İslam’ı yaşamak, Ehl-i Beyt’i anlamaktan geçer

İslam’ı, Allah’ın razı olduğu şekliyle anlamak ve yaşamak Ehl-i Beyt’i anlamaktan geçer. 1. “Allah katında hak din İslam’dır.” (Âl-i İmran, 19) 2. İslam Arapların dini değildir. İslam, Allah’a, Kitaba ve kitap indirilen peygambere inanan her bir insanın dinidir. 3. İslam’ın iki temel referans kaynağı vardır: Biri Allah’ın kitâbı Kur’an, diğeri ise Ehl-i Beyt’tir. 4. Müslüman, İslam’a göre neyin yanlış neyin doğru olduğunu bu kaynaklara bakarak idrak eder. 5. Günümüzde yaşanan yanlış, kusurlu yaşayış ve anlayışlara bakarak iki temel kaynağı yargılamak değil, bu iki kaynağı referans alarak günümüzde yaşanan yanlışlardan kurtulmak lazım. 6. Ehl-i Beyt; Allah’ın “tertemiz yaptığı” (Ahzab, 33/33), Allah’ın “sevmemizi istediği” (Şura, 42/23), “Allah’ın laneti yalancıların üzerine olsun” dediği Âl-i İmran 3/61 ayetinde, Allah’ın tarafını temsil ettiklerini bildirdiği, “Allah yolunda yoksula, yetime ve tutsağa nasıl davranacağımızın örneği olarak gösterdiği” (İnsan, 76/8) insanlardır. Onlar, Allah’ın razı olduğu şekilde İslam’ı idrak eden ve yaşayanlardır. Ehl-i Beyt’in başı da Peygamberimizdir. 7. İslam’ı doğru anlamak ve yaşamak noktasında insanları görecelikten kurtaran, peygamberlerdir. En son gönderilen Peygamberden sonra insanlar, İslam’ı kendilerine göre yorumlamasın diye, Allah sevdiği ve seçtiği insanları her dönemde görevlendirmiştir. Maide 67. ayet, bunun ispatıdır. 8. Hz. Ali ve evlatları kıyamet sabahına kadar insanların hidayet önderidirler ve İslam’ı doğru anlamak, doğru pratiğe geçirmek için Allah tarafından seçilmişlerdir. Gadir-i Hum, bu gerçeğin (Maide, 67) Peygamberimiz tarafından Müslümanlara ilan edildiği mekandır. 9. Pratikte yapılan yanlışların İslam’a fatura edilmesi, Müslümanların emperyalistlerin elinde oyuncak olması, tuvalet taşıyla Allah’ın konuştuğunu iddia eden cübbelilerin veya Yezid’in yaşadığının İslam olarak algılanması, Ehl-i Beyt İslam anlayışına sırtımızı dönmemizle başlamıştır. 10. Cemaatlerin, İslam adına iddiada bulunanların şayet varsa tarikatların, hatta mezheplere göre hayatını şekillendirenlerin ortak paydası ve yanlışlarını seyredecekleri ayna, On iki İmamın yaşadığı Ehl-i Beyt İslam’ıdır. 11. Kur’an’ı, Allah’ın razı olduğu şekliyle anlayan ve yaşayan bu örnek ve özel insanları, özellikle de İslam adına ELEŞTİRMEK hiçbir kişinin hakkı da değildir. Haddine de kalmamıştır. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın tefsiridir. Ahlakları Kur’an ahlakıdır. Hayatları canlı Kur’an’dır. İslam âlimi, mütefekkir, irfan sahibi, elliden fazla eser vermiş Prof. Dr. Haydar Baş Hoca, başta Ehl-i Beytin başı peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) efendimizin hayatını, Hz. Fatıma, Hz. Zeynep, Hz. Masume ve On iki İmamın hayatını yazarak bizlere emanet etmiştir. Bu emanetlere hakkıyla sahip çıkar, onları okur, okuduklarımızı yaşarsak, yaşadıklarımızı anlatırsak, hem kendimize hem de bütün müslümanlara örnek oluruz. Allah, Oniki imamın ve onları hakkıyla tanımamıza vesile olan insan-ı kamilin şefaatlerinden bizleri mahrum bırakmasın.