Kapıkule ihracatçının sorunu
UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, Kapıkule Sınır Kapısı'nın Avrupa'nın en büyük kara sınır kapısı olduğuna işaret ederek, "Buradaki uzun kuyruklar sadece nakliye şirketlerinin sorunu değil. Neticede biz ihracatçının malını taşıyoruz. İhracatçılar sesini çıkarmalı" dedi
08.01.2019 00:00:00
RECEP BAHAR/İSTANBUL
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Başkanı Emre Eldener, UTİKAD Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte İstanbul'da bir basın toplantısı düzenledi. THY'nin havayolu taşımacılığında dünyada ilk 5 firmadan biri olduğuna işaret eden Eldener, "İstanbul Havalimanı'nın devreye girmesiyle hava taşımacılığında potansiyel artacak.
Geçen yıl hava nakliyesinde gerileme oldu. Maalesef geçen yılki veriler, 2015'in altındaydı. 2016 ve 2017 ise geçen yıldan da kötüydü. Ancak bu yıl 2015 yılı rakamlarını geçebileceğimizi düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Geçen yıl hava nakliyesinde gerileme oldu. Maalesef geçen yılki veriler, 2015'in altındaydı. 2016 ve 2017 ise geçen yıldan da kötüydü. Ancak bu yıl 2015 yılı rakamlarını geçebileceğimizi düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Ucuz satıyoruz, pahalı alıyoruz
Havayoluyla taşınan ithal ürünlerin kilogramının 256 dolar, ihracat ürünlerinin ise kilogramının 13 dolar olduğuna işaret eden Eldener, "Maalesef ucuz ürün ihraç ediyoruz, pahalı ürün ithal ediyoruz. İthal edilen ürünler arasında iPhone gibi teknolojik ürünlerin yanı sıra ilaçlar da yer alıyor. Fark da buradan kaynaklanıyor" dedi.
Türkiye'nin dünya lojistik performans endeksinde 2012'de 27. sırada bulunduğunu hatırlatan Eldener, "Maalesef geçen yıl 47. sıraya geriledik. Ancak devlet yönetimi bu konuya önem vermeye başladı. Bu iyi gelişme" şeklinde konuştu. Taşımacılık (lojistik) sektörünün hizmet ihracatı kapsamına girdiğine işaret eden Eldener, "Geçen yıl hizmet ihracatı 23 milyar dolara ulaştı. Yük taşımacılığı ve lojistik hizmetlerinin bundaki payı ise 4.5 milyar dolar. 42 UTİKAD üyesinin ihracatı ise 2.3 milyar dolar" dedi.
İhracatçılar sesini çıkarmalı
Kapıkule Sınır Kapısı'nda zaman zaman 10 kilometreyi aşan tır kuyruklarına değinen Eldener, bu konuda şu tespitleri yaptı: "Biz birilerinin mallarını taşıyoruz. İhracatçılar sesini çıkarmalı. Bir araç orada ortalama iki gün bekliyor. Günlük bekleme maliyeti 150 Euro... Kapıkule'den günde 2 bin 450 araç geçiyor. Haftalık kayıp 735 bin Euro... Yıllık kayıp ise 35.2 milyon Euro. Sadece araçların beklemenin maliyeti bu… Bunun sonucunda ihracatçılar teslimat garantisi veremiyor. Bu düzelirse ihracatçının rekabet gücü artar. Tekirdağ'da yatırım yapmayı planlayan İsveçli bir yatırımcı 'teslimat süresi' nedeniyle yatırımını Sırbistan'a kaydırdı. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Kapıkule konusunda daha aktif olmalı zira burası onların baş belası oldu. Kapıkule konusunda Ticaret Bakanlığı'nda çalışma grubunun oluşturulması güzel bir gelişme."
