Erdoğan, Yahudilerden ‘Artvit ve Anoten’ duası aldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çarşamba günü Saray'da, Türk Yahudi Toplumu ve İslam Ülkeleri Hahamlar İttifakı üyelerini ile bir araya geldi.

Gerçi ondan fazla ülkenin Hahambaşıları daha önce İstanbul'da bir araya gelmişler, akabinde de Ankara'ya gidip Sayın Erdoğan ile buluşmuşlar.

Sayın Erdoğan'ın, İstanbul'un merkez seçilerek gerçekleştirilen bu birliktelik ve toplantılardan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Fatih'in, Yahudilere nasıl sahip çıktığını, Yahudilerin de İstanbul'a nasıl katkı sağladıklarını uzun uzun anlattı.

"Türk toprakları tarih boyunca dünyanın farklı bölgelerinde zulüm görmüş Yahudilerin sığınacakları huzur limanı olmuştur." diyen Erdoğan şöyle devam etti:

 "Bizler, 1492'de engizisyondan kaçan Yahudilere kucak açmış bir milletiz. Osmanlının Yahudilere kucak açmasını sağlayan ruh, bugün de en canlı şekilde mevcudiyetini korumaktadır' dedi.

İsrail'e ihtiyacımız var

2016 yılında 'Bizim, İsrail'e ihtiyacımızın olduğunu kabul etmemiz lazım' diyen Erdoğan, Hahambaşılarına da, "Türkiye-İsrail ilişkileri bölgemizin istikrarı ve güvenliği bakımından hayatidir. Bu konuda özellikle sizlerin desteğini önemsiyorum. İşbirliğimizi geliştirmeye yüksek potansiyelimizi daha iyi değerlendirmeye hazırız" diyerek katkılarını beklediklerini açıkladı.

Herkes mutluydu! Hahambaşıları da, Sayın Erdoğan'ı övdüler ve Osmanlı padişahlarına ettikleri duadan ettiler.

Artvit ve Anoten duası

David Sevi tarafından Sayın Erdoğan'a okunan Arvit duasının kutsama kısmı şöyle: "Tanrı, yüce Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Başkanı Ulu Efendimiz Erdoğan'ı korusun, boy verdirsin, yardım etsin, üstlere taşısın, şanını yüceltsin."

Anoten Duası ise 15. yüzyıldan sonra İspanya'dan kaçan Sefarad Yahudileri'nin, kendilerine sahip çıkan Osmanlı padişahları için 'şükran ve borçluluk' duygularını dile getiren bir dua. 

Ne yazsam bilmiyorum ki! Filistin'de yaşanılanlar ortada. İslam Dininin en kutsallarına yapılan saldırılar ortada. Dünyadaki ekonomik, sosyal patlamaların ve de savaşların tetikçisi olan küresel Yahudi şirketlerini de herkes biliyor.

Bir Müslüman olarak soruyorum: Saray'da taltif edilen bu Yahudi inancının liderleri, Yahudiler ve İsrail askerlerinin Mescid-i Aksa'yı rutin olarak basmalarını bir kez dahi kınamışlar mıdır?

Yahudilerin ve İsrail güçlerinin, Müslümanlara yaptıkları sistematik işkence, katliam, taciz-tecavüz, evlerini yakma-yıkma kısaca Filistin'deki inanç zulmüne karşı bir kez seslerini yükseltmişler midir?

Dün, İsrail karşıtlığı üzerinden siyaset yapanların bugün İsrail devletine, Yahudi önderlerinin duasına  muhtaç hale getiren ruh nedir? 

Bu konuda 'NAS' var mıdır?

'Bu konuda nas var. Hüküm bu. Kimse benden başka bir şey beklemesin' sözlerini alkışlayanlara soruyorum: Yahudi ve Hıristiyanlarla ilgili 'NAS' var mı?

Yüzlerce ayetten bir kaçını hatırlatayım

Maide Suresi 51- "Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar, birbirlerinin dostudurlar. Sizden her kim, onları dost edinirse muhakkak ki o da, onlardandır. Şüphesiz ki Allah, zalimler topluluğuna hidayet etmez." 

Maide 82 – "İman edenlere karşı düşmanlık yönünden insanların en şiddetlisi olarak Yahudileri ve Allah'a ortak koşanları bulursun."

Bakara 120- "Onların dinine uymadıkça Yahudi ve Hıristiyanlar senden hoşnut olmazlar."

Al-i İmran 67- "İbrahim, Yahudi değildi. Hıristiyan da değildi. Hanif bir Müslim'di. O, müşriklerden de değildi." 

Tövbe 30- "Yahudiler: "Uzeyir, Allah'ın oğludur." dediler. Hıristiyanlar: "Mesih, Allah'ın oğludur." dediler. Bu, onların ağızlarıyla söyledikleri ve daha önceki kâfirlere benzettikleri sözleridir. Allah, onları kahretsin, nasıl da çevriliyorlar?"

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın çevirisi

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından tercüme ve şerh ettirilip yayımlanan Sahih-i Buharî Muhtasarı Tecrîd-i Sarih Tercümesi'nde Abdullah İbn Ömer'den şöyle rivayet edilir:

"(İleride) Müslümanlar, Yahudiler ile harb edecek (ve onları tamamıyla kırıp mahvedecek). Hatta onlardan bir Yahudi, taş arkasına saklansa (da sağ kaldığı farz edilse) taş parçası da (dile gelecek) ey Allah'ın kulu, şu arkamdaki Yahudi'dir, onu da öldür! diyecektir."

Sahihi Müslim'de ise şu hadis nakledilir:

Ömer ibn-i Hamza (ra) bildirmiştir: "Resulullah Aleyhissalâtu Vesselâm buyurdular ki:

'Sizler, Yahudilerle muhakkak savaşacaksınız! Harp o kadar şiddetli olacaktır ki, hatta taş: 'Ey Müslüman! Şu arkamdaki bir Yahudi'dir! Gel de onu öldür!' diyecektir.". (Fiten, 80)

Daha yüzlerce hadis var.

Sayın Erdoğan ne diyordu?

"Osmanlının Yahudilere kucak açmasını sağlayan ruh, bugün de en canlı şekilde mevcudiyetini korumaktadır".

Nas var. Ben, o 'ruhtan' beriyim, uzağım.