Piyasalar; en küçüğünden en büyüğüne, hemen bütün sektörler, yaşamını sürdürmekte zorlanan "cep delik, cepken delik" zavallı vatandaşlarımız, velhasıl bütün vatan sathı kan ağlarken, hükümet kanadından aykırı sesler ya da eften püften sebeplerin arkasına saklanmak manasına gelen açıklamalar gelmektedir. Hele sayın Başbakandan gelen açıklama dostlar başına; "Piyasalarla ilgili böyle bir etkilenmenin olacağı görünen gerçektir. Fakat bunun gelip geçici olduğu inancı bende mevcut?
"Bu bir süreçtir. Finans sektörümüzde, bankacılık sistemimizde 2000'li yılların krizlerinden alınan derslerin bizi gerek Avrupa'da gerek ABD'deki neticelerin bizde görülmeyeceğini söyledik ve şu anda da nitekim böyle şu anda da bu durumdayız. Ham dolsun anlatıldığı gibi, korkulduğu gibi bir şey söz konusu değil" Hükümet kanadından gelen bu ve benzeri açıklamalar, maalesef Milletimizin zaten bozuk olan moralini hepten alt üst etmektedir. Yaşanan bu durum da sık sık dile getirdiğimiz gibi güven bunalımına sebep teşkil etmektedir. Ekonomik sıkıntıyı zerrelerine kadar hissedenlerden, sanayici ve iş adamlarından, Başbakanın aksine tehlike sinyalleri gelmektedir. Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, yaşanan ekonomik krizden çok tedirgin olduklarını ifade ederek, ekonomik krizin ciddiyetle ele alınması gerektiğini bildirmektedir.
Küresel mali kriz ile ilgili soruları da yanıtlayan Yalçındağ şunları söylüyor: "Hakikat ekonomik kriz artık finansal kriz değil. İş dünyası olarak hakikaten tedirginiz. Dünyadaki bu sallantının Türkiye'yi etkilemeyeceğini söylemek olacak şey değil. Bu kadar dünyayla entegre olmuşuz, Türkiye'yi etkilememesi mümkün değil. Dünya bir daralmaya gidiyor ve dolayısıyla ihracatımıza gelen talep düşecek. Zaten iç tüketim düşüyor." "Türk özel sektörü muazzam borçlu. 140 milyar dolar. Bu borcu nasıl döndürecek. Bütün bunlar bu daralmanın Türkiye'de de ciddiyetle yaşanacağını gösteriyor ve bu bizi hakikatten çok ciddi tedirgin ediyor"
Nasrettin hocamızın bir fıkrası geldi aklıma; Hoca evde otururken, komşusu gelir; -"Hocam zahmet olmazsa şu sizin eşeği isteyecektim" Hoca;-"Komşu, eşek evde yok" demiş? Bu arada, hocanın ahırında bulunan eşek, anırmaya başlamış.. Bunu duyan, komşu;-"Hocam hani eşek evde yoktu, bu ses neyin nesidir" deyince, Nasrettin Hocamız;-"Komşu komşu, koskoca Nasrettin Hocaya inanmıyorsun da, eşeğe mi inanıyorsun" demiş?Değerli dostlar; siz siz olun, Nasrettin Hocamızın sesine kulak verin; Kiriz olsa da, canınız çıksa da, çökseniz, batsanız, iflas etseniz, dükkanlarınıza kepenk vursanız, evinize bir parça ekmek dahi götüremez hale düşseniz, Başbakan; "Ham dolsun kriz yok" diyorsa? Ona inanın, ayıp olur sonra...!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Atatürk’ün Samsun’a çıktığı ruha o kadar muhtacız ki… / 19.05.2025
- Kürt kardeşlerim oyuna gelmeyin! / 18.05.2025
- Yalan dünya için değer mi bunlar? / 17.05.2025
- Terörsüz Türkiye projesi bir deccal oyunu olmasın? / 16.05.2025
- Suça giden yollar kesilmeden suç bitmez / 15.05.2025
- Kanunsuzluk ve şiddet neden artıyor? / 14.05.2025
- Yalancının şerrinden korunmalıyız / 13.05.2025
- Söz, özün tercümanıdır / 12.05.2025
- Doğruluk hayra ve iyiliğe yöneltir / 11.05.2025
- Peygambersiz din arayışları insanı dinden uzaklaştırır / 10.05.2025
- Kürt kardeşlerim oyuna gelmeyin! / 18.05.2025
- Yalan dünya için değer mi bunlar? / 17.05.2025
- Terörsüz Türkiye projesi bir deccal oyunu olmasın? / 16.05.2025
- Suça giden yollar kesilmeden suç bitmez / 15.05.2025
- Kanunsuzluk ve şiddet neden artıyor? / 14.05.2025
- Yalancının şerrinden korunmalıyız / 13.05.2025
- Söz, özün tercümanıdır / 12.05.2025
- Doğruluk hayra ve iyiliğe yöneltir / 11.05.2025
- Peygambersiz din arayışları insanı dinden uzaklaştırır / 10.05.2025