Osmanlı'nın çöküşü ve Kıbrıs
1914 -1918 tarihlerindeki, 1. Dünya savaşından sonra Osmanlı tamamen çökmüş ve elinde bulunan bütün topraklarını kaybetmiştir. Ancak bu tarihten sonra İngiliz, Fransız ve İtalyan devletlerince işgal edilen topraklara Yunanlılar da saldırınca, ülkede "Kuvva-yı Milliye" ruhu uyanmış ve Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Kurtuluş savaşı başlamıştır. Bu savaş çok kanlı bir şekilde tam 3.5 yıl devam etmiş ve sonunda Türk orduları düşmanı denizlere kadar kovalamış ve tam bir zafer elde edilmiştir. 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti ilan edilmiş ve şu andaki Misak-ı Milli sınırlarımız içinde bağımsız bir "ulus devlet" Türkiye kurularak yeniden hayata dönmüş ve halen de bütün tersliklere rağmen dimdik hayatına devam etmektedir.
Ülkelerin milli kahramanları
Her ülke kendi evlatlarının fedakar çabasıyla bağımsız olabilmekte ve onların hayatları pahasına yaptıkları mücadele, sarf ettikleri enerji, verdikleri çaba ve göğüslerini siper ederek yaptıkları savaşları sayesinde belirli bir mertebeye gelebilmektedir. Kıbrıs topraklarının altında da, nice şehit evlatlarımız yatmaktadır. Kendi vatanları için savaşan nice Türk evladı huzur içinde kabirde yatmaktadır. Ama şu anda Kıbrıs'ın üstünde yaşayan bazı "Türk vatandaşlarımız", onlara pek layık olan hareketlerde bulunmamaktadırlar. Hatta anavatanda da bir takım çiğ süt emmiş insanlar, şu andaki tehlikeyi görmek istememektedirler ve bütün bu ters olaylara alkış tutmaktadırlar. Fakat hiç belli olmaz. Bu güdük fikirli insanlar da belki bir gün uyanıp da ne yaptıklarının farkına varacaklardır. O zaman bu kısa süreli menfaatler, onların ciğerlerini de kasıp kavuracaktır. Allah gerekeni er veya geç yerine getirecektir. İnşallah akıllarının başlarına zamanında gelmesi mümkün olur da, hatalarını tamir etme imkanına kavuşabilirler. Yoksa onları, ne Kıbrıs halkı, ne Türk halkı, ne tarih, hatta ne de kendilerinin derinlikte kalmış olan vicdanları affetmeyecektir.
Kıbrıs'ın liderleri
Kıbrıs'ın kurtuluşunda da birçok kahramanın yanında, iki büyük isim en başta yer almaktadır. Bunlar:
1 - Dr. Fazıl Küçük ve onun en yakın arkadaşı
2 - Rauf Denktaş'tır.
Bu iki lider de kendi isimlerini, Kıbrıs Türkleri için yaptıkları mücadeleleriyle, Kıbrıs tarihine altın harflerle yazdırmış olacaklardır.
Dr. Fazıl Küçük ve mücadeleleri
Dr. Fazıl Küçük 14 Mart 1906 yılında Lefkoşa kazası olan Orta köyde doğup, ilk okulunu Haydarpaşa'da, Orta ve Lise eğitimini ise İstanbul Özel İstiklal lisesinde tamamlamıştır. Daha sonra Fazıl Küçük, İstanbul Dar'ül Fünun Tıp Fakültesinde 1. sınıfı tamamladıktan sonra, 1929 yılında önce Fransa'da, daha sonra da İsviçre'de Tıp tahsiline devam edip, tıp tahsilini tamamlayarak mezun olmuştur. Lozan'da da ihtisas yaparak dahiliye uzmanı olmuştur.
Dr. Fazıl Küçük daha sonra Kıbrıs'a dönerek serbest hekim olarak çalışmıştır.
Fakat daha üniversite öğrencisi tarihlerinde, İngilizlerin yönetimindeki Türklere yaptıkları hatalı tutumlarına karşı direnmelere başlamıştı. Bu direnişlere arasında Evkaf yönetiminin Türklere devredilmesi mücadeleleri de dahildir. Bu arada Rumlar da yavaş yavaş İngiliz yönetimine karşı, isyanlara başlamışlardı. Bu tarihlerde Kıbrıs'ta Yunanlılar tarafından kurulan, Gizli teşkilatları "EOKA" Kıbrıs'ı Yunanistan'a ilhak gayesi taşımaktaydı. Mücadelesine binaen, Dr. Fazıl Küçük'ün çabaları sonucu olarak 1931 yılında 6 yıl devam eden Lefkoşe belediye meclis üyeliğine seçilmiştir.
