Kasket düştü sirtaki göründü

Zirve yarışını yakından ilgilendiren maçta Fenerbahçe Trabzonspor’a oyun ve skor olarak üstünlük kurarak haklı bir galibiyet aldı.

Maç öncesi kadrolar açıklandığında ilkonbirde Ozan yerine Mert Hakan’ın tercih edilmesi ben dahil pekçok kişinin tepkisini çekti.

Ancak Mert Hakan’ın performansı Erol Hoca’yı haklı çıkarıp bizi ters köşeye yatırdı. Mert Hakan’ın yanısıra Sosa da orta sahada harika bir oyun çıkardı.

Düzenli oynamadan Sosa’nın toparlanmasını beklemenin hata olduğu gözüktü. Sosa oynadıkça üstüne koydu ve iyi bir noktaya geldi.

Sol bekte oynayan Szalai’nin 40 yıllık sol bekmiş gibi güzel oyunu ile Pelkas’ın bıraktığı yerden devam eden güzel futbolunu da takdir etmek gerekir.

Kısacası Fenerbahçe maç genelinde özellikle ilk yarıda topa ve oyuna hakim olan taraftı.

Buldukları pozisyonlarda Uğurcan’ı geçemediler ta ki Pelkas’ın füzesine kadar. Atılan golde Pelkas kadar topu kapıp üç oyuncu arasından pas veren Ferdi’yi de unutmamak lazım.

Bu tür maçlarda kenardan gelen oyuncuların böyle dokunuşlar yapması hem takım hem de kendileri için büyük kazanç oluyor.

Gelelim Trabzonspor’a. Beklendiği gibi defansa kapanıp Nwakeyeme ve Ekuban’ın becerileri ile pozisyon bulmaya çalışan Trabzonspor ilk yarı hücumda nerdeyse hiç yoktu.

Bunda orta saha üstünlüğünü Fenerbahçe’ye kaptırmanın da büyük etkisi oldu.

Fenerbahçe orta sahasının üstünlüğü ve pres gücü özellikle Bakesetas’ın sahadan silinmesine sebep oldu.

İkinci yarı Trabzonspor biraz daha istekli ve topa hakim olma arzusuyla başladı ancak bu da çok sürmedi ve Fenerbahçe tekrar oyun üstünlüğünü eline aldı.

Yediği gol sonrası Trabzonspor oyuncu değişiklikleriyle gol bulmaya çalıştı ancak kenardan gelen oyuncular da istenen katkıyı sağlayamadı.

Burada Trabzonspor’un gol yememek üzerine kurulu oyun planında gol yedikten sonra oyunu çevirecek planının olmaması Trabzonspor için eksi olarak göze çarptı.

Trabzonspor’un en büyük eksiği gol yollarında etkili net bir forvetinin olmaması. Hücum hattı tamamen Ekuban ve Nwakayeme’nin kişisel yeteneğine bağlı kaldı.

Bu oyunculara rakibin fazla fırsat vermemesi Trabzonspor’u hücum anlamında ciddi sıkıntıya sokuyor.

Bakalım Abdullah Avcı ilerleyen haftalarda buna çözüm bulacak mı hep beraber göreceğiz.

Maç öncesi yazımda maçın gergin geçmesini beklediğimi yazmıştım ancak maç beklendiği şekilde gergin geçmedi.

Futbolcular genel olarak birbirlerine problem çıkarmadılar.

Erol Bulut’un taktiksel olarak üstünlük kurduğu Alanyaspor maçından sonra Trabzonspor maçı da taktiksel başarı olarak Erol Hoca’ya artı yazar.

Daha önce de söylediğimiz gibi Erol Bulut kendi sisteminden ne olursa olsun vazgeçmeden, bildiği oyun sistemiyle oynarsa Fenerbahçe daha fazla puan toplar.

çeriden yapılan müdahaleler Erol Bulut’un iki cami arasında kalmış beynamaz gibi afallamasına sebep olur.

Bundan sonra Erol Bulut, kendi inandığı doğruları hayata geçirirse Fenerbahçe belki oyun olarak çok iyi olmasa da puan olarak çok iyisini elde eder.

Pekçok kişi İrfan ve Gustavo’nun gelişiyle takımın oyun olarak da toparlayacağını düşünüyor.

Bakalım Erol Bulut bu isimler de kadroya dahil olduğunda nasıl bir oyun anlayışı ve oyuncu tercihinde bulunacak merakla bekliyoruz.

Hakemin tartışmalı kararlarını da belirtmekte fayda var.

Ekuban’ın Gökhan’ın ayağına basmasına ikinci sarıyı vermemesi, Bakesetas’ın Valencia ile pozisyonundaki tercihi ve Ozan’ın son dakikada penaltı beklediği pozisyonlar hakem açısından tartışmalı pozisyonlardı.

Yazımı Samatta ile bitirmek istiyorum. Bir oyuncu fizik olarak geri gidebilir, kondisyonu yetersiz olabilir ancak yeteneklerinin kaybolması akıl alacak bir şey değildir.

Bence Fenerbahçe yönetimi Samatta’ya ceza olarak maçtan sonra Trabzon sokaklarında Fenerbahçe formasıyla bir saat gezi yaptırmalıydı.