‘McKinsey’e gerek yok’

HABER MERKEZİ

 

Eylül ayında hükümet tarafından açıklanan Yeni Ekonomik Program (YEP) kapsamında maliyetleri düşürmek ve gelirleri artırmak için kurulması öngörülen Kamu Maliyesi Dönüşüm ve Değişim Ofisi'nin çalışmaları için ABD'li danışmanlık firması McKinsey ile anlaşma sağlanmıştı. Söz konusu anlaşmayı ilk olarak 20 Eylül'de New York'ta düzenlenen 9. Türkiye Yatırım Konferansı'nda Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak şu sözlerle duyurmuştu:

"Yeni program bünyesinde kurulan Maliyet ve Dönüşüm Ofisi için uluslararası yönetim şirketi McKinsey ile çalışmaya karar verdik. 16 bakanlıktan temsilcilerin bulunduğu bu ofis, tüