ABD Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında yıllar önce aldığı kararları bir bir uyguluyor. Kendince sonuca doğru adım adım ilerliyor. Ama biz buna karşılık kendi haklarımızı koruyabilmek için sürekliliği olan bir plan üretemiyoruz. Günlük politikalarla ülkesel ilişkilerimize yön vermeye çalışıyoruz. Ülkede strateji üreten kurumlar arasında bir iletişim yok. Herkes kendine göre yeni stratejiler üretiyor. Bunların ortak olarak ele alınarak değerlendiği bir yer yok; kim hükümete veya bakana yakınsa onun raporları dikkate alınıyor. Dolayısıyla ülkenin dış politikasında dengeler de o tarafa doğru kayıyor.İçinde birbirinden değerli diplomatları barındıran bir bakanlığın böylesine kararlar almasının altında mutlaka kendilerince haklı nedenler vardır. Ben bunları tartışmıyorum. Ben sadece neden öpüldüğümü merak ediyorum. Mesela son olarak apar topar Türkiye'ye gelen Rice beni neden ve nasıl öptü? İnanın çok merak ediyorum. Erdal Güven/ Tercüman
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.