Başbakan Erdoğan, Dışişleri Bakanı Gül ve Genelkurmay İkinci Başkanı Başbuğ, Washington'da Türk-Amerikan ilişkilerine yeni bir makyaj yapacaklar.Uzun bir uğraş sonucu Bush'la yaklaşık bir saat kadar görüşme fırsatı(!)yakalayan Türk hükümet, son günlerde Amerika ile Türkiye arasında yaşanan problemleri masaya yatırmış olacak.Türk-Amerikan ilişkilerinin yeniden rayına girmesi için bir fırsat yakalandığı hissiyatındaki AKP hükümeti, bir taraftan Türk halkının Amerika'dan beklentilerini Bush'a sunarken; bir taraftan da Amerika'nın Türk hükümetten beklentileri ile muhatap olacak.Türkiye, Bush yönetiminden PKK terör örgütü ile ortak mücadele konusunda yardım isterken, Avrupa Birliği konusunda desteğin sürmesini ve bozulan ilişkilerin yeniden rayına oturması için yeni şans isteyecek."Yeni şans" diyoruz, çünkü özellikle Amerikan şahin kanadı Türkiye'de AKP'nin kendi politikalarına daha uyumlu olmasını beklerken bazı milli hassasiyetlerle(!) karşılaşmıştı. Parti içindeki en küçük hizipleşme bile Amerika'yı tedirgin ediyor. AKP'den kopmalar ise AKP'yi Amerika'nın gözünde birez daha eritiyor.Bush'un menfaatçi beklentileri ile Erdoğan'ın hassasiyetleri(!) arasında sıkışıp kalan AKP'nin bu konuda ikilimde olduğu bir gerçek.Son günlerde artan Amerikan karşıtlığının frenlenmesini, Türk hükümetinin Amerika ile daha da uyumlu çalışmasını, Kafkaslar ve Asya'da gelişen olaylarda Amerika'nın müdahaleciliğinin desteklenmesini ve Ortadoğu'da kurgulanan Büyük ve Geniş Ortadoğu Projesi'nde Türkiye'nin tam desteğinin yanında olmasını bu ziyarette yineleyecek olan Amerika, Türk tarafından ziyade kendi baskılarını üstün tutmaya çalışacak.Dışişleri Bakanı Gül, meslektaşı Rıce ile yeni bir sayfa daha açmanın seçenekleri üzerinde kafa yorarlarken, Genelkurmay İkinci Başkanı Başbuğ da iki ülke arasında askeri stratejiler bağlamında bu ilişkileri güçlendirme ve karşılıklı askeri ortak operasyonları gündem edecekler.Kaçak kur'an kursları ile, Emine Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı eşi olup olamaması ile yoğun bir gündem(!) taşıyan Ankara'da, önümüzdeki günlerde daha yoğun tartışmalar olacak gibi.Türk hükümet Amerika'ya yüklü bir dosya ile giderken yüklü bir dosya ile de geri gelecek.Karşılıklı dosyalarda karşılıklı beklentiler yeralacak.Önemli olan mevcut dengenin tek taraflı işlememesi.Bunu neden böyle söylüyoruz; Türk hükümetler Amerika'ya genelde ikili ilişkileri onarmak adına gider ve bunu da halka ilişkilerin iyi yolda olduğu mesajı olarak yorumlarlar, ve hiçbiri kendilerinin ne tarz baskılarla karşılıştığını ve gerçek anlamda kendilerinden ne tür tavizler istendiğini açıklamazlar.İncirlik'te tek başımıza karar alamamamız gibi, PKK terörünü bitirme adına düzenlenen operasyonlarda izin alma durumunda kalmamız gibi,Irak, iran ve Suriye'ye rahat ziyaretler yapılamaması gibi...Washington ziyareti klasik ziyaretlerden biri.Fazla abartmamak gerek.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005