Ermenilerin Osmanlı'daki
yaşamları
Yüzyıllarca Osmanlı'nın güvenilir tebası olarak en yüksek mevkilere kadar yükselen Ermeniler, Osmanlı'nın zayıf kalmasıyla birlikte dış düşmanların kışkırtmaları ve fitnelerine kanarak içerde çeşitli örgütler kurmaya başlamışlar. Osmanlı'nın en zor zamanlarında yaptıkları düşmanlıkları, düşmanla birleşerek Türk halkına karşı saldırıları tarihi belgelerle ispatlanmaktadır.
Bununla beraber, kendi hıyanetlerini bir tarafa bırakarak ve Osmanlı'nın aldığı tedbirleri öne sürerek, Türklere karşı ithamlarda bulunmaktadırlar.
Ermenilerin soykırım iddiaları, kendi yaptıklarının sonucu olarak husule gelen bazı olayları ve hususları bir nevi ters çevirerek tarihin ters okunmasına neden olmaya yöneliktir. Aslında bu sözde soykırım iddiaları tamamen uydurmadır, mesnetsizdir, siyasi ve politik çıkarlar için ortaya sürülmektedir.
1915'li yıllarda 1. Dünya savaşının itilaf devletleri İngiltere ve Fransa, Almanlara karşı savaşlarında ABD'nin de kendi saflarına geçmesi için çeşitli planlar yapıyorlardı. Bu planlarından biri de Osmanlı'da Ermeni katliamı yapıldığı iddiasıydı. Aslında Ermeniler, Osmanlı'yı arkadan vurduklarını ve Doğu vilayetlerinde korumasız Türk halkına yaptıkları katliamları ustaca gizlemişlerdi. Böylece olayları tersyüz çevirerek, bu durumu aldatmaca ve yalanlarla Dünyaya Ermeni katliamı şeklinde duyurmuşlardı.
Bu yalanların ve iftiraların tek hedefi ise, Amerika Birleşik Devletleri'ni İngiltere saflarına çekmek ve Almanlara karşı savaşa sokmaktı. Nitekim de kısa zamanda buna muvaffak olmuşlardı.
Böylece Ermeniler özellikle 1916 yılında yazılmış olan bir uyduruk Mavi kitapla tüm yaptıklarını örtmek ve dünyayı yanıltmak gayesiyle, İngilizlerin ve Fransızların da yardımlarıyla, bu kitabı büyük bir propaganda ile dünyaya dağıtmışlardı. Bu Mavi Kitap İngiltere'de Avam Ve Lordlar Kamarası tarafından 1916 yılında propaganda bürolarına yazdırılmış bulunmaktadır. Mavi Kitabın Yazarları:
1 - Lord Jamis Brice - İngiliz Diplomatı,
2 - Prof. Arnold Toybee - Roma, Bizans tarihçisi.
Daha sonraları o kitabın uydurma olduğunu ve sadece o zamanki propagandanın yapılması için hazırlandığını iddia eden ise üniversite hocalığı yapan, Luiswille Üniversite öğretim üyesi Mc. Carthy'dir.
Not: Mc. Carthy bu soykırım iddialarını tamamen asılsız bulmaktadır.
Onun yanında, onun kendi iddiaları mevcuttur. Bu iddialarını Mr. Mc. Carthy özellikle Ankara'daki BM Meclisinde yaptığı konuşmasında dile getirdi.
Söyledikleri arasında çok çarpıcı ve akılcı doneler, veriler vardı.
Bunlar:
1 - Ermeniler Osmanlı'da tam güvenilir tebası olarak Bakanlıklara kadar yükselmekteydiler.
2 - 1071 yılındaki Malazgirt savaşından beri Osmanlı ve Türk kavimleri Anadolu'da bulunmaktaydılar. Ermenilere düşman olsalardı daha başında 1071 soykırımını yaparlardı. Bunun tam tersi olarak yüzlerce yıl Ermenilerin en yüksek mevkilere gelmelerini sağlamışlardı. Onları benimsemeselerdi Bakanlıklara kadar yükseltmezlerdi. Soykırım için de 1915 yılına kadar 900 yıl beklemezlerdi. İsteselerdi onu çok önceden yaparlardı ve tarihe gömerlerdi. Onun için bu sözde soykırım tamamen uydurma ve siyasi amaçlıdır dedi.
3 - Bunun yanında, tehcir olayları bile, Anadolu'nun sadece Güneydoğu kesimlerinde yapılmıştır. İstanbul-İzmir Bursa ve Batı bölgelerindeki Ermenilere ise Taşnak ve Kınçak örgüte girmiş olanlar hariç, hiç kimseye dokunmamışlardı.
yaşamları
Yüzyıllarca Osmanlı'nın güvenilir tebası olarak en yüksek mevkilere kadar yükselen Ermeniler, Osmanlı'nın zayıf kalmasıyla birlikte dış düşmanların kışkırtmaları ve fitnelerine kanarak içerde çeşitli örgütler kurmaya başlamışlar. Osmanlı'nın en zor zamanlarında yaptıkları düşmanlıkları, düşmanla birleşerek Türk halkına karşı saldırıları tarihi belgelerle ispatlanmaktadır.
Bununla beraber, kendi hıyanetlerini bir tarafa bırakarak ve Osmanlı'nın aldığı tedbirleri öne sürerek, Türklere karşı ithamlarda bulunmaktadırlar.
Ermenilerin soykırım iddiaları, kendi yaptıklarının sonucu olarak husule gelen bazı olayları ve hususları bir nevi ters çevirerek tarihin ters okunmasına neden olmaya yöneliktir. Aslında bu sözde soykırım iddiaları tamamen uydurmadır, mesnetsizdir, siyasi ve politik çıkarlar için ortaya sürülmektedir.
1915'li yıllarda 1. Dünya savaşının itilaf devletleri İngiltere ve Fransa, Almanlara karşı savaşlarında ABD'nin de kendi saflarına geçmesi için çeşitli planlar yapıyorlardı. Bu planlarından biri de Osmanlı'da Ermeni katliamı yapıldığı iddiasıydı. Aslında Ermeniler, Osmanlı'yı arkadan vurduklarını ve Doğu vilayetlerinde korumasız Türk halkına yaptıkları katliamları ustaca gizlemişlerdi. Böylece olayları tersyüz çevirerek, bu durumu aldatmaca ve yalanlarla Dünyaya Ermeni katliamı şeklinde duyurmuşlardı.
Bu yalanların ve iftiraların tek hedefi ise, Amerika Birleşik Devletleri'ni İngiltere saflarına çekmek ve Almanlara karşı savaşa sokmaktı. Nitekim de kısa zamanda buna muvaffak olmuşlardı.
Böylece Ermeniler özellikle 1916 yılında yazılmış olan bir uyduruk Mavi kitapla tüm yaptıklarını örtmek ve dünyayı yanıltmak gayesiyle, İngilizlerin ve Fransızların da yardımlarıyla, bu kitabı büyük bir propaganda ile dünyaya dağıtmışlardı. Bu Mavi Kitap İngiltere'de Avam Ve Lordlar Kamarası tarafından 1916 yılında propaganda bürolarına yazdırılmış bulunmaktadır. Mavi Kitabın Yazarları:
1 - Lord Jamis Brice - İngiliz Diplomatı,
2 - Prof. Arnold Toybee - Roma, Bizans tarihçisi.
Daha sonraları o kitabın uydurma olduğunu ve sadece o zamanki propagandanın yapılması için hazırlandığını iddia eden ise üniversite hocalığı yapan, Luiswille Üniversite öğretim üyesi Mc. Carthy'dir.
Not: Mc. Carthy bu soykırım iddialarını tamamen asılsız bulmaktadır.
Onun yanında, onun kendi iddiaları mevcuttur. Bu iddialarını Mr. Mc. Carthy özellikle Ankara'daki BM Meclisinde yaptığı konuşmasında dile getirdi.
Söyledikleri arasında çok çarpıcı ve akılcı doneler, veriler vardı.
Bunlar:
1 - Ermeniler Osmanlı'da tam güvenilir tebası olarak Bakanlıklara kadar yükselmekteydiler.
2 - 1071 yılındaki Malazgirt savaşından beri Osmanlı ve Türk kavimleri Anadolu'da bulunmaktaydılar. Ermenilere düşman olsalardı daha başında 1071 soykırımını yaparlardı. Bunun tam tersi olarak yüzlerce yıl Ermenilerin en yüksek mevkilere gelmelerini sağlamışlardı. Onları benimsemeselerdi Bakanlıklara kadar yükseltmezlerdi. Soykırım için de 1915 yılına kadar 900 yıl beklemezlerdi. İsteselerdi onu çok önceden yaparlardı ve tarihe gömerlerdi. Onun için bu sözde soykırım tamamen uydurma ve siyasi amaçlıdır dedi.
3 - Bunun yanında, tehcir olayları bile, Anadolu'nun sadece Güneydoğu kesimlerinde yapılmıştır. İstanbul-İzmir Bursa ve Batı bölgelerindeki Ermenilere ise Taşnak ve Kınçak örgüte girmiş olanlar hariç, hiç kimseye dokunmamışlardı.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006