Hz. Mehdi'nin (a.s.) dünyaya gelişi

Ehl-i Beyt'in neslinden, kıyamete kadar ümmete önder olacak imamlar gelmiştir. Resûlullah'ın (s.a.a.) Mirac gecesi yaşadıkları ile ilgili bir hadiste şöyle rivayet edilir: "Ey Muhammed! Onları görmek ister misin?" Dedim ki: "Evet ey Rabbim." Bana buyurdu ki: "Arşın sağ tarafına bak." Bakınca Ali, Fâtıma, Hasan, Hüseyin, Ali b. Hüseyin, Muhammed b. Ali, Ca'fer b. Muhammed, Musa b. Ca'fer, Ali b. Musa Muhammed b. Ali, Ali b. Muhammed, Hasan b. Ali ve Muhammed Mehdi b. Hasan'ı gördüm. O, onların içinde inci gibi parlayan yıldız gibiydi.Buyurdu ki: "Ey Muhammed! Onlar Benim kullarıma olan hüccetlerimdir. Onlar Senin vasilerindir. Onlardan Mehdi, düşmanlarımdan intikam alacak ve dostlarımı sevindirecektir." Mehdi (a.s.)ile ilgili başka bir hadiste, Abdullah b. Abbas'tan, Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurdu: "Ben peygamberlerin efendisiyim. Ali b. Tâlib de vasilerin efendisidir. Benden sonra on iki vasim vardır. İlki Ali b. Ebu Tâlib, sonuncusu ise Mehdi'dir." Ebu Said el Hudri, Resûlullah'tan (s.a.a.) şöyle nakleder: "Yeryüzü zulüm ve haksızlıkla dolmadıkça kıyamet kopmaz." Sonra buyurdu ki: "Benim ıtretimden (Ehl-i Beyt'imden) bir adam zuhur edecek, yeryüzü zulüm ve haksızlıkla dolduğu gibi onu adalet ve eşitlikle dolduracaktır."Hz. Mehdi (a.s.)'ın hayatını Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın eserinden kısaca özetleyelim: İmam Mehdi (a.s.) Hicri 255 yılında Samerra şehrinde dünyaya gelmiştir. Resûlullah Efendimiz (s.a.a) İmam Mehdi 'nin Hz. Hüseyin'in (a.s.) soyundan geldiğini buyurmuştur. Ünlü İslam âlimleri de Hz. Mehdi'nin (a.s.), Hz. Hüseyin'in (a.s.) 9. torunu olduğunu açıklamışlardır.Dünyaya gelişinden sonra babası İmam Hasan Askeri (a.s.) ancak beş yıl hayatta kalabilmiş Abbasi halifesi tarafından zehirlenerek şehit olmuştur.Bu beş yıllık dönemde İmam Hasan Askeri'nin (a.s.) en çok önem verdiği mesele oğlu Hz. Mehdi'yi (a.s.) düşmanların gözünden uzak tutmak olmuştur. Hatta Abbasilerle yakın ilişkisi olan kardeşinden bile evladını gizlemişti. İmam'ın annesinin cariye olması da dünyaya gelişinin gizli kalmasında önemli faktördür. Çünkü cariyelerin görevi ev işleri ile ilgilenmek olduğu için durumları dikkat çekmemiştir.Ehl-i Beyt dostları, böyle bir İmam'ın geleceği inancı yaygın olması nedeni ile beklenti içerisinde idiler ve çok ciddi şekilde onu arıyorlardı. Bu nedenle İmam Askeri (a.s.) oğlunu gizlemiştir. Ehl-i Beyt Mektebi'nin dışında kalan birçok insan İmam'ı tanımamıştır.İmam Hasan Askeri (a.s.), hakikat ve kurtuluş yolunu bulabilmeleri için yakın ve özel dostlarına Hz. Mehdi'nin (a.s.) geldiğini bildirmiştir.Merhum Şeyh Tusi "Gaybet" adlı kitabında Ali b. Bilal, Ahmed b. Hilal, Muhammed b. Muaviye b. Hakim ve Hasan b. Eyyub gibi Ehl-i Beyt dostlarının önde gelenlerinden şöyle naklediyor:"Bir defasında İmam Hasan Askeri'den (a.s.), ondan sonraki İmam'ın kim olduğunu sormak için toplandık, arada geçen konuşmalardan sonra İmam buyurdu ki: 'Benden sonraki İmam'ın kim olduğunu sormak için yanımıza geldiniz, değil mi?' Biz 'Evet' dedik. Biraz bekledikten sonra (İmam evdeki odalarından birine girip) yüzü dolunay gibi olan İmam Hasan Askeri'ye (a.s.) çok benzeyen bir çocuk getirdi. 'Bu, benden sonra sizin İmam'ınız, benim de halifemdir. Onu göremeyeceksiniz; sizler Osman b. Said'in getirdiği sözleri kabul edin, emrine uyun, o İmam'ınızın sözcüsüdür ve emir onun emridir' diye buyurdu." (Prof. Dr. Haydar Baş, İmam Hasan el-Askeri ve İmam Muhammed Mehdi).İmam Hasan Askeri (a.s.), Hz. Mehdi'nin (a.s.) dünyaya gelmesinden sonra, şükür amacıyla belki de özel dostlarını haberdar etmek için onlarca akika kurbanı kestirip dağıtmış böylece oğlunun dünyaya geldiğini haber vermiştir. Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili ayet, hadisleri ve gaybeti ile ilgili konuları sonraki yazılarımızda ele alacağız.