İspanya'dan Avrupa Birliği'ne Kızıldeniz resti

Robles, ABD ve İngiltere'nin Kızıldeniz'de İsrail'e ait veya İsrail'e giden gemileri hedef alan Husiler'e karşı Yemen'e düzenlediği hava saldırılarının ardından, buna katılması için ABD'nin İspanya'ya baskı yaptığı iddialarını yalanlayıp, AB'nin olası misyonuna da katılmayacaklarını söyledi.

İspanya Ulusal Savunma Çalışmaları Merkezi'ni ziyaretinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Robles, Kızıldeniz'de deniz korsanlarıyla mücadele için AB'nin önerdiği özel misyonun kapsamının henüz tam olarak netlik kazanmadığını, her türlü ihtimalde "savaşma yetkisi" verilmeyeceğini aktardı.

AB'nin Kızıldeniz'deki misyonuna İspanya'nın hiçbir şekilde katılmayacağını kaydeden Robles, İspanya'nın Kızıldeniz ile ilgili herhangi bir karar alması için ABD dahil olmak üzere hiç kimseden "baskı almadığını" vurguladı.

"İspanya barışa sıkı sıkıya bağlı bir ülkedir ve misyonlara katılma kararlarını buna göre değerlendirir. Açık bir şekilde dünyada barışı savunuyoruz. Kızıldeniz'dekine katılmayacağımızı da baştan beri söyledik." diyen Robles, başka ülkelerin kararlarını ise yargılamayacaklarını ifade etti.

Kızıldeniz'de yaşananlar

Son dönemlerde Yemen'deki Husilerin, İsrail'in Gazze'ye saldırılarına karşılık ticari gemilere yönelik eylemlerinin ardından çok sayıda gemicilik şirketi, Kızıldeniz'deki seferlerini durdurma kararı almıştı.

Pentagon, 6 Aralık 2023'te Yemen'deki Husi güçlerinin Kızıldeniz'deki ticari gemilere yönelik saldırılarına karşı uluslararası "Deniz Görev Gücü" kurulması için görüşmeler yaptıklarını bildirmiş, 18 Aralık'ta da "Refah Muhafızı Operasyonu" adında çok uluslu misyon oluşturulduğunu duyurmuştu.

Husilerin saldırıları, Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayarak Avrupa ile Asya arasındaki en kısa rotayı sunan ve küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12'sinin yapıldığı Süveyş Kanalı'ndan geçişleri tehlikeye atarken Kızıldeniz'de ticari gemilerin uğradığı saldırılar ve şirketlerin pes peşe aldığı kararlar, küresel ekonomide yeni bir "tedarik zinciri krizi"nin başlayacağına ilişkin endişeleri artırmıştı.

AB ise mevcut durumda Fransa'nın liderliğinde Hürmüz Boğazı ve Umman Denizi'nde yürütülen gözetleme görevinin misyonunu genişleterek, deniz korsanlarıyla mücadele gerekçesiyle Kızıldeniz'e kaydırmayı tartışıyor.