Öncelikle Kurban Bayramınızı, bütün İslam âlemine ve milletimize hayırlar getirmesi temennisi ile en içten dileklerimle kutlarım.
Dün kaldığımız yerden devam edelim;
6 Şubat 1998 tarihinde yazılan bu mektuptan sonra Nisan ayına kadar yapılan 1 aylık hazırlıktan sonra Haydar Baş Bey'in Akçaabat'ta bulunan sanayi fabrikasına, okullarına, basın organlarına ve konferanslarını düzenleyen vakıflara bu vakfın bütün şubelerine ve yurtlarına baskınlar düzenlenir.
Yapılan baskınlara karşı Trabzon Vergi Mahkemesinin 1999/399 sayılı kararı ile baskınların ve aramaların yasalara aykırı olduğu tescillenmiştir.
Vakıf baskınlarına ilişkin olarak suç atabilecek bir şey bulunamadığından vakıf içerisinde Kur'an olması ve ibadet eden insanlara rastlanması suç isnadı yapılmış ve dosyada yer almıştır. Ancak bu aramalara karşı;
Rize Valiliği, Vakfın milli birlik ve beraberliği temin için kurulduğunu,
Çanakkale Valiliği, yasa dışı faaliyetlerin olmadığını,
Denizli Valiliği, suç unsuruna rastlanmadığını, birliği temin için kurulduğunu,
İstanbul Valiliği ise yasa dışı bir durumun olmadığını karar altına aldı.
Karacaören Kaymakamlığı, vakfın her şeyinin yasalara uygun olduğunu açıklamıştı.
Meltem Kolejleri vatanına, milletine, devletine bağlı gençler yetiştiren, hukukun üstünlüğü fikrinden asla taviz vermeyen, her yıl Türkiye dereceleri ile bizleri de onurlandıran okullardır. Ancak bu kurumlara da çokça saldırılar oldu. Mesela o dönemde bir şube öğretmenler odasında "YENİ MESAJ" gazetesi bulunduğu gerekçesi ile, bir başka şube ezan sesinin okula gelmesi bahane edilerek, bir başka şube merdivenlerin 10 santimetre kısa oluşu sebebi ile 5 kolej eğitim dönemi içerisinde kapatılmış, öğrenciler ve öğretmenler mağdur edilmiştir. İşin garibi kurumlar kapatıldıktan sonra aynı adreslere başka eğitim kurumları açılmıştır.
Bunun yanında Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in akademik unvanı dönemin YÖK başkanı tarafından yabancı ülkeden alındığı gerekçesi ile Türkiye'de kullanılamayacağı şeklinde suç duyurusunda bulunulmuştu. Süreç uzar kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlar verilmesine rağmen, İçişleri Bakanlığı, DGM, YÖK ve yerel mahkeme ısrarla bu konunun üzerine gelir. Sonuç ise çok net, Bakırköy Asliye Ceza Mahkemesi 1999/1380 kararında "Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in profesörlük unvanını kullanmasının çok doğal bir yasal hak olduğuna hükmedilir."
İş bununla da kalmamış Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in aile hayatı karıştırılmış, gazeteci kisvesi altında satılık kalemlere para verilerek kitap dahi yazdırılmıştır. Yazanların yüz kızartıcı suçlar işlediği sabit görülüp hüküm giymiş birer suçlu oldukları da tescillenmiştir.
Yine devamında Fetullah Gülen'in avukatı tarafından birçok suç duyurusuna muhatap olan Prof. Dr. Haydar Baş Bey bütün suçlamalardan beraat etmiş ve kendisini küçük düşürmeye çalışan, halkın nezdinde itibarını zedelemeye çalışan bu terör örgütüne karşı hukuk mücadelesinin tamamını da kazanmıştır.
Prof. Dr. Haydar Baş uğradığı zulme karşı asla ve asla devletine sırtını dönmemiş ve mücadelesine her zaman dimdik devam etmiştir. FETÖ yapılanmasının en güçlü olduğu, kimsenin aleyhine konuşmaya cesaret edemediği bir dönemde Prof. Dr. Haydar Baş milletine zarar verecek olan yapıyı tespit etmiş ve bu yapıyla mücadeleye giren tek insan olmuştur. Türk mahkemelerindeki dava dosyaları bunun en büyük ispatıdır. 30 bin sayfayı aşan bu dosyalarda bir tane olsun kaybettiği görülmemiştir.
Bugün bakıldığında FETÖ, devletimize kast eden bir terör örgütü olarak anılabiliyor. Fakat bu durum 23 sene önce Prof. Dr. Haydar Baş tarafından tespit edilmiş bir gerçekti. Herkesin kandırıldığı bir ortamda kandırılamayan, dimdik duran, yanlışa asla müsaade etmeyen bir liderle birlikte olmak da çok ayrı bir onur ve mutluluk kaynağı bizler için. Kendisini bu bayram gününde O'nunla geçirdiğimiz bayramları hatırlayarak saygı, sevgi ve minnetle anıyorum.
Kurban Bayramınızı kutlar esenlikler dilerim.
- Kadir gecesi / 30.04.2022
- Haydar Hoca büyük nimet / 19.04.2022
- Ramazan ayı / 13.04.2022
- Tarım / 28.03.2022
- Yarının Türkiye’si, Türkiye’nin yarınları / 27.03.2022
- At bi format / 26.03.2022
- Türkiye’nin sağlam bir ekonomik temele ihtiyacı var / 28.02.2022
- Barış ne büyük nimet / 27.02.2022
- Milli Devlet nedir? / 26.02.2022