31 Mart 2015'te ülke karardı. Hem gerçek, hem de mecazi anlamda.Van ili dışında bütün ülkenin elektriği kesildi. Üretim, iletişim, ulaşım, su kesildi. Ameliyatlar yapılamadı, trafik kaosa büründü. Kısaca ülke durdu.Ankara Sanayi Odası, bir saatlik kesintinin ülkeye 100 milyon dolara mal olduğunu açıkladı. Bir günde milyar dolarlar kaybettik.Elektrik santrallerini parça parça özelleştiren de, bunların denetimini yapan da hükümet. Ancak iktidar bu rezaletin sorumluluğunu üstlenmedi.Aynı gün savcı Mehmet Selim Kiraz, İstanbul'un göbeğinde, en emniyetli yerlerden biri olması gereken Çağlayan Adliyesi'nde teröristler tarafından rehin alındı ve 6-7 saatlik sürecin ardından şehit edildi.Savcı Mehmet Selim Kiraz, Berkin Elvan dosyasını soruşturuyordu.Yargının temel sorunlarının hiçbirini çözemeyen hükümet, iktidarları boyunca yargıyı eleştirdi de eleştirdi. Kâh "cübbeni çıkar" dedi yüklendi, kâh "tanımıyorum" dedi yok saydı. Berkin Elvan'ın annesi meydanlarda yuhalatıldı, polisler kahraman ilan edildi. Sonuçta sadece paralar değil, yargıya olan güven de sıfırlandı.Terörün, bu olaylarda en masum olan Savcı Kiraz'ı hedef seçmesinin bütün vebali iktidarındı ama şehit düşen Savcı Kiraz oldu.Hükümet avukatları suçladı, muhalefeti suçladı ama yine iğneyi bir türlü kendine batırmadı. Tıpkı, 1 Temmuz 2006'da yaşanan 13 ildeki elektrik kesintisinde olduğu gibi...Tıpkı, ihmal ve denetimsizlik neticesinde meydana gelen 22 Kasım 2003 Ermenek grizu patlaması, 11 Aralık 2009 Mustafakemalpaşa grizu patlaması, 17 Mayıs 2010 Zonguldak maden patlaması, 6 Şubat 2011 Kahramanmaraş maden faciası, 13 Mayıs 2014 Soma faciası, 28 Ekim 2014 Karaman maden kazası gibi kazalarda kaybettiğimiz 390 canın hesabını vermedikleri gibi...İktidar ne 22 Temmuz 2004 Pamukova hızlandırılmış tren kazası ve 27 Ocak 2008 Kütahya tren kazasında 46 vatandaşımızın ölmesinde sorumluluk üstlendi, ne de 31 kişinin öldüğü 9 Eylül 2009 Trakya ve İstanbul'da yaşanan sel felaketinde.15 Kasım 2003'te sinagoglara bombalı saldırı yapıldı 25 kişi öldü. Bir bankaya ve İngiltere konsolosluğuna 20 Kasım 2003'te bombalı saldırı düzenlendi 33 kişi öldü. 22 Mayıs 2007'de Anafartalar çarşısı, 27 Temmuz 2008'de Güngören, 13 Şubat 2013 Cilvegözü sınır kapısı, 11 Mayıs 2013'te Reyhanlı bombalı saldırının hedefi oldu ve toplam 94 can yitti gitti ama hükümet hep yerinde durdu.Çark sorunsuz dönsün diye işi teslim ettiklerimiz, dişlilerin arasına kaçan çomaklar nedeniyle hep başkasını suçladı. Ülkenin sükûnundan, huzurundan, sağlığından iktidar mesul değilmiş gibi, yüzlerce faciada sorumlular hep başkaları oldu.İktidar oldular ama görev ve sorumluluklarını inkâr ederek muhalefette kaldılar.Şimdi de, bırakın özür veya istifayı, 400 vekil istiyorlar."Her hatadan, her kazadan, her felaketten, her saldırıdan başkaları sorumlu ise iktidarın görevi nedir?", "Bir şey yapamıyorsan neden iktidara talipsin?" diye sormayan seçmen de, maalesef her seferinde koltuğu tekrar onlara emanet etti.Her seçimden sonra iktidarın sorumsuzluğu arttı.İktidarın "bana ne"ci tavrı sürdükçe de fatura millete kesiliyor, bedeli millet ödüyor.7 Haziran'da AKP'yi muhalif ve mağduriyetten kurtarıp, Prof. Dr. Haydar Baş'ı iktidar yapmazsak, hem muhalefet göremeyeceğiz, hem de daha çok bedel ödeyeceğiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Gökhan Avcı / diğer yazıları
- Hem suçlu hem güçlü / 05.04.2015
- İktidardaki muhalefet / 03.04.2015
- 'Demokratik krallık' / 11.03.2015
- Nereden nereye / 07.03.2015
- Eğrisi mi, doğrusu mu? / 02.03.2015
- Hata fırsatı vermeyelim / 21.02.2015
- Batı'dan ithal mal / 20.02.2015
- Hayaller ve gerçekler / 11.02.2015
- O gömlek pek eğreti durdu / 10.02.2015
- İçimizden görünenlerle değil, içimizden olanlarla bir olalım / 06.02.2015
- İktidardaki muhalefet / 03.04.2015
- 'Demokratik krallık' / 11.03.2015
- Nereden nereye / 07.03.2015
- Eğrisi mi, doğrusu mu? / 02.03.2015
- Hata fırsatı vermeyelim / 21.02.2015
- Batı'dan ithal mal / 20.02.2015
- Hayaller ve gerçekler / 11.02.2015
- O gömlek pek eğreti durdu / 10.02.2015
- İçimizden görünenlerle değil, içimizden olanlarla bir olalım / 06.02.2015