Hedef Kürdistan

PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD'nin sınıra sıfır noktadaki Rasulayn kasabasını ele geçirmesinden sonra Türkiye'nin Suriye'yle ilgili kaygıları iyice arttı.Bugüne kadar Türkiye'nin isyancılara verdiği destek yüzünde Beşar Esad için kabus olan Suriye'nin kuzeyi son gelişmelerle artık Türkiye için kabusa dönüştü.Henüz doğrulanmamış haberlere göre Suriye'nin birçok bölgesinde dışarıdan destekli isyancılarla mücadele eden Beşar Esad, ülkenin kuzey kesimlerini Kürtlerin kontrolüne bıkarak 'Kürtlere özerklik' vermeye hazırlanıyor.Beşar Esad böyle bir şeye onay vermişse bu ülkedeki isyanları bitirmek için alınmak zorunda kalınmış bir karardır diye düşünüyorum.Suriye'deki isyancılara insan, para ve silah desteği Türkiye üzerinden sağlanıyor. Normal şartlarda Kürtlere böyle bir özerklik vermeyecek olan Esad, isyancıların lojistik desteğini kesmek için bu kararı almak zorunda kalmış olabilir.İddiaya göre Esad, Suriye-Türkiye sınırındaki 6 bölgeyi, yani Haseki, Ra'sulayn, Afrin, Darbesiye, Ayn El Arap, Kamışlı ve Tırbe Spiye bölgelerini 'adem-i merkeziyetçi' bir yapıyla yönetilmek şartıyla Kürtlerin kontrolüne bırakacak.Suriyeli Kürtler ise özerkliği 'anayasal güvence altına alınmış' olması halinde kabul etmeye hazır. Eğer iddialar gerçekleşirse Ağustos ayının ilk Irak'ta olduğu gibi haftası Türkiye'nin Güneydoğu komşusu artık Kürtler olacak.Söylemeye bile gerek yok belki ama elbette ki bu özerk yönetim Barzani örneğinde olduğu gibi PKK ve uzantılarıyla ittifak halinde olacak.Adem-i merkeziyetçi özerklik yapısıyla birlikte söz konusu 6 bölgenin yönetiminde tek söz sahibi Suriyeli Kürtler olacak. Olağanüstü bir durum söz konusu olduğunda ise Suriye yönetimi tek taraflı bir kararla özerk bölgenin yetkilerini geri alabilecek.Böyle bir özerkliğin gerçekleşmesi durumunda pek çok ülkenin yeni yapıyı tanımak için yarışa gireceğine kesin gözle bakılıyor.Son olarak PKK'nın Kandil Dağı'ndaki elebaşlarından Murat Karayılan Kürdistan'ın dört parçasının mutlaka birleşeceğini ifade etti.Karayılan'ın ifade ettiği şeyi Barzani de Öcalan da geçmişte defalarca dile getirmişlerdi.Niyetlerini asla gizlemeyen bölücülerin bu sözlerini bir tek Türkiye'de hükümet duymak istemiyor. Türkiye'de şimdi hükümet ve stratejisinin ne kadar sığ olduğunu her attığı adımda ispat eden Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu hop oturup hop kalkıyor. Suriye'nin kuzeyinde bir PYD yapılanmasını asla kabul etmeyeceklerini açıklıyorlar. Ama bu çaresiz yalandan çırpınmalar nafile. Türkiye ne yaparsa yapsın gelişmeler PKK ve de Barzani'nin işine gelecek şekilde ilerliyor. Türkiye'de hükümet ve elbette ki Dışişleri, devekuşu gibi başını soktuğu kumdan çıkarıp gerçekleri görmesi gerekiyor.Suriye'de bir özerk Kürt bölgesi, başta ABD ve İsrail olmak üzere Suriye'yi karıştırmak için Türkiye'nin işbirliği yaptığı ülkelerin de işine geliyor.Bundan dolayı Türkiye'de hükümet, attığı adımlarla bugün "sözde" dediğimiz Kürdistan'ın "gerçek" olmasına hizmet ettiğini görmesi lazımdır.Her fırsatta stratejik derinlik ahkâmları kesen Türk Dışişleri bunu göremiyor mu?Görüyorlar ve bu sürece hizmet etmeyi sürdürüyorlarsa bu yaptıklarının adı ise gaflet değil, daha da ötesidir.