Havaalanlarında fahiş kira ücretleri
İstanbul'daki havaalanlarındaki ofis kiralarının inanılmaz derecede yüksek olduğuna işaret eden UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener, "Atatürk Havalimanı'nda metrekare kira ücreti 114 Euro. Yeni yapılan İstanbul Havalimanı'nda 100 Euro. New York'taki 5. Cadde'de bu kadar yüksek kira yok! Oysa bu ücret Frankfurt Havalimanı'nda 20 Euro, Paris'teki Charles de Gaulle'de ise 12 Euro... Şimdi 3 Mart'ta İstanbul Havalimanı'na taşınacağız ancak Atatürk havalimanı bir süre daha açık kalacak. İki tarafta da çatır çatır kira ödeyeceğiz! Adil kiralar alınmalı" şeklinde konuştu.
Rusya'ya ihracat zorlaşacak
Ukrayna ile Rusya arasında yaşanan sorunun Türk nakliye sektörünü de olumsuz etkilediğine işaret eden Eldener, bu konunun daha da derinleşeceğini kaydetti. UTİKAD Yönetim Kurulu Üyesi Cihan Özkal da Ukrayna'ya alternatif olarak Gürcistan güzergâhının konuşulduğunu kaydederek, "Ancak bu yol süreyi uzatacaktır. Deniz yolu da çok hızlı olmuyor. Türkiye'den Moskova'ya deniz yoluyla ulaşmak 14-15 günü buluyor. Sebze meyve ihracatı için uygun değil" dedi.
En acısı şoförlerin yaşadıkları
UTİKAD Yönetim Kurulu Üyesi Ayşem Ulusoy, artık Kapıkule meselesinin çözülmesi gerektiğini dile getirerek, "Zira son raddeye geldi. Orada 24 farklı problem yaşanıyor. Bazı olumlu adımlar atılıyor. Mesela yakıt istasyonu sayısı 24'ten 36'ya çıkıyor. Maalesef en acısı şoförlerin yaşadığı insanlık dışı sorunlar... İnsanlar bu koşullarda çalışmak istemiyor. Bulgaristan tarafında da bazı çalışmalar yapılıyor" dedi. Ulusoy, Yeni Mesaj'ın Avrupa'da uzun yol şoförü sıkıntısı yaşandığı şeklindeki sorusu üzerine de, "Genç nesilde uzun yol şoförlüğü yapana rastlanmıyor. Türkiye olarak buna bir çare bulmalıyız" dedi.
Yabancılar şirketlerimizi satın alıyor
UTİKAD Yönetim Kurulu Üyesi Cihan Yusufi de 5 lojistik şirketinin konkordato ilan etmesinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi: "İhraç ürünü taşıyan araçlar ithalat azaldığı için boş dönüyor. Bu da maliyetleri artırıyor. Kur artışı olduğunda sektörde panik yaşandı. Şimdi bazı şeyler dengelendi gibi görünüyor. Seçime kadar sükûnet olacak ancak sonrasında hareketlenme bizi bekliyor. Türkiye'de navlun ödemeleri çok geciktiriliyor. Krizden önce de finansal baskı altındaydık. Türkiye'deki şirketler ucuzladı ve yabancılar tarafından alımları kolaylaştı. Sektör elimizden çıkabilir. Taşımacılık kısmen yabancı şirketlerin eline geçti. Şirketler de geçebilir. O zaman Türk şirketleri taşımacılığın yabancıların eline geçmesiyle bu kadar rekabetçi fiyat elde edebilirler mi? Havayolunda ödeme süresi 15 gün, denizyolunda 21 gün... Banka teminatları da yoğun olarak kullanılıyor. Karayolunda uçsuz bucaksız vadeler var. Tabii Şimdi o vadeler verilemiyor. Karayolu taşımacılığında ciddi arz fazlası var! Yurtiçinde tır-kamyon çöplüğü var. Çözümü de zor serbest piyasa koşulları bağlamında. Kârsızlık da ciddi sorun..."
