Dünya kadınlar günü çeşitli etkinliklerle kutlandı. Salon toplantılarında kadınların da erkeklerle eşit haklara sahip olduğundan bahsedildi, kız çocuklarının okuma hakkının engellenemeyeceği vurgulandı.
21. yüzyılda kadına olan şiddetin engellenemediği Türkiye’de bir de kanun tasarısı görüşüldü. Kadına uygulanan şiddetin ağır şekilde cezalandırıldığı yasa tasarısı TBMM’den geçti.
Ayrıca, “4+4+4” şeklinde ifade edilen eğitim yasa tasarısı üzerindeki görüşmelerde kız çocukları için endişeler dile getirildi.
Kadınların veya kadın haklarının sadece 8 Martta Türkiye’de ve dünyada gündem edilmesi aslında kadınların halen hiçbir hakka sahip olmadığını gösteriyor.
Kadın halen bir metadır, bir reklâm malzemesidir, şiddet görmektedir ve ezilmektedir.
Çünkü batıdan çıkan bu “günler” fikri aslında bir oyalamadan başka bir şey değildir. Maksat hak vermek değil, göz boyamaktır.
Oysa bizim inancımıza göre kadın veya erkek olsun herkes hakları ile doğar. Can, mal, namus emniyetinin temini, din ve vicdan hürriyeti ve vatan emniyeti onun doğuştan getirdiği ve devlet tarafından korunması gereken haklarıdır.
Bu günün kutlanmaya başlandığı tarihten itibaren hangi şiddet engellenmiş, hangi talep yerine getirilmiştir.
Tıpkı insan hakları adına yazılan beyannameler gibi kadın hakları da temenniden öteye geçememektedir.
Kaldı ki bugün kadınların en büyük problemi tenceresini kaynatma derdidir.
Anneler yavrularının karnını doyurma endişesindedir.
Kadınlar hakkında kanun çıkarmak veya gün düzenlemek değil, insan ihtiyaçlarından yola çıkarak çözümler getirmek zorundayız.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın seçim vaadi olarak görülen ama aslında “dünyaya mal olmuş bir ekonomi tezinin bir ayağını oluşturan “her ev hanımına 1000 TL maaş bağlanması” projesi bugün bahsi geçen pek çok derde derman olacaktır.
Ayrıca kadınlarımız Sayın Baş’ın sosyal devlet projeleri kapsamında yer alan her Türk vatandaşına 1000 TL vatandaşlık maaşının verilmesi projesinden de yararlanacaktır
Yani eğer BTP iktidar olsa idi, her Türk kadını her ay 2000 TL alacaktı.
Her Türk kadınının çalışması veya iyi maaşlı bir iş bulabilecek bir eğitime sahip olması düşünülemez. Ancak verilecek bu meblağ onun kendi ayakları üzerinde durmasına yardımcı olacaktır.
Çalışmadan geçimini sağlayabilir, aile bütçesine katkıda bulunabilir, istediklerini kendi imkânları ile alabilir.
Bu tez ile kadınlar, kapitalizmin bir metası veya sosyalizmin köle gibi çalışan bir işçisi olmaktan çok farklı bir noktaya yani hak ettiği yere taşınmaktadır.
Aynı zamanda bu maaş, Milli Ekonomi Modeli’nde yer alan tüketimin desteklenmesi tezine katkıda bulunacağı için ekonomiye de katkıdır.
İnsana verilen değerden ve insan ihtiyaçlarından yola çıkılarak hazırlanan tek ekonomi modeli olan Milli Ekonomi Modeli’ni bu sebeple çok önemsiyorum.
Ve o maaşı almak istiyorum.
Bu yüzden her Türk kadınının BTP’yi desteklemesi için çalışıyorum.
21. yüzyılda kadına olan şiddetin engellenemediği Türkiye’de bir de kanun tasarısı görüşüldü. Kadına uygulanan şiddetin ağır şekilde cezalandırıldığı yasa tasarısı TBMM’den geçti.
Ayrıca, “4+4+4” şeklinde ifade edilen eğitim yasa tasarısı üzerindeki görüşmelerde kız çocukları için endişeler dile getirildi.
Kadınların veya kadın haklarının sadece 8 Martta Türkiye’de ve dünyada gündem edilmesi aslında kadınların halen hiçbir hakka sahip olmadığını gösteriyor.
Kadın halen bir metadır, bir reklâm malzemesidir, şiddet görmektedir ve ezilmektedir.
Çünkü batıdan çıkan bu “günler” fikri aslında bir oyalamadan başka bir şey değildir. Maksat hak vermek değil, göz boyamaktır.
Oysa bizim inancımıza göre kadın veya erkek olsun herkes hakları ile doğar. Can, mal, namus emniyetinin temini, din ve vicdan hürriyeti ve vatan emniyeti onun doğuştan getirdiği ve devlet tarafından korunması gereken haklarıdır.
Bu günün kutlanmaya başlandığı tarihten itibaren hangi şiddet engellenmiş, hangi talep yerine getirilmiştir.
Tıpkı insan hakları adına yazılan beyannameler gibi kadın hakları da temenniden öteye geçememektedir.
Kaldı ki bugün kadınların en büyük problemi tenceresini kaynatma derdidir.
Anneler yavrularının karnını doyurma endişesindedir.
Kadınlar hakkında kanun çıkarmak veya gün düzenlemek değil, insan ihtiyaçlarından yola çıkarak çözümler getirmek zorundayız.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın seçim vaadi olarak görülen ama aslında “dünyaya mal olmuş bir ekonomi tezinin bir ayağını oluşturan “her ev hanımına 1000 TL maaş bağlanması” projesi bugün bahsi geçen pek çok derde derman olacaktır.
Ayrıca kadınlarımız Sayın Baş’ın sosyal devlet projeleri kapsamında yer alan her Türk vatandaşına 1000 TL vatandaşlık maaşının verilmesi projesinden de yararlanacaktır
Yani eğer BTP iktidar olsa idi, her Türk kadını her ay 2000 TL alacaktı.
Her Türk kadınının çalışması veya iyi maaşlı bir iş bulabilecek bir eğitime sahip olması düşünülemez. Ancak verilecek bu meblağ onun kendi ayakları üzerinde durmasına yardımcı olacaktır.
Çalışmadan geçimini sağlayabilir, aile bütçesine katkıda bulunabilir, istediklerini kendi imkânları ile alabilir.
Bu tez ile kadınlar, kapitalizmin bir metası veya sosyalizmin köle gibi çalışan bir işçisi olmaktan çok farklı bir noktaya yani hak ettiği yere taşınmaktadır.
Aynı zamanda bu maaş, Milli Ekonomi Modeli’nde yer alan tüketimin desteklenmesi tezine katkıda bulunacağı için ekonomiye de katkıdır.
İnsana verilen değerden ve insan ihtiyaçlarından yola çıkılarak hazırlanan tek ekonomi modeli olan Milli Ekonomi Modeli’ni bu sebeple çok önemsiyorum.
Ve o maaşı almak istiyorum.
Bu yüzden her Türk kadınının BTP’yi desteklemesi için çalışıyorum.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018