Ermenistan’a taviz vermeye hazır olun!

Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkileri normalleştirmek için 12 yıl aradan sonra ilk adım dün atıldı. 

Ankara ve Erivan, 2009'da İsviçre'nin arabuluculuğunda ilişkilerde normalleşme yolunda Zürih Protokolleri'ne imza atmış ancak Azerbaycan'ın tepki göstermesi nedeniyle protokoller askıya alınmıştı.

Dün başlayan yeni süreç Bakü'yle koordineli bir şekilde ilerleyecek. 

Normalleşme kapsamında Türkiye ve Ermenistan'ın atadıkları özel temsilciler, 2014-2021 arasında Washington Büyükelçimiz olarak görev yapmış olan deneyimli diplomat Serdar Kılıç ve Ermenistan'da geçmişte Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Parlamento Başkan Yardımcısı olarak görev yapmış Ruben Rubenyan, ilk görüşmeyi Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın ev sahipliğinde dün Moskova'da gerçekleştirdi.

Gelen bilgilere göre ilk buluşmada, özel temsilciler ile heyetler tanıştı ve normalleşme sürecinin nasıl yürütüleceğine ilişkin görüş alışverişi yapıldı.

Ankara ve Erivan görüşmelere ilişkin ihtiyatlı bir iyimserlik içinde ve her iki taraf da diplomatik ilişkilerin başlayacağını ümit ediyor. 

Azerbaycan ve Ermenistan arasında 2020 sonbaharında çıkan ve Azerbaycan'ın zaferiyle sonuçlanan Dağlık Karabağ Savaşı'nın en önemli sonuçlarından biri, Ankara-Erivan arasında ilişkilerin normalleşmesi için yeni bir fırsat penceresi yarattığı ifade ediliyordu. 

Türkiye, Ermenistan'la normalleşmek için Dağlık Karabağ'ın işgalinin sona ermesini şart koşuyordu, ancak yegâne şartımız bu değildi.

Ermenistan'a göre görüşmelerde önkoşul yok.

Görüşmelerle ilgili kısa süre önce yaptığı açıklamada, ülkesinin uluslararası muhataplarıyla diplomatik teması 'önkoşulsuz' kurma ilkesine sahip olduğunu belirten Ermenistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vahan Hunanyan, Türkiye'nin de herhangi bir önkoşul masaya sürme niyetinde olmadığını kayda geçirdi.

Dünyaya açılan en önemli iki sınır kapısı (Alican ve Akyaka) Türkiye tarafından kapatıldığı için yıllardır izolasyonda olan Ermenistan'ın bir önkoşul sunamayacak halde olduğunu biliyoruz peki ya Türkiye'nin neden bir önkoşulu yok.

Türkiye'nin geçmişte sınırları açmak ve normalleşmek için 3 temel koşulu vardı. Bunlar;

• Ermenistan, Türkiye'nin sözde soykırımı tanıması ısrarından ve bu amaçla tüm dünyada yürüttüğü kampanyadan vazgeçsin.

• Ermenistan, Karabağ işgaline son versin.

• Ermenistan, Türkiye'nin sınırlarını belirleyen 1920-21 Kars ve Gümrü antlaşmalarını tanısın. 

• Ermenistan'ın 'Büyük Ermenistan' hayalinin yer aldığı bağımsızlık bildirgesi olmak üzere, tüm ilgili karar ve yasalar yeniden düzenlensin. 

Erivan, 23 Ağustos 1990 tarihinde kabul ettiği Bağımsızlık Bildirgesi'nde Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'ni "Batı Ermenistan" şeklinde tanımlanıyor.

Ermenistan Anayasası'nın 13'üncü maddesinde tarif edilen devlet armasında Türkiye'nin bir parçası olan Ağrı Dağı'na yer veriliyor.

Bu koşullardan yalnızca Karabağ şartı ortadan kalkmış durumda.

Türkiye'nin şartlarının hiçbirisi Ermenistan tarafından yerine getirilmiş değil. Böyle bir niyetleri olduğunu da hiç zannetmiyorum.

O zaman Türkiye topraklarını kendi toprağı saymaktan ve 'Türkler Ermeni soykırımı yaptı' şeklindeki asılsız iddialarından vazgeçmeyen, Ermenistan'la 'önkoşulsuz' normalleşecek isek kaybeden taraf Ermenistan değil biz olacağız demektir.

Türkiye'nin geçmişte Ermenistan'la normalleşmek için dile getirdiği şartlardan vazgeçilmesi, çok büyük tavizler vermek anlamına gelecektir. Aynı zamanda Ermenistan'ın Türkiye'yi hedef alan asılsız suçlamalarına devam etmesine de çanak tutacaktır. 

Umarım hükümet, böyle büyük bir yanlış yapmaz…