Günümüzde sıkça kullanılan lazer teknolojisini bir adım ileriye taşıyan iLASIK tedavisinin, tamamen kişiye özel yapılan tedavi ve bıçaksız lazer teknolojisinin bir arada uygulanmasından oluştuğunu anlatan Karaaslan, söz konusu uygulamanın aynı zamanda da son derece güvenilir olan bir tedavi yöntemi olarak da dikkat çektiğini vurguladı. ‘iLASIK Tedavisi'ni üç aşamada uyguladıklarını belirten Karaarslan, “İlk olarak kişiye özel tedavi taramasıyla kişinin görme kusurlarının üç boyutlu haritası çıkartılıyor. Daha sonra bu haritadan alınan bilgiler kullanılarak kişiye özel tedavi belirleniyor. Uygulamanın son aşamasında ise saniyede 15 bin nokta vuruşu yapan bıçaksız lazer ışını, gözün planlanan noktasına atış yaparak hastanın görüş bozukluğunu düzeltiyor” dedi.
Diğer lazer yöntemlerinden çok farklı bir teknolojiye sahip olan iLASIK tedavisinin pek çok avantajı olduğunu kaydeden Karaarslan, tedavinin bıçaklı yapılan lazer ameliyatlarına oranla üç kat daha iyi bir görüş sağladığının altını çizdi. Cüneyt Karaaslan, “iLASIK teknolojisi, bilinen göz takip sistemlerinden farklı olarak gözün kendi ekseni etrafındaki hareketlerini de takip ediyor ve gözün planlanan noktasına atış yapılmasını sağlayarak yanlış tedavi riskini ortadan kaldırıyor. Ayrıca, ameliyatın bıçaksız olması bıçağın yaratacağı komplikasyonları elimine ettiğinden iyileşme süreci de çok kısalıyor” ifadesini kullandı.
Öte yandan, bugüne kadar hiçbir lazer tedavisini kabul etmeyen NASA ve Amerikan Ordusu'nun, mesleki olarak çok güçlü ve özel görme kabiliyetine sahip olması gereken astronotların ve savaş pilotlarının görme bozukluklarının tedavisinde iLASIK kullanımına onay verdiği hatırlatıldı. (İHA)