Türkiye'de yüksek enflasyon ve hızla artan yaşam maliyetleri, vatandaşları kredi kartlarına daha fazla bağımlı hale getirirken 2025 yılı borçlanma açısından tarihi rekorların kırıldığı bir yıl oldu. Yeni Mesaj Gazetesi'nin gündeme taşıdığı veriler, kredi kartı kullanımındaki artışın artık ekonomik bir tercih değil, zorunluluk haline geldiğini gözler önüne serdi.
Bankalararası Kart Merkezi (BKM) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, kart sayıları ve borç yükü artarken, ödenemeyen borçlar nedeniyle yasal takip ve icra dosyaları da endişe verici boyutlara ulaştı.
2025 yılının Kasım ayı itibarıyla Türkiye'de kredi kartı sayısı 142,3 milyona yükseldi. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 10'luk artış anlamına geliyor. Aynı dönemde banka kartı sayısı 215,1 milyon, ön ödemeli kart sayısı ise 108,4 milyon olarak kaydedildi.
Yılbaşı'nda 130,1 milyon olan kredi kartı sayısının 11 ayda yüzde 9,3 oranında artması, vatandaşların günlük harcamalarını karşılamak için kartlara daha fazla yöneldiğini ortaya koydu. Toplam kart sayısı Haziran ayında 453,5 milyona ulaşırken, bu artış Türkiye'de kartlı ödeme sistemlerinin günlük hayatın vazgeçilmez unsuru haline geldiğini gösterdi.
Yeni Mesaj Gazetesi'nin dikkat çektiği bir diğer önemli başlık, kredi kartı borçlarının ulaştığı seviyeler oldu. BDDK'nın 19 Aralık 2025 tarihli haftalık verilerine göre, bireysel kredi kartı borçları toplam 2 trilyon 634 milyar 658 milyon TL'ye yükseldi. Bu tutarın 990 milyar 739 milyon TL'si taksitli, 1 trilyon 643 milyar 919 milyon TL'si ise taksitsiz borçlardan oluştu.
2025 yılı boyunca kredi kartı borçları yüzde 122 oranında artış gösterdi. Ocak ayında ortalama bireysel kredi kartı borcu 50 bin 351 TL iken, dokuz aylık süreçte bu rakam 66 bin TL'yi aştı. Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi verilerine göre, Eylül 2025'te kredi ve kredi kartı kullanan kişi başına düşen ortalama borç 104 bin TL olarak hesaplandı.
Kartlı harcamalar da 11 aylık dönemde 2 trilyon liraya yaklaşarak rekor kırdı. Uzmanlar, bu artışın tüketimden çok geçim amaçlı harcamalardan kaynaklandığını belirtiyor. Enflasyon karşısında alım gücü düşen vatandaşlar, temel ihtiyaçlarını dahi kredi kartı ile karşılamak zorunda kalıyor.
BDDK'nın bireysel kredi kartı ve ihtiyaç kredilerinin 48 aya kadar yapılandırılmasına izin vermesi, geçici bir nefes aldırsa da borçlanma hızını durdurmaya yetmedi.
Borçluluk oranındaki artış, yasal takip ve icra verilerine de sert şekilde yansıdı. 2025'in ilk 10 ayında bireysel kredi veya kredi kartı borcu nedeniyle yasal takibe düşen kişi sayısı 1,8 milyonu aştı. Sadece kredi kartı borcu nedeniyle takibe düşenlerin sayısı yüzde 24,4 artarak 1 milyon 381 bine ulaştı.
İcra dosyaları ise tarihi seviyelere çıktı. İşlemdeki toplam icra dosyası sayısı bir yılda 1,7 milyon artarak 24 milyon 529 bine yükseldi. Toplumun yaklaşık yüzde 70'inin borçlu olduğu ifade edilirken, icra ve iflas dosyalarının 25 milyona yaklaştığı belirtiliyor.
Yeni Mesaj Gazetesi'nin ekonomi sayfalarında sıkça vurguladığı üzere, borçların yapılandırılması kısa vadeli bir rahatlama sağlasa da kalıcı çözüm üretmiyor. Uzmanlar, faiz oranlarının düşürülmesi, gelirlerin artırılması ve enflasyonla etkin mücadelenin zorunlu olduğuna dikkat çekiyor.
Ortaya çıkan tablo, kredi kartlarının artık bir ödeme aracı olmaktan çıkıp, milyonlarca vatandaş için bir geçim aracı haline geldiğini net biçimde ortaya koyuyor.
Bankalararası Kart Merkezi (BKM) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, kart sayıları ve borç yükü artarken, ödenemeyen borçlar nedeniyle yasal takip ve icra dosyaları da endişe verici boyutlara ulaştı.
Kart sayısında tarihi zirve
2025 yılının Kasım ayı itibarıyla Türkiye'de kredi kartı sayısı 142,3 milyona yükseldi. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 10'luk artış anlamına geliyor. Aynı dönemde banka kartı sayısı 215,1 milyon, ön ödemeli kart sayısı ise 108,4 milyon olarak kaydedildi.Yılbaşı'nda 130,1 milyon olan kredi kartı sayısının 11 ayda yüzde 9,3 oranında artması, vatandaşların günlük harcamalarını karşılamak için kartlara daha fazla yöneldiğini ortaya koydu. Toplam kart sayısı Haziran ayında 453,5 milyona ulaşırken, bu artış Türkiye'de kartlı ödeme sistemlerinin günlük hayatın vazgeçilmez unsuru haline geldiğini gösterdi.
Borç yükü vatandaşın omuzlarında
Yeni Mesaj Gazetesi'nin dikkat çektiği bir diğer önemli başlık, kredi kartı borçlarının ulaştığı seviyeler oldu. BDDK'nın 19 Aralık 2025 tarihli haftalık verilerine göre, bireysel kredi kartı borçları toplam 2 trilyon 634 milyar 658 milyon TL'ye yükseldi. Bu tutarın 990 milyar 739 milyon TL'si taksitli, 1 trilyon 643 milyar 919 milyon TL'si ise taksitsiz borçlardan oluştu.2025 yılı boyunca kredi kartı borçları yüzde 122 oranında artış gösterdi. Ocak ayında ortalama bireysel kredi kartı borcu 50 bin 351 TL iken, dokuz aylık süreçte bu rakam 66 bin TL'yi aştı. Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi verilerine göre, Eylül 2025'te kredi ve kredi kartı kullanan kişi başına düşen ortalama borç 104 bin TL olarak hesaplandı.
Kartla geçim dönemi
Kartlı harcamalar da 11 aylık dönemde 2 trilyon liraya yaklaşarak rekor kırdı. Uzmanlar, bu artışın tüketimden çok geçim amaçlı harcamalardan kaynaklandığını belirtiyor. Enflasyon karşısında alım gücü düşen vatandaşlar, temel ihtiyaçlarını dahi kredi kartı ile karşılamak zorunda kalıyor.BDDK'nın bireysel kredi kartı ve ihtiyaç kredilerinin 48 aya kadar yapılandırılmasına izin vermesi, geçici bir nefes aldırsa da borçlanma hızını durdurmaya yetmedi.
Yasal takip ve icra dosyaları patladı
Borçluluk oranındaki artış, yasal takip ve icra verilerine de sert şekilde yansıdı. 2025'in ilk 10 ayında bireysel kredi veya kredi kartı borcu nedeniyle yasal takibe düşen kişi sayısı 1,8 milyonu aştı. Sadece kredi kartı borcu nedeniyle takibe düşenlerin sayısı yüzde 24,4 artarak 1 milyon 381 bine ulaştı.İcra dosyaları ise tarihi seviyelere çıktı. İşlemdeki toplam icra dosyası sayısı bir yılda 1,7 milyon artarak 24 milyon 529 bine yükseldi. Toplumun yaklaşık yüzde 70'inin borçlu olduğu ifade edilirken, icra ve iflas dosyalarının 25 milyona yaklaştığı belirtiliyor.
Kalıcı çözüm uyarısı
Yeni Mesaj Gazetesi'nin ekonomi sayfalarında sıkça vurguladığı üzere, borçların yapılandırılması kısa vadeli bir rahatlama sağlasa da kalıcı çözüm üretmiyor. Uzmanlar, faiz oranlarının düşürülmesi, gelirlerin artırılması ve enflasyonla etkin mücadelenin zorunlu olduğuna dikkat çekiyor.Ortaya çıkan tablo, kredi kartlarının artık bir ödeme aracı olmaktan çıkıp, milyonlarca vatandaş için bir geçim aracı haline geldiğini net biçimde ortaya koyuyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Kredi Kartı borcu alarm veriyor / 28.12.2025
- Hüseyin Baş’tan Türkiye’de ‘siyasi kaos’ uyarısı / 27.12.2025
- Asıl pehlivan nefsini yenendir / 26.12.2025
- Rağbet edenin rahmet bulacağı Regaip Gecesi / 25.12.2025
- Recep ayında kılınan namaz hakkında / 24.12.2025
- Üç ayların eşiğinde, Recep ayı / 22.12.2025
- Nefsin üç karanlık yüzü / 21.12.2025
- Asgari ücret tartışmaları ve görmezden gelinen gerçek / 20.12.2025
- Haset, iyiliği yakan gizli ateştir / 19.12.2025
- Münafığın vasıfları ve tehlikeleri / 18.12.2025
- Hüseyin Baş’tan Türkiye’de ‘siyasi kaos’ uyarısı / 27.12.2025
- Asıl pehlivan nefsini yenendir / 26.12.2025
- Rağbet edenin rahmet bulacağı Regaip Gecesi / 25.12.2025
- Recep ayında kılınan namaz hakkında / 24.12.2025
- Üç ayların eşiğinde, Recep ayı / 22.12.2025
- Nefsin üç karanlık yüzü / 21.12.2025
- Asgari ücret tartışmaları ve görmezden gelinen gerçek / 20.12.2025
- Haset, iyiliği yakan gizli ateştir / 19.12.2025
- Münafığın vasıfları ve tehlikeleri / 18.12.2025































































































