Kurban nisap miktarına malik olan her Müslüman'ın yerine getirmesi gereken mali bir ibadettir.
Yüce Allah Kur'an-ı Kerim'de: "Biz her ümmet için, Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanların üzerine, Allah'ın adını ansınlar diye, kurban kesmeyi meşru kıldık. İlahınız tek bir Allah'tır. Şu halde yalnız Ona teslim olun." (Hac süresi 22/34) buyurmuştur.
Sevgili Peygamberimiz de, "İnsanoğlu Kurban Bayramı'nda Allah'a kan akıtmaktan daha sevimli hiçbir amel yapamaz. Kurbanlık hayvan kıyamet gününde boynuzları, tüyleri ve tırnakları ile (Allah'ın huzuruna) gelir. Kurban kesilirken kan yere düşmeden Allah katında yüksek bir mevkie çıkar. Öyle ise Kurban'ı gönül hoşluğu ile kesiniz" demiştir. (İbn Mace).
Türkiye nüfusunun %90'ı açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşıyor ve bu durum vatandaşların mali ibadetleri yerine getirmesini zorlaştırıyor.
Yapılan kamuoyu araştırmalarında, ülkemizde kurban kesmesi vacip olan her 4 kişiden ancak biri kurban kesiyor.
Bu yıl ise Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamasında "Bu yıl kesilecek kurbanlık sayısında geçen yıllara göre en az yüzde 25 oranında azalma olacağını öngörüyoruz" dedi.
Bazı vatandaşlarımız ise çeşitli yardım kuruluşlarına 1.000, 1.200 TL gibi paralar yatırarak kurbanlarını yurt dışındaki ihtiyaç sahipleri için başka ülkelerde kestiriyorlar.
Hâlbuki evine, aylarca et girmeyen ihtiyaç sahiplerinin olduğu ülkemizde, en güzeli kurbanı kendimiz keserek veya kestirerek, etini ihtiyaç sahibi olan yakın akrabalarımıza, komşularımıza dağıtmak, misafirlere evimizde ikram etmektir.
Zira Cenabı Hak Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurmuştur: "Onlardan yiyin ve eli dar olana ve yoksullara yedirin." (Hac Suresi ayet: 28).
Başka bir ayette de, "Etinden yiyin ve ondan dilenen ve dilenmeyen yoksullara yedirin" buyuruyor. (Hac Suresi ayet: 36).
Resûlullah (s.a.v) Kurban Bayramı'nda iki güzel (kusursuz ve semiz) koç kurban etmiş ve onları kendi elleriyle keserek: Bismillah'i Allah u Ekber! Bunlar, benim ve kurban kesemeyen ümmetim içindir buyurmuştur. (Muttefekun aleyh).
Kesilen kurban etinin üçte birini yoksullara, üçte birini misafirlere, üçte birini ise aile efradımıza bırakmak dinimizce uygun görülmüştür.
Peygamberimiz (s.a.v), Hz Aişe'ye, "Kurban etini ne yaptınız?" diye sorduğunda, Hz Ayşe (r.a) validemiz, "Ya Resûlallah! Hepsini dağıttık, sadece ön ayakları kaldı" cevabını vermişler, Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.v), "Bilakis ey Aişe! Hepsi kalmış, ön ayakları hariç" buyurmuşlar.
Kurban, fakir, yetim, yoksul ve kimsesizleri sevindirmek suretiyle toplumda sevgi, birlik ve dayanışma duygularının gelişmesine, insanların birbirleriyle kucaklaşmasına vesile olması dileğiyle hepinize hayırlı bayramlar.
- Kilis Valisi ve Belediye Başkanı’na açık mektup / 07.12.2024
- Vergi, ceza, zam / 17.09.2024
- Üniversite mezunu işçiler / 29.07.2024
- Kurbandan maksat / 14.06.2024
- Herkes, şehrül-emin olabilir mi? / 16.01.2024
- Ömür sermayesi bitmeden / 11.01.2024
- Şafakta Savaşanlar -2- / 08.12.2023
- Şafakta Savaşanlar -1- / 07.12.2023
- Şimdi ekim zamanı / 25.10.2023