İktidarın muhalefete ihtiyacı var

İkinci bir Türkiye yok. Hepimiz aynı gemi içerisindeyiz.

Türk vatandaşlarımızın her türlü etnik ve inanış zenginliğiyle içinde bulunduğu geminin batması, hepimizin felaketi olur.

Onun için geminin delinmesine elbirliğiyle müsaade etmemeliyiz.

Batan gemide karaya çıkarız umudunu taşıyanlarımız bilsinler ki, çıktıkları karada ne bağımsız bir devletleri ne de yaşayacakları bir vatanları olur.

Onun için olaylara 'ben' ekseninden uzaklaşarak fotoğrafın tamamını, oynanan senaryoyu görmemiz lazım.

Şu bir gerçek ki Ortadoğu'da gözü olan emperyalist devletler, iyi niyet taşımıyorlar.

Irak'a getirdikleri demokrasiyi, Libya'ya getirdikleri özgürlüğü, Suriye'ye bahşettikleri barış gördük, biliyoruz.

Bölgemizde gözü olan emperyalist devletler bizi birbirimize düşman etmek istiyorlar.

Bu düşmanlığı, etnik köken ve mezhepler üzerinden fitne çıkararak yapmak istiyorlar.

Kürt, Türk, Alevi, Sünni vs. gibi yapay sorunlar icat ederek, bize algı yoluyla icatlarını kabul etmemizi ve ona göre de siyaset yapmamızı bizden bekliyorlar.

Onlara güvenir ve inanırsak bizim sonumuz olur.

Bu acı sonu yaşayan komşularımız buna örnektir.

Nihai hedefleri;

Türkiye'yi federasyon adı altında sekize ayırmak daha sonra da referandumlarla Türk devletini ve Türk milletini tarihten silmektir.

Onun için İktidarın muhalefete ihtiyacı vardır. 

İktidar, anayasanın 66. maddesiyle ilk dört maddesinin değişmesini istemiyorsa, Erzurum Kongresi'nde milli sınırlar içerisinde bulunan vatan topraklarının bölünmez bir bütün olduğu ve parçalanamayacağı kararına o gün gibi sahip çıkıyorsa ki, sahip çıktığını düşünüyoruz; o zaman iktidar, Atatürk çizgisindeki muhalefete sımsıkı sarılmalıdır.

Dış dayatmaların önüne, muhalefetin (BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ) oluşturduğu toplumsal tepkiyi koymalıdır.

Yaşadığımız süreçten başarılı bir şekilde geçmemiz için partiler üstü bir akılla hareket etmemiz zaruridir.

İktidar ve paydaşları, tüm muhalefet partileri, Anayasamızın 3. maddesinde düzenlenen; "Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür" ortak paydasında buluşmalıdır.

Siyasetlerini bu kırmızıçizgiyi korumak üzere yapmalıdırlar. Yoksa kavga edeceğimiz ne iktidar kalır, ne de muhalefet!

Allah rızası için veya hangi kutsala inanıyorsanız o değerler için, partinizin veya şahsınızın çıkarlarını bir tarafa bırakın. Lütfen…