Haydar Baş, 'kaynaklar sınırsızdır' demişti... Deniz suyundan yakıt elde ettiler

Azerbaycanlı Murvat Garibov, deniz suyundan yakıt elde eden bir projenin prototipini Türk iş adamı Şahyunus Ekin ile birlikte gerçekleştirdi. Patent aldıkları projeyle sadece deniz suyu ve minimum elektrikle doğal gaza eşdeğer yakıt üretilebildiklerini belirten ikili, çalışmalarının Türkiye'ye fayda sağlamasını hedefliyor.

Azerbaycanlı Murvat Garibov (63), 2007 yılında başlattığı çalışmayla deniz suyundan yakıt elde eden bir proje geliştirdi. Projesini Azerbaycan'da bir üniversiteye sunan Garibov, projenin prototipini de İzmir'deki Türk iş adamı Şahyunus Ekin (38) ile birlikte yaptı.



Sınırlı olan doğal kaynaklara karşılık kendi projelerinin sınırsız enerji ürettiğini söyleyen Garibov, 'Elde edilen yakıtın parametreleri hem doğal gaz, hem de likit gaza eşdeğer. Hammaddesi tuzlu su olduğundan bu teknolojinin ürünlerinin, istenilen yerde sınırsız üretimi, direkt kullanımı ve depolanması mümkün.

Yatırım maliyeti üretim tesislerinin kurulmasından ibaret. Aldığımız enerji, verdiğimiz enerjiden yüzde 40 daha fazla. Yatırılan finans 3-4 sene içinde geri kazanılıyor. Elde edilen yakıtı doğal gazın ve likit gazın kullanım alanlarının tümünde kullanmak mümkün' diye konuştu.

'Bu proje teknolojiye dönüşmeli'

İş adamı Şahyunus Ekin ise 'Bu proje, Türkiye'nin doğalgaz sıkıntısını çözecek bir proje. Yakıtın elde edilmesi için sadece deniz suyu ve elektriğin olması yeterli. Hatta elde ettiğimiz yakıt, doğal gazdan kalori olarak daha yüksek bir yakıt. Murvat Garibov'un yıllar süren yoğun çalışması beni çok etkiledi ve birlikte çalışmaya başladık. Bu projenin bir teknolojiye dönüşmesi için çalışma yapıyoruz ve Türkiye'ye faydamızın dokunması için sesimizi duyurmaya çalışıyoruz' dedi.

'Kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlıdır' görüşünün patenti Prof. Dr. Haydar Baş'a aittir

"Milli Ekonomi Modeli, insanın sınırlı ihtiyaçlarının sınırsız kaynaklardan karşılanması ilmi ve ülkelerin gerektiğinde her türlü mal ve hizmeti üretebilme gücüne sahip olması, iç ve dış harcamalarının borçlanmadan temin edebilmesinin adı ve formülüdür."

"Kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlıdır" görüşünü Prof. Dr. Haydar Baş ifade edip, Milli Ekonomi Modeli eserinde yazana kadar hiçbir kimse, hiçbir ilim adamı bu görüşü ifade etmemiştir.

'Kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlıdır' ifadesi Türk Patent Enstitüsü tarafından Prof. Dr. Haydar Baş adına tescillenmiştir.

(Bakınız, T.C. Türk Patent ve Marka Kurumu Marka Tescil Belgesi, Marka No:2017 13027 – Hizmet, İmza: Prof. Dr. Habip Asan, Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı, Tescil Tarihi: 03.10.2017)

Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde 19.12.2011 yılında gazetemizde yayımlanan makalesinden şöyle diyordu:

"Kapitalist ve liberal sistemler, ihtiyaçlar sınırsız derken, bu ihtiyaçların karşılanacağı kaynakların yetersiz olduğunu kabul eder.

Bu sebeple insanlık kendi sahip olduklarına değil, başkalarının elindekine göz koymuş, asırlar boyu devam eden savaşlar 'az olanı kapma yarışına' dönmüştür.

Oysa ki, "kaynaklar sınırlıdır" diyenler, insanlığın var olduğu günden bugüne hangi kaynağı tüketmiştir ki, bu gerekçeyi kan ve göz yaşına bahane edebilmektedirler.

Mesela ormancılık mı, hayvancılık mı, denizcilik mi, tarım mı? Hangisi bitmiştir? Tam tersine iptidai dönemlerde tarım arazilerinden yılda bir defa ürün alan insanoğlu, teknolojinin imkanları ile nerdeyse her ay ürün alabilme devrini yaşamaktadır.

Bu tarımda böyle, ormancılık da böyle, sanayide böyle, enerjide böyledir.

Kaynaklar açıldıkça açılıyor ve sonunu getirmek diye bir durum mevzubahis olmuyor.

Mesela enerji konusunu ele alalım: Bir ton suyun yüz metre derinliğe düşmesi ile elde edilen enerjiye mukabil, bugün nükleer teknoloji yönteminde bir santimetreküp büyüklüğünde bir maddenin çözülmesi ile yüzlerce misli daha fazla enerji elde edilebiliyor.

Durum bu kadar açıkken halen kaynakların sınırlı olduğundan nasıl bahsedilebilir?

Kaynaklar sınırlıdır demek ideolojik bir yaklaşım olup, ihtirasın tatmini yönünden bir iddiadır. İnsanların ihtiras yönünden tatmini ise asla mümkün değildir.

İhtiyaçlar yönünden ise, mevcut kaynaklara bakarak bu ihtiyaçların karşılanmaması gibi bir düşünce söz konusu olamaz. Aslında doymak nedir bilmeyen insanoğlunun tabi ihtiyaçları değil, ihtiraslarıdır.

Sizin bir apartmanınız, bir villanız olsa ikincisini istemeniz; bir otomobiliniz olsa da ikincisini hayal etmeniz aslında ona olan ihtiyacınızdan değil, bizim geleneğimizde "aç gözlülük" diye tabir edilen insanın doyumsuzluğundan kaynaklanmaktadır. 

O halde yapılacak olan iş dünya üzerindeki her bireye yetecek olan bu kaynakların adil paylaşımını temin etmektir. Biz tezimizde, Milli Ekonomi Modeli'nde "Yeterli kaynaklar vardır ve onun içinde kaynak savaşına gerek yoktur; kaynaklar sınırsızdır, ihtiyaçlar sınırlıdır" diyoruz.