"Aziz Nikola denilen Santa Claius, Noel Baba denilen bu Akdenizli vatandaş bizim topraklarımızın insanı. Bu insanın Aralık ayının bu güneşinde, kürk giymesi, başına kürklü şapka takması, ayağına kürklü çizme giymesi mümkün mü? Bu, Akdenizli bir kılık olabilir mi? Bu olsa olsa soğuk ülke insanlarının bizim elimizden bir değeri, Noel Baba'yı alıp kendi kılıklarına sokma çabalarıdır". Bu cümleleri kim sarfetmiştir sizce?Bir Hıristiyan sembolü olan Noel Baba'dan bahsedildiğine göre ve ısrarla 'bizim' gibi, 'elimizdeki değer' gibi, 'topraklarımızın insanı' gibi sahiplenme ifadelerini sıraladığına göre herhalde bir Fransız ya da İtalyan papazdır diye düşünebilirsiniz.Hayır efendim, koskoca bir hayır.Bu ifadeler Kültür Bakanımız sayın Ertuğrul Günay'a ait.Ertuğrul Günay bu ifadeleri, Demre'deki Aziz Nikolas Kilisesi'nin bahçesine dikilen yeni Noel Baba heykelinin açılışı nedeniyle yaptığı konuşmada kullanmış. Bakan'ın ajanslara düşen konuşmasını okuduğumda hayretler içinde kaldım. Meğer Bakanımız Noel Baba heykeliyle uzun bir zamandır çok yakından ilgileniyormuş. İlk heykel 1981 yılında dikilmiş. Bu heykel yıkılarak yerine 2000 yılında yeni bir heykel yapılmış, bu heykel de 2005 yılında yerini Demre Belediyesi tarafından yapılan heykele bırakmış. Fakat dikilen bu heykellerin hiçbirisi sayın Bakanımızı memnun etmemiş. Diyor ki sayın Günay, "Belediye başkanımız onu kaldırarak buraya herkesin bildiği bu İskandinavların, kuzey ülkelerinin, soğuk ülkelerin ortaya çıkardığı aslında Amerika'da bir içecek firmasının ortaya çıkardığı ve dünyanın öyle kabul ettiği Noel Baba heykelini koydu. Ben o zaman kendisine, birincisinin olmadığı gibi ikincisinin de olmadığını söylemiştim."Gördüğünüz gibi, Bakanımızın, Noel Baba'yı Amerikalılara ya da İskandinav ülkelerine kaptırmaya hiç niyeti yokmuş heykelin dikildiği ilk günden beri. Bir 'derin derttir' düşmüş yüreğine. Düşünmüş, taşınmış, kendi ifadesiyle ciddi bir 'arayış'ın içine düşmüş: 'Nasıl bir Noel Baba heykeli yapmalı?'Diyor ki sayın Bakan, "Biz de dedik ki Akdenizliyse Noel Baba, Akdenizli kılığında olmalıdır. Ve 300'lü yıllarda din bu kadar formel hale gelmediği için bu bizden, esnaftan biri. Muhtemelen her mevsim ayağını denize sokuyordur. Ayağında muhtemelen çizme olmaz, sandalet olur. Belki diz altına kadar çıplak olabilir. Sırtında bir gocuk, kürk olmaz, tiril tiril bir gömlek olabilir. Bu bizden biriyse, gemicilere yardım ettiyse. Sürekli bir ayağı denizdedir, çocuklara yardım ettiyse çevresi, yoksullar, çocuklarla doludur. O zaman bizden, Akdeniz'den, Likya'dan, Patara'dan, Kaştan bir aziz olmalıdır."Nasıl? Yeni Noel Baba'yı beğendiniz mi? Sayın Bakanımızın uzun bir zamandır derdine düştüğü, en sonunda 'Bakanlık görevi nasip olunca hayalimizi gerçeğe dönüştürmeye çalıştık" diyerek gururlandığı ayağı sandaletli, üzerinde tiril tiril gömleğiyle 'bizden' Noel Baba'yı.Bakanımız gerçekleştirdiği bu 'ulvi hizmet'in hangi inanç temellerine dayandığını da şu veciz (!) ifadelerle belirtiyor: "O tarihlerde, henüz sadece hıristiyanlık inancı, tek tanrılı din olarak dünyada sadece hıristiyanlık var. Bir Müslümanlık, hıristiyanlık çatışması, yarışması yok. Tıpkı Fatma anamız, Emine anamız gibi Havva anamız gibi aziz saydığımız Meryem anamızın oğluna inandığı için bu bizim için de azizdir. Biz bunların hiç birini birbirinden ayırmayız. Başka dinler ayırır. Hz. Muhammedin anası Amine anamızdır, Hz. Hüseyin'in anası Fatma anamızdır, Hz. İsa'nın anası Meryem anamızdır. İnsanlığın kaynağı Havva anamızdır. Yunus Emre'nin söylediği gibi sen kendine ne istersen, başkasına onu iste. 4 kitabın manası." Bu cümlelerin her satırında işlenen dinî, mantıkî ve kültürel cinayetlere ciltlerce kitap yazılır. Önceden sadece Hıristiyanlık varmış, dolayısıyla ortalık süt liman. Sonra İslam gelince ortalık karışmış; başlamış çatışma, yarışma. Bakanın ifadelerinin bir kısmından siz bu neticeyi çıkarmaz mısınız Allah aşkına.Siz buna bilgisizlik ya da dil sürçmesi diyebilirsiniz. Ben, uzun zamandır ülkemizin başına bela olan 'Dinlerarası Diyalog' denen sürecin meyveleri diyorum. Ve bu meyvelerin en 'olgunları' nedense AKP hükümeti devr-i iktidarında toplandı diyalog sürecinin planlayıcıları tarafından.Ne diyelim, ey vatandaş! "Bunda da var bir hikmet, aslında Noel Baba gizli Müslümandı" diyerek bunları da içine sindireceksen?Pes.
Okan Egesel / diğer yazıları
- Hz. İnsan’a… / 20.04.2020
- Koronavirüsten önce, koronavirüsten sonra... / 28.03.2020
- ‘Ben Ali’yim’ / 25.06.2019
- Atatürk keramet sahibi bir veliydi / 10.04.2019
- Çok şükür psikolojimiz yetmiyor! / 13.03.2019
- O günler geliyor, görüyorum / 22.02.2019
- Evet, bu seçim beka seçimidir / 06.02.2019
- Kumpasın arkasındakileri açıklıyorum / 11.01.2019
- Mustafa Kemal’in uçaklarına ne oldu? / 05.01.2019
- Yunan’ın galip gelmesini isteyen hainler / 26.12.2018
- Koronavirüsten önce, koronavirüsten sonra... / 28.03.2020
- ‘Ben Ali’yim’ / 25.06.2019
- Atatürk keramet sahibi bir veliydi / 10.04.2019
- Çok şükür psikolojimiz yetmiyor! / 13.03.2019
- O günler geliyor, görüyorum / 22.02.2019
- Evet, bu seçim beka seçimidir / 06.02.2019
- Kumpasın arkasındakileri açıklıyorum / 11.01.2019
- Mustafa Kemal’in uçaklarına ne oldu? / 05.01.2019
- Yunan’ın galip gelmesini isteyen hainler / 26.12.2018