Göçten en fazla endişe duyulan ülke Almanya olurken, 29 ülke arasında göçten duyulan endişenin en yüksek olduğu ikinci ülke ise Türkiye oldu

Kamuoyu araştırma şirketi Ipsos'un anketine göre Almanya'nın dışarıdan aldığı göç vatandaşlarda gitgide daha fazla endişe yaratıyor. Ipsos'un 22 Eylül-6 Ekim tarihleri arasında yaptığı ankete katılanların yüzde 44'ü "Ülkenizde aşağıdaki konulardan en çok hangi üçünü endişe verici buluyorsunuz?" sorusuna verdiği yanıtta göçü de üç madde arasında saydı. Geçen ay göçü ülkedeki endişe verici konular arasında sayanların oranı Almanya'da 11 puan daha düşüktü.
Ipsos'un düzenli olarak yaptığı ankete göre Almanya'da göç endişesi en son Suriye'den sığınmacı akınının yaşandığı Mart 2016'da bu seviyenin üzerine çıkmıştı. Alman vatandaşlarının yüzde 45'i enflasyonu ülkedeki endişe verici konular arasında saydı. Yüzde 35'lik bir kesim yoksulluk ve sosyal eşitsizliği endişeleri arasında sayarken, yüzde 28'lik bir kesim iklim değişikliğinden yüzde 21 ise ülkedeki suç ve şiddetten endişe duyduğunu belirtti. Sonuçları Hamburg'da kamuoyuyla paylaşılan anket toplam 29 ülkede (Almanya, Türkiye, Hollanda, İngiltere, Şili, Belçika, Fransa, ABD, İtalya, İsveç, Polonya, Kanada, Peru, İspanya, Avustralya, Güney Afrika, Malezya, Singapur, İsrail, Japonya, Kolombiya, Macaristan, Meksika, Hindistan, Tayland, Güney Kore, Brezilya, Endonezya, Arjantin) 20 bin 570 kişiyle yapıldı. Almanya'dan sonra ülkedeki göçten en çok endişe duyulan ikinci ülke yüzde 41 ile Türkiye. Ülkedeki endişe verici konular arasında göçü sayanların oranı Hollanda'da yüzde 32, İngiltere'de ise yüzde 29 oldu. Göç endişesinde tüm ülkelerin ortalaması ise yüzde 15.

Türkiye'de endişe kaynağı enflasyon

Türkiye'de endişe verici konularda enflasyon yüzde 55 ile başı çekiyor. Ülkedeki yoksulluk ve sosyal eşitsizliğin endişe verici olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 31. Ipsos anketine katılanların yüzde 23'ü ülkedeki suç ve şiddetin, yüzde 20'si vergilerin, yüzde 20'si mali/siyasi yolsuzluğun, yüzde 19'u işsizliğin, yüzde 19'u eğitimin, yüzde 14'ü iklim değişikliğinin, yüzde 14'ü terörizmin, yüzde 9'u ahlaki gerilemenin, yüzde 7'si aşırılıkçılığın yükselmesinin, yüzde 4'ü çevreye olan tehditlerin, yüzde 4'ü sağlık hizmetlerinin, yüzde 3'ü koronavirüsün, yüzde 3'ü krediye erişimin, yüzde 2 sosyal programların sürdürülmesinin, yüzde 1'i ülkeler arasında askeri çatışmanın endişe verici olduğunu belirtti.