Küresel mesajlar her zamanki gibi canice, milletimizi derin üzüntülere düşürerek, altı değerli fizikçimizi ve kıymetli vatandaşlarımızın canlarını alarak akıllarınca gereken yerlere ulaşmıştır. Bu taktikler, yılardır, hedefini şaşırmış bir bomba, düşen bir jet, kazaya uğrayan konunun ilgili üst düzey temsilcisi, küresel projelerde terslik gösteren bir aydının diğerlerine örnek olarak halkın gözünde iftira veya geçmişteki bir hatası dolayısı ile küçük düşürülerek, diğerlerine gözdağı olarak, ve şeytanın aklına gelmeyen envai türlü fitne metotları ile süre gelmektedir. Bu vahim kaza ne ilk ne de sondur. Küresel fitne, vahşeti, egoist liberal ekonomisi ile ve yardakçıları olan içimizdeki aydın geçinen AYDINLIKLAR'ın yardımı ile ülkemizi köle yaptı. Bu da yetmedi, bir daha kendine gelemesin diye paramparça etme yolunda çabalar sürdürmektedir. Ülkemizde teknik konuda ne yapılmış ve de ne yapılacak ise kesinlikle yabancıların kontrolü altında olmak mecburiyetindedir. Ülkemizin teknik imkanlarının olmaması her türlü araştırma projelerinin, yabancı desteklere muhtaç edilmesi neticesinde stratejik araştırma imkanları ancak hayallerde mümkün olmaktadır. Bu durumda en geniş imkanlar teorik konularda mevcuttur. Dünyanın en zeki milleti şüphesiz ki Türk milletidir. Ancak en çok mağdur edilenler ise Türk araştırmacılarıdır. Düşündüğünü yapamayan, maddi sıkıntıların yanında her türlü imkansızlıklarla sürekli boğuşan, sonunda devleti tarafından yabancılara "eti senin kemiği benim " şeklinde teslim edilen, kıymetli bilim adamlarımıza Ben aynı kaderi yaşamak mecburiyetinde bir fizikçi ve kimyacı olarak sabırlar diliyorum. Profesörlerden, kendilerinin tecrübelerini, gençlere yerli imkanlar hazırlayarak sunmaları yolunda kullanmalarını rica ediyorum. Küresel imkanlara sahip olan araştırmacılar yüzlerce yayın yapabilirler. Kendileri alkışlanabilir. Belki taltif edilirler. Başlarını elleri arasına alıp düşündüklerinde yada buna fırsat doğduğunda, hayatlarındaki çalışmanın, vatanlarına hiçbir faydası olmadığını göreceklerdir. Yapılan tüm çalışmalar tek başına bir öneme sahip değildir. Küresel güçlerin ilerideki sömürü projelerinin küçük bir parçasını oluşturmaktadır. Aksini söyleyebilecek varsa beni lütfen arasın. Yukarıda anlatılanları geç de olsa idrak eden veya tesadüfler ile uyananlar, elbette kalpleri vatan sevgisiyle silkinenler ellerinden gelebilecek her şeyi kendi öz milletine ve devletine yapmaya gayret edeceklerdir. Ama heyhat! ne mümkün, örümcek ağları kurulmuş en küçük bir hareket derhal kontrole alınmakta kişi veya kişiler bürokratik iplerle sımsıkı sarılıp etkisiz hale getirilmektedir. Son vahim uçak kazasının hangi ortamda olduğunu hatırlatmakta yarar görmekteyim. Türkiye Cumhuriyeti enerji sorununu azaltmak için nükleer santral ihalesini ortaya attı. Çevrecisi,yeşillisi, mavilisi, anlayanı anlamayanı ayaklandırıldı. Bu nasıl oluyor demeyin. Seçim örneği karşımızda taptaze duruyor. Bir işaret kafi. Havada dolarlar uçuşmaya paketler evlere dağıtılmaya yazın sıcağında kömürler evlerin önüne yığılmaya hazır. Aynı şekilde BOP projeleri, AB nin aşıklarınca AB, IMF talimatları anında ibadet mantığı ile uygulanmıyor mu? Ne kadar hakaret ederseniz ediniz biz AB yolunda sebat edeceğiz sözlerini söyleyenleri nasıl görmezliğe gelirsiniz. Böyle bir ortamda, santral protestocularının tepkisine bu sefer kulak verilmedi. Çünkü iktidar teskere konusunda, sınır ötesi harekat konusunda, milletin önünde başarısız olduğunu anladı. Aczini, santral ihalesi ile örteceğini düşündü. Ne yazık ki olan 57 vatandaşımıza oldu. Sonuçta rapor plotaj hatası olarak belirtilecektir. Olayda aksini iddia etmek mümkün değildir. Çünkü kanun TC kanunları değil AB yasalarıdır.Uçak dağa düşendeYıktı bizi mavf eyledi.Şehitleri duyanda, Bütün millet vah eyledi.Deliller aşikar iken,Gelen giden yok eyledi.Kara kutu uçtu gitti.El sapından tuttu gitti.Sorular soruldu mecliste.Diller yutuldu gitti.Santral şimdilik kaldı.Bu olay böyle bitti.Olmayan bağımsızlık,Olamadan güme gitti. GPS (Global position System) 24 uydusu ile her yerde her türlü vasıtanın yerini hızını anında belirleyen ABD kaynaklı bir sistemdir. Her türlü ortamda o vasıtayı plotsuz dahi yönetir. Rotadaki bir ters veri yapacağını anında yapar. Kayıtları kara kutudadır. Kara kutuyu inceleyen her şeyi anlar. Bu nedenle kara kutuyu kimseye bırakmazlar. Bazı yerel merkezlerde de kayıtlar vardır şimdiki gibi silinmişse, yoktur. Ama silinmesi suçtur. Global ortakların cesaretine diyecek yok. soruşturulması gereklidir. Yürek lazım. Vah benim milletime. Kıymetli ilim adamları size bir kardeşiniz olarak bazı tavsiyelerim olacak. Yıllarca emek verdiğiniz araştırmaları sağlığınızda açıklayamamış olabilirsiniz. Hayat sınırlı, ilim sonsuzdur. Yaptığınız kadarını derhal birkaç kopya halinde, açıklamalı şekilde sadece sizin güvendiğiniz kimseler için hazırlayıp bırakırsanız, emekleriniz boşa gitmez. Sizinle bu araştırmalar bitmez ve vatan kaybetmez. Hatta global canilerin gayeleri tahakkuk etmeyeceğinden, üstelik araştırmaların hızı katlanacağı nedenle sizlerde emniyette olursunuz. Tüm meslektaşlarıma ve milletime baş sağlığı diliyor saygılarımı sunuyorum.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ata Selçuk / diğer yazıları
- Yanlıştan, yanlışla kurtuluş olmaz / 12.09.2021
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017