İşçi bayramı mı?

1 Mayıs, "İşçi Bayramı" olarak bütün dünyada kutlanmaktadır. Evet, bizde de 1 Mayıs günü işçiler, senede bir gün bayram adı altında alanlarda toplanarak bazen olaylı, bazen olaysız toplantı ve gösteriler düzenlerler. Ancak bu bayram ne bir işçinin ne de başkasının problemlerine çözüm olmaz. Alanlarda bağırılır çağırılır, haklar istenir, ertesi gün herkes işine gücüne gider. Eskilerin deyimi ile "eski tas eski hamam"!                                            ***Salı günü akşamları Meltem TV'de televole değil de ekonominin gerçek yüzünü ortaya koyan çok harika bir program yayınlanır. Bu program; "ekoanaliz" programıdır. Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı araştırmacı-ekonomist-yazar Selim Kotil bu programa konuk olarak katılır ve gerçekten vatandaşlarımızı aydınlatıcı bilgiler sunar. Önceki akşam, farklı bir yayın gerçekleşti. Programa konuk olarak "Sosyal Devlet Milli Devlet" ve "Milli Ekonomi Modeli"nin sahibi, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş katıldı. Programda tezin ana hatlarına bir kez daha değindi ve güncel konularda sorulanlara cevaplar verdi. Ben daha çok 1 mayıs işçi bayramı hakkında sorulan soruya verilen cevabına değinmek istiyorum.                                            ***Sayın Baş'a; "1 Mayıs işçi bayramını işçi örgütleri taksimde kutlamak istiyor, hükümet de çeşitli bahanelerle taksimde müsaade etmiyor. Bu konuda ne dersiniz?" BTP lideri Baş; "1 Mayıs işçi bayramı olarak kutlansın, biz buna bir şey diyecek değiliz ama, şu veya bu meydanda toplanmak şimdiye kadar hangi işçinin problemini çözdü. Bayram olarak kutlanan bu günde kaç kişinin karnı doydu, kaç kişi işi buldu, aş buldu? İşçinin bayramı iş ve aş bulduğu, karnının doyduğu gündür. Ben buradan gerek işçiler ve gerekse önde bulunan sendika yetkililerine sesleniyorum. Beni iyi dinlesinler. Bana iyi kulak versinler, işçinin bayramı "Sosyal Devlet Milli Devlet" ve "Milli Ekonomi Modelinin" iktidar olduğu gün kutlanmalıdır. Çünkü o gün kimse aç ve işsiz kalmayacak herkes sosyal adaleti doya doya yaşayacaktır."                                            ***Gerçekten de doğru değil mi, değerli dostlar?Olaylara tiyatro mantığıyla değil, gerçekçi ve çözüm içeren bir gözlükle bakmak lazımdır. İyi ki varsın; Sayın Prof. Dr. Haydar Baş?