Hak ve çark

Son dönemde Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan, derin gel-gitler yaşıyor. Zihni dağınık, gönlü bulanık olduğu gözleniyor.Dün dediğinin aksini söylüyor, dün yaptığının aksini yapıyor bugün?Terör meselesi-Kürt meselesi, F. Gülen hizmet grubu- Paralel yapı, askere Balyoz - Balyozu yap-boz vs? birçok hayati konu sayılabilir.12 yıllık iktidarında savunageldiği ve icraatlara imza attığı en temel konulardan çark ediyor, adeta makas değiştirme sinyalleri veriyor Erdoğan?Etrafı da öyle? Akıldaneleri, dolma kalemşörleri, havuz medyası!Yeni Şafak, Gazi'yi zehirlemişler, manşetiyle çıkıyor. Orada kalmıyor, dün Atatürk'ü zehirleyenler, bugün Türkiye'ye savaş açtı, diyor?Görünen o ki, seçim sath-ı malinde bu türden "sandık fırıldaklığı" manşetlerine sıkça rastlayacağız.Erdoğan'ın 12 yıl iktidar yolunda beraber yürüdüğü F Gülen'in masonluk belgelerini, Opusdei ve Moon'la irtibatlı olduğunu çarşaf çarşaf yayınlıyorlar şimdi? Meğer devlet, millet, din ve medeniyetimize yönelik birçok cinayet, hukuksuz operasyon ve fitnede paralel yapının parmağı varmış!?BOP çukurunda debelenen Amerikan mandası olmaktan çok çekmiş ve vazgeçmişler gibi, cümlesi bağımsızlık yanlısı olmuş İslamcılar? Bugün Türkiye'nin ikinci bağımsızlık mücadelesi verdiğini anlatıyorlar.Türk ekonomisinin çökertilmeye çalışıldığından söz ediyorlar.Cenaze başındaki ağıtçı kadınlar gibi, bölünme ve iç savaşın coğrafyamızda sahnelendiğini, kaosun bölgeselleştiğini sayıp döktürüyorlar? Daha dün, gazi manşeti attıkları gün.Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın yıllardan beri yaptığı uyarılara kulak asmayanlar, neden sonra, atı alan çoktan Ankara'yı geçtikten sonra onun dediklerine gelmeye başladılar.Lakin çark etmiş vaziyetlerinde bile çok ciddi bir samimiyet sorunu görünüyor? Gerçek bir pişmanlık ve hakkı sahibine teslim etme erdemini gösteremiyorlar.Haydar Hocam, hangi konuda özel ve genel uyarılarda bulundu iseniz, hepsinde siz haklı çıktınız, size kulak asmadık. İktidar hırsımız gözümüzü kör, kulağımızı sağır etti, görmedik, duyamadık, çuvalladık, diyemiyorlar.Siz değil miydiniz; Rahip Santora cinayeti ve TAYAD'lılara yönelik linç girişimlerini bile paralel yapının üfürükleriyle Prof. Dr. Baş ve kadrosunu karalamada kullanmaya kalkışanlar? Siz değilmiydiniz Balyoz dosyalarına Prof. Dr. Baş'ın ismini sokuşturmaya çalışanlar!Paralel yapının Abant demirbaşlarından Bayramoğlu Ali, dolma kalemini Prof. Dr. Baş ve kadrosuna sürekli balçık sıçratmak için kullanmadı mı? Dünün bu parelel yapı hizmetkarı Bayramoğlu, o gün bugündür hala kalemşörünüz değil mi?Türk ekonomisinin çökertilmeye çalışıldığından söz eden sizler; dünyanın dinlediği ve modelini uygulayıp şahlandığı Haydar Hoca'ya kulak vermeyerek, Türk ekonomisinin tüm kaynak ve işletmelerinin ecnebiye peşkeş çekmediniz mi?Bölünme ve iç savaş bütün coğrafyada sahneleniyor, kaos bölgeselleşti; İran, Batı ile anlaştı sistemin içine çekildi, diye sızlanıyor yeni şafağı atmış İslamcılar? Öğleden sonra günaydın?!Prof. Dr. Baş, binlerce kere ikaz etmedi mi; Hicaz bölgesinde İngilizlerin kullanıp Osmanlı'yı arkadan vurdurtan Ürdünlü şerif Hüseyin bin Ali'nin akıbetini hatırlatmadı mı?Siz, Haydar Hoca'ya değil, iktidar ve ikbal hazırlayanlara kulak astınız? Hacınız, hocanız, mücahidiniz, İslamcınız cümbür cemaat F tipi organik Amerikancı ve dinler arası diyalogcu kesildiniz!Erdoğan değil mi, Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi'nde misyon üstlendiğini ilan eden?! Siz değil misiniz, 12 yıldan beri dolap beygiri gibi Amerika'nın bu BOP çukuruna zemzem (!) taşıyan?! Bugün, en büyük hesap Türkiye'yedir ve en büyük hesap Türkiye için olacaktır, diye öykünüyorlar.Haydar Hoca, ABD'nin henüz Körfez çıkartmasında, asıl hedef Türkiye'dir, dediğinde neredeydiniz?  AKP'nin destekçisi ve ortakçısı olduğu Amerikan işgalleri ve BOP projesinin ilk sinyalleri verildiğinde, bu adımların ve projenin nihai hedefinde Türkiye var, Türk milleti ve Türk vatanı var, diye ikaz ettiğinde kulaklarınız sağır, gözleriniz kör müydü? Prof. Dr. Baş, devlet ve milletin başına örülen çorapları, hakkı ve hakikati, sağır sultanlara bile duyurdu; lakin siz ikbal ve istikbal beklentilerinizle Amerika'nın BOP çukurunda debelenip durdunuz, üç maymunu oynadınız, hakkı duymazlıktan görmezlikten geldiniz.Sekerat-ı mevti hissettiler, şimdi biz, diyorlar, Türkiye safındayız, ya siz neredesiniz?Hayır; siz Türkiye safında değil, hak ve hakikat safında değilsiniz; kusura bakmayın siz nefsinizin, ikbal ve iktidar ihtiraslarınızın safındasınız? İkrar ve itiraflarınız da, kabristanın kenarından geçerken ölüm korkusu sarmış adamın iç ürpertisini bastırmak için yüksek perdeden ıslık çalması yahut hızlı hızlı şehadet getirmesinden başka bir şey değildir.Türkiye ve hakk safta olmanın ilk şartı, samimi bir pişmanlık ve hakkı sahibine teslim etmektir. Yani, Haydar Hocam, bizi her konuda ikaz ettin, yol-yordam gösterdin ama biz seni dinlemedin, sen haklı çıktın, gelişmeler seni doğruluğunu ispat etti, Allah senden razı olsun, diyebilmektir? Aksi halde başka türlüsü sadece seçim fırıldaklığı olur.