Kurtlar Vadisi&Hayat Bilgisi=MEB Politikası

Dünyada kaç medeniyet tanırsınız; Suçu ve suçluyu taltif eden?Dünyada kaç medeniyet tanırsınız; Katili özel mönü ile besleyen?Dünyada kaç medeniyet tanırsınız; Yanlışa doğrudan çok yönlendiren?Dünyada kaç medeniyet tanırsınız; Sonunu getirecek gayretlere destek çıkan?...Çok kez yazdım, suç işlemek bir hastalıktır diye.Evet suç işlemek bir hastalıktır ve tedavisi de uygun ilaç misali uygun cezadır.Bu tarihi tespiti ben Prof. Dr. Haydar Baş'tan ilk kez duydum.Tedavi edilmeyen bir hasta veya hastalık nasıl başkalarına sirayet eder ve bir noktadan sonra toplumsal bir yara halini alır, gerekli ceza ile tecziye edilmeyen bir suç veya suçlu toplumu etki altına alan bir mikrop halini alır.Daha önce bir yazımda mantar gibi özel gübreliklerde üretilip toplum masasına servis edilen özellikle bazı (belki tamamına yakını) televizyon dizileri için "halı bombardımanı" tabirini kullanmıştım.Savaşta "halı bombardımanı" demek, önüne canlı cansız ne çıkarsa hepsini imhayı amaçlamış bomba yağdırma demektir. Milyon dolar reklam pastalı bu TV dizileri işte bunu yapıyor.Toplumda değer ölçüsü adına ne varsa hepsini acımasızca bombalayıp yok eden bir hal.Ahlak ve erdem adına ne varsa,Namus ve iffet olarak dokunulmaz ne biliniyorsa,Edep ve saygı namına akla ne gelirse,Ve en sonunda Kurtuluş Savaşı'ndan başlayıp Millî Mücadele'ye uzanan her çeşit kahramanlık ve destansı hikaye varsa onlar da hedef tahtasına kondu.Kurtuluş Savaşı'nı konu alan bu dizilerin senaryosunu bir İngiliz veya bir Yunan kaleme alsaydı, başka ne yazabilirdi diye hiç düşündünüz mü?Çeşitli adlar altında bu milletin evlatları bir bir öldürülmedi mi?Bir dönem sağcı-solcu diye binlerce gencimizi kaybettik. Bu oyunu senarize edenler bu kez karşımıza bir PKK olayını bela etti. Fail-i meçhuller, fail-i malumlar ve fail-i tecahül-ü arifler diye diye on binlerce evladını kaybetti bu ülke.Kimi doktor, kimi mühendis, kimi avukat, kimi işadamı, kimi iş kadını olacak on binlerce fidan. Dar alanda bu ülkenin insanı geniş alanda tüm İslam coğrafyası insanı rantı yüksek kanı değerli bir millettir vesselam.Müslüman'ın kanına musallat olan, birkaç sene sonra yaptığı vahşetin filmini çekip vizyona kor.Milyonlarca dolar gelir elde eder.Haçlı dünyasının Irak'ta yaptığı vahşet yakın bir zamanda film olarak karşımıza çıkar. İlk Irak işgali film olmadı mı?Oldu.Irak'ta dökülen Müslüman kanı bizdeki özgün müzikçilerin kasetlerine ilham kaynağı olmadı mı?Dökülür Müslüman kanı Irak'taSen sanma bu vahşet ırakta.Bu laf-ü güzafı bırak daBir el uzat kardeşine...Süleymaniye'de başımıza geçen çuval gibi, sağ-sol kavgalarının o en nedameli yılları da film olmadı mı?Milat öncesi misali, seksen öncesi olayların bir kesiti olan Babam ve Oğlum filmi altı dalda ödül almadı mı?Kim aldı ödülleri?Seksen öncesi olaylarda burnu bile kanamayanlar.Peki o dönemden en çok etkilenen ana-babalara ne kaldı?Yanan yürek,Kavrulan ciğer,Savrulan ümit ve yok olan hayaller.Kim bilir belki de ABD Genelkurmay Başkanı Pace, Kurtlar Vadisi Irak için geldi ülkemize.Filmi izlemek için değil de, filmin gişe hasılatı için.Ya da üst düzeyden kimler izlemiş bu filmi, onları tespit için.İzleyip de kimler görüş bildirdi, hele de "çok güzel oldu, hatta ağlamaktan filmi doğru-dürüst izleyemedim" kimler dedi?Vay onların geleceğine.Görüyor musunuz?Ölürüz para, yaşarız para.Filmimiz gişe rekorları kırar, kasetimiz tiraj patlaması yapar.  Var mı bizim gibi bahada yüksek, dehada zirve, tesellisi zırva başka bir millet.Akşamleyin, Hayat Bilgisi'yle tatmin olmayan genç ardından bir de tekraren Kurtlar Vadisi'ni de içselleştiriyor ve oluyor ideal bir Türk Genci.Eeee sonunu düşünen kahraman olamadığına göre, bu işin raconunda ne dört işlemin ne de çarpım tablosunun yeri yoktur.Kapıyor dedesinin saldırmasını ve uzanıyor sınıfın loş ortamına.İsterse baron olur,Arzu ederse kılıç.O olmazsa testere,Ya Laz Ziya,Ya Hüsrev amca.Her babayiğidin harcı değil Memati olmak. Hele Polat Alemdar olmak, hayal mahsulü bir şey.Neylesin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, her okula bir Afet öğretmen yollayacak değil ya.O yollasa YÖK yok diyor.125. bölümüne kadar büyük bir beğeniyle(!) izlenen Hayat Bilgisi, belki de yakın zamanda seçmeli ders bile olur.İki caydırıcı şey vardı.Biri Allah korkusu, diğeri kanun saygısı.Çağdaşlığa uymadığı için ve laiklikle çelişik bir hal arzettiği için Allah korkusunu devre dışı bıraktık.Kanuna sıra gelince onu da AB'ye uydurduk.Sonunda da ne varsa değer adına hepsini bir bir oydurduk.Niye?AB'ye gireceğiz diye!Bakan, adı üstünde bakıyor.Anne-bana dua ile yatıp dua ile kalkıyor.Emniyet güçleri ise Şark endişesi ile yaşıyor.Suçlu ise bir elinde AB Uyum Yasası, diğer elinde kaybolmuş tasası ile işlediği suçlarla kârına kâr katıyor. Son bir soru; Kaç AB ülkesi tanırsınız on yılda terörden 35 bin evladını kaybetmiş?Hadi bu soru son olsun; herhangi bir AB ülkesinde hapis yatmış bir yakınınız var mı?Varsa bir sorar mısınız, nasıldır Avrupa'da hapishaneler?Çok mu lüks?