İmam Mehdi'nin (a.s) ayak sesleri

İmam Mehdi, Hz. Muhammed'in soyunun son temsilcisi, Allah (c.c.) tarafından tayin edilen İmamların sonuncusudur. İmam Ali'nin evlatlarından bir diğer ifade ile İmam Ali taraftarıdır yani İmam Ali'nin Şia'sıdır.
İmam Mehdi gerçeği hem Sünni, hem Şia kaynaklarında sabittir, haktır. İnkâr edilemez. Hz. Fatıma'nın soyundan geleceği haber verilen Hz. Mehdi'yi sevmek ve ona tabi olmak, imanda sadakattir, vaciptir. Bu bakımdan Rasûlullah'ın şu hadisleri çok önemli uyarılar içerir:
"Mehdî, Benim sulbümden; Fâtıma'nın evlâtlarından gelecek birisidir." (Ebû Dâvud, Sünen, Kitâbu'l Mehdî, 6; İbn Mâce, Sünen, Fiten, 34)
"Ahir zamanda Ehl-i Beyt'imden gelecek ve mü'minleri toplayacak olan kimseye yardım etmek, davetine uymak her mü'mine vaciptir." (Ebû Dâvud, Sünen, Kitâbu'l-Mehdî, 12; Ali Nasıf, et-Tâc, V, 344)
"Ehl-i Beyt'im yeryüzündekiler için bir emniyettir. Onlar gidince, yeryüzündekilerin sonu gelir; kıyamet kopar." (Taberânî, el-Mu'cemu's-Sağîr, no: 318, el-Evsat, IV, 204)
Evet, İmam Mehdi'den sonrası kıyamettir öncesi ise zifiri karanlıkların yaşandığı yıllardır. 
Camilerde, ekranlarda kıyamet alametleri ile alakalı hadisi şerifler anlatılır, insanların halinden, coğrafi olaylardan vs. örnekler verilir. Kıyametin yaklaştığı vurgulanır. Kıyamet yaklaşmışsa İmam Mehdi'nin (a.s) zuhuru, yani kendisini tanıtması da yakın demektir. 
Dediğim gibi kıyamet alametleri hakkında cami ve ekranlardan özellikle cübbeli camia birçok örnekler verir. 
Ne hikmetse bu alametleri hem şahsi, hem de milletimiz, hem de idarecilerimiz boyutunda kimse değerlendirme cesaretinde bulunmaz veya işlerine gelmez. Herkes Hakk'ın savunucusu kesilir, hakikatin temsilcisi olarak görür kendini. Oysa kıyamet alametleri açık, yaşadığımız gerçekler ortada.
Kıyamet alametlerinden bazılarını özetle hatırlarsak! Müslümanların, Yahudi ve Hıristiyanları taklit edeceklerinden, onların dinine gireceklerinden ama kendilerini Müslüman zannedeceklerinden, Yahudi ve Hıristiyanlarla iş birliği yapacaklarından, izzet ve şerefi onlar ile birlikte olmaktan geçtiğine inanacaklarından bahsedilir.
Gelir dağılımındaki adaletsizlikten, eşitsizlikten, adaletsizlikten, güçlünün zayıfı ezmesinden, zorbalıktan bahsedilir.
Kadınların azmasından, erkeklerin vahşileşmesinden, fuhşun toplumu sarmasından, faiz girmemiş hane kalmamasından, hercin (öldürmenin) artmasından bahsedilir.   
Hakkın batıl, batılın hak gösterilmesinden, helalin haram, haramın helal kabul edilmesinden bahsedilir. Doğru söyleyenin yalanlandığı, yalan söyleyenin doğrulandığı, el üstünde tutulacağından bahsedilir. 
Yahudi ve Hıristiyanların aç kurtla gibi İslam coğrafyası ve Müslümanların üzerine çullanacaklarından bahsedilir. 
Şimdi! Samimiyetle aşağıdaki hadis-i şerifleri hem şahsımıza, hem toplumumuza, hem de devlet yöneticilerimize ve İslam Coğrafyamıza bakarak düşünülen, bu hadisler ile yaşadıklarımız örtüşüyor mu, düşünelim.  
"Haçlı safına kaymış Müslüman kılıklılar ise kuzu postuna bürünmüş, kalpleri kurt gibi vahşi olacaktır." (Taberanî, el-Evsat, V/126; Hakim, el-Müstedrek, III/386)
"Deccalların aklına uymaları sebebiyle Müslümanlar, birbirlerinin boynunu vuran kâfirlere döneceklerdir." (Buhari, Fiten, 8) 
"Öldüren niye öldürdüğünü, öldürülen de niye öldürüldüğünü bilmeyecektir." (Müslim, Fiten, 55)
"Kim Müslüman'a kılıç kaldırırsa, o Muhammed ümmeti değildir, Müslüman'la savaşmak küfürdür." (Müslim, Sahih, İman, 162 (99); 116 (64); Tirmizi, Sünen İman 15 (2636))
"Öyle bir zaman gelecek ki doğru söyleyenler yalanlanacak, yalancılar ise doğrulanacak. Güvenilir kimseler hain sayılacak, hainlere güvenilecek. İnsanlardan şahitlik etmeleri istenmediği halde şahitlik edecekler, yemin etmeleri istenmediği halde yemin edecekler." (Taberâni, XXIII, 314)
"İlerde başınıza geçecek bazı âmirler, yetkililer (devlet yöneticileri) olacak, hem zulmederler, hem de yalan söylerler. Kim, onların yalanlarını tasdik eder ve zulümlerine yardımcı olursa, o benden değil, ben de ondan değilim. O kimse, Kevser havuzuna da gidemez. Fakat onların yalanlarını tasdik etmeyen ve zulümlerinde onlara yardımcı olmayan kimse ise, o da bendendir, ben de ondanım ve o Kevser havuzuna da gider."(Mecmau'z-zevaid, 5/248)
Haber verilen bu vahim durumu en üst dereceden yaşıyoruz, görüyoruz. 
Anladığım kadarıyla İmam Mehdi'nin zuhuru yakındır. Ne mutlu Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt'tir, diyerek İmam Mehdi'nin zuhurunu hasretle bekleyenlere?