Hamas kazandı mı, kaybettirdi mi, ne diyecek?

Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında Afganistan, Irak, Libya, Yemen, Suriye'de 4 milyondan fazla Müslümanı katleden emperyalist-Haçlı-Siyonist zihniyet 2 yılda Filistin-Lübnan ve özellikle Gazze'de yarım milyondan fazla insanı daha katletti.

Şimdi İslam devletleriyle beraber yerle bir edilmiş Gazze'de İsrailli birkaç rehinenin cesetlerini arıyorlar.

Ceset bulduklarında dünya ve ülkemiz medyasında anında manşet oluyor. O enkazlardan kaç Müslüman cesedi çıktı, sorusunun cevabını ise hiç kimse merak etmiyor.

Barış-ateşkes söylemleri ise dünya haklarını sakinleştirme, aldatma ve İslam devletlerini yönetenleri rahatlamasını sağlamaktan başka bir şey değil.

2 yılda Gazze'ye 150 bin ton bomba atan İsrail-Netenyahu sözde ateşkesten sonra Gazze'ye 153 ton bomba attıklarını açıkladı.

Trump'a övgüler düzen İslam devletlerini yönetenlerden ses var mı? Yok.

Ya Hamas'tan?

7 Ekim 2023'te yaptıkları baskın ile bu süreci başlatan Hamas, Ocak 2024'te 'Aksa Tufan'ını Neden Yaptık' başlığı ile 16 sayfalık bildiri yayınladı.

Bildiride 70 yıllık İsrail vahşetine detaylıca yer veren Hama yetkilileri özetle şöyle diyordu:

1948 Nakba'sından bu yana süren işgal, Filistinlilerin topraklarından sürülmesi ve haklarının gasp edilmesi…

İsrail'in, Filistin davasını tasfiye etme, toprakları Yahudileştirme, yerleşim yerlerini genişletme çalışmaları…

Mescid-i Aksa ile diğer kutsal mekanlar üzerinde tam kontrol kurma politikalarına, Mescid-i Aksa'ya yönelik artan yerleşimci saldırıları ve kutsal mekanlara saygısızlıklarına karşı…

2007'den beri devam eden Gazze Şeridi'ndeki abluka, ekonomik ve insani krizi derinleştirdiği için…

Filistin halkının bağımsızlığını kazanması, kendi kaderini tayin hakkı, işgalden kurtulma ve başkenti Kudüs olan bir Filistin devleti kurma hedefiyle bu operasyonu başlattık.

Katliamın 1. yılında

Hamas Siyasi Büro Üyesi Usame el-Hamdan İsrail'in Gazze'deki soykırımının 1'inci yıl dönümünde İstanbul'da AA muhabirine "Aksa Tufanı'yla unutulmaya yüz tutan Filistin meselesinin yeniden bölge ve dünya siyasetinin gündemine girdiğini söyleyebilirim.

Aksa Tufanı, Filistin meselesinin, İslam aleminin ve hatta tüm özgür dünyanın meselesi olduğunu gösterdi' diyordu.

Bu arkadaşlar bugün ne diyor, çok merak ediyorum?

Filistin meselesini yarım milyondan fazla Müslüman canıyla dünyanın gündemine getirdiniz.

Şimdi gündemden düştü. İsrail, Gazze'yi yerle bir etti, Batı Şeria'da dahada genişledi. Suriye'de Gazze'den daha büyük bir alanı işgal etti.

Esad'ı devirdi. Rusya'yı, İran'ı bölgede devre dışı bıraktı. Hizbullah'ı zayıflattı. Liderlerinizi yok etti.

Bölgede yaşayan Müslümanlar ne kazandı? Filistin ne kazandı? Gazze ne kazandı? Siz ne kazandınız? Sahi bu operasyonu kimin için yaptınız?

Herkes kaybetti

Son katliamın başlangıcından beri 'İslam devletlerini yönetenler ve tüm Müslümanlar 'iman' ile imtihan ediliyor. Son 20 yılda çok imtihan kaybettik. Bu imtihanı kaybetmeyelim yoksa her şeyi kaybedeceğiz' dedim.

Her şeyi kaybettik, kaybetmeye de devam ediyoruz.

Bakın!

Ülkemizde sözüm onlara sözde İslamcı diye tabir edilen yazar, çizer, ilahiyatçı ya da tarikatçıların insanımıza çokça hatırlattıkları bir ayet ve hadisi bende hatırlatayım:

"Sakın zulmedenlere en ufak bir meyil duymayın, sonra size ateş dokunur. Sizin, Allah'tan başka dostlarınız yoktur. Sonra (Allah tarafından da) size yardım edilmez."  (Hud 113)

"Ümmetimin, zalime 'Ey zalim, yanlış yapıyorsun!' demekten korktuğunu gördüğünde, artık ondan ümit kesilmiştir." (bk. Bezzar, 6/362, 363; Müstedrek, 4/108)

Bu zihniyet ABD'ye, AB'ye ve en son Mısır'da gerçekleşen, Trump'ın barış güvercini ilan edildiği o toplantıya dair bu ayet ve hadisleri dile getirmekten korktular, kaçtılar.

Mısır'da atılan o imzalar, verilen pozlar, yapılan övgüler tarihe geçti.

Şunun rahatlıkla söyleyebilirim ki, Trump'ı öven, alkışlayan, takdir eden o devlet başkanları, Hz. İbrahim döneminde olsalardı Nemrut'a, Hz. Musa döneminde olsalardı Firavun'a, Hz. Muhammed döneminde yaşasalardı Ebu Cehil'e alkış tutar, onlardan yana olurlardı.

Çünkü o dönem onlar güçlüydü. Şimdi ABD güçlü. Ama kazanan güçlüler değil Hakk'ın yanında haklı olanlar oldu.

Ülkemiz mi?

İsrail'e en ölümcül silahları veren ABD ile dost oldular.

İsrail'e silah taşıyan Boeing'e alıcı oldular.

İsrail'e silah üreten firmaya ortak oldular.

Millete de, 'Kimse bizim Filistin hassasiyetini sorgulayamaz... Filistin halkının yanındayız, Gazze için kıyamdayız' dediler

Alkışlandılar…