Küresel borç rekor kırıyor
Geçen yıl aynı Aralık ayında 9.3 trilyon olan negatif getirili küresel ülke borçları, Avrupa Merkez Bankası'nın azaltma planına rağmen 1 yılda 400 milyar dolar artarak 9.7 trilyona yükseldi
12.12.2017 00:00:00
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, negatif getirili küresel ülke tahvili borçlarının 9.7 trilyon ABD dolarına ulaştığını açıkladı. Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada Avrupa Merkez Bankası'nın aylık tahvil alım miktarını azaltma planına rağmen negatif getirili küresel ülke tahvili borçlarının 4 Aralık itibarıyla 9.7 trilyon ABD dolarına ulaştığı bildirildi.
Açıklamada, negatif getirili küresel ülke tahvili borçlarının geçen yılın aynı döneminde ise 9.3 trilyon dolar seviyesinde olduğu belirtildi. Euro Bölgesi'nin gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) büyümesinin 2017 yılında beklentileri aştığı, büyüme ivmesinin 2018 yılında devam etmesinin beklendiği kaydedildi. Euro Bölgesi'ndeki büyümenin yansıması olarak Avrupa Merkez Bankası'nın aylık varlık alım programını 2018 yılının ocak ayında 30 milyar dolar seviyesine indirmeyi planladığı hatırlatıldı. Açıklamada, Euro Bölgesi'nde ekonomik büyümenin bu yılın sonunda yüzde 2.3, gelecek senenin sonunda ise yüzde 2.2 seviyesine gerçekleşmesinin öngörüldüğü ifade edildi. Buna rağmen, bu durumun yatırımcılara kısa ya da uzun vadeli tahvillere karşılık dikkate değer bir getiri artışı sağlamadığı vurgulandı. EKONOMİ SERVİSİ
Açıklamada, negatif getirili küresel ülke tahvili borçlarının geçen yılın aynı döneminde ise 9.3 trilyon dolar seviyesinde olduğu belirtildi. Euro Bölgesi'nin gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) büyümesinin 2017 yılında beklentileri aştığı, büyüme ivmesinin 2018 yılında devam etmesinin beklendiği kaydedildi. Euro Bölgesi'ndeki büyümenin yansıması olarak Avrupa Merkez Bankası'nın aylık varlık alım programını 2018 yılının ocak ayında 30 milyar dolar seviyesine indirmeyi planladığı hatırlatıldı. Açıklamada, Euro Bölgesi'nde ekonomik büyümenin bu yılın sonunda yüzde 2.3, gelecek senenin sonunda ise yüzde 2.2 seviyesine gerçekleşmesinin öngörüldüğü ifade edildi. Buna rağmen, bu durumun yatırımcılara kısa ya da uzun vadeli tahvillere karşılık dikkate değer bir getiri artışı sağlamadığı vurgulandı. EKONOMİ SERVİSİ
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