1914 -1918 tarihlerindeki, 1. Dünya savaşından sonra Osmanlı tamamen çökmüş ve elinde bulunan bütün topraklarını kaybetmiştir. Ancak bu tarihten sonra İngiliz, Fransız ve İtalyan devletlerince işgal edilen topraklara Yunanlılar da saldırınca, ülkede "Kuvva-yı Milliye" ruhu uyanmış ve Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Kurtuluş savaşı başlamıştır. Bu savaş çok kanlı bir şekilde tam 3.5 yıl devam etmiş ve sonunda Türk orduları düşmanı denizlere kadar kovalamış ve tam bir zafer elde edilmiştir. 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti ilan edilmiş ve şu andaki Misak-ı Milli sınırlarımız içinde bağımsız bir "ulus devlet" Türkiye kurularak yeniden hayata dönmüş ve halen de bütün tersliklere rağmen dimdik hayatına devam etmektedir.
Ülkelerin milli kahramanları
Her ülke kendi evlatlarının fedakar çabasıyla bağımsız olabilmekte ve onların hayatları pahasına yaptıkları mücadele, sarf ettikleri enerji, verdikleri çaba ve göğüslerini siper ederek yaptıkları savaşları sayesinde belirli bir mertebeye gelebilmektedir. Kıbrıs topraklarının altında da, nice şehit evlatlarımız yatmaktadır. Kendi vatanları için savaşan nice Türk evladı huzur içinde kabirde yatmaktadır. Ama şu anda Kıbrıs'ın üstünde yaşayan bazı "Türk vatandaşlarımız", onlara pek layık olan hareketlerde bulunmamaktadırlar. Hatta anavatanda da bir takım çiğ süt emmiş insanlar, şu andaki tehlikeyi görmek istememektedirler ve bütün bu ters olaylara alkış tutmaktadırlar. Fakat hiç belli olmaz. Bu güdük fikirli insanlar da belki bir gün uyanıp da ne yaptıklarının farkına varacaklardır. O zaman bu kısa süreli menfaatler, onların ciğerlerini de kasıp kavuracaktır. Allah gerekeni er veya geç yerine getirecektir. İnşallah akıllarının başlarına zamanında gelmesi mümkün olur da, hatalarını tamir etme imkanına kavuşabilirler. Yoksa onları, ne Kıbrıs halkı, ne Türk halkı, ne tarih, hatta ne de kendilerinin derinlikte kalmış olan vicdanları affetmeyecektir.
Kıbrıs'ın liderleri
Kıbrıs'ın kurtuluşunda da birçok kahramanın yanında, iki büyük isim en başta yer almaktadır. Bunlar:
1 - Dr. Fazıl Küçük ve onun en yakın arkadaşı
2 - Rauf Denktaş'tır.
Bu iki lider de kendi isimlerini, Kıbrıs Türkleri için yaptıkları mücadeleleriyle, Kıbrıs tarihine altın harflerle yazdırmış olacaklardır.
Dr. Fazıl Küçük ve mücadeleleri
Dr. Fazıl Küçük 14 Mart 1906 yılında Lefkoşa kazası olan Orta köyde doğup, ilk okulunu Haydarpaşa'da, Orta ve Lise eğitimini ise İstanbul Özel İstiklal lisesinde tamamlamıştır. Daha sonra Fazıl Küçük, İstanbul Dar'ül Fünun Tıp Fakültesinde 1. sınıfı tamamladıktan sonra, 1929 yılında önce Fransa'da, daha sonra da İsviçre'de Tıp tahsiline devam edip, tıp tahsilini tamamlayarak mezun olmuştur. Lozan'da da ihtisas yaparak dahiliye uzmanı olmuştur.
Dr. Fazıl Küçük daha sonra Kıbrıs'a dönerek serbest hekim olarak çalışmıştır.
Fakat daha üniversite öğrencisi tarihlerinde, İngilizlerin yönetimindeki Türklere yaptıkları hatalı tutumlarına karşı direnmelere başlamıştı. Bu direnişlere arasında Evkaf yönetiminin Türklere devredilmesi mücadeleleri de dahildir. Bu arada Rumlar da yavaş yavaş İngiliz yönetimine karşı, isyanlara başlamışlardı. Bu tarihlerde Kıbrıs'ta Yunanlılar tarafından kurulan, Gizli teşkilatları "EOKA" Kıbrıs'ı Yunanistan'a ilhak gayesi taşımaktaydı. Mücadelesine binaen, Dr. Fazıl Küçük'ün çabaları sonucu olarak 1931 yılında 6 yıl devam eden Lefkoşe belediye meclis üyeliğine seçilmiştir.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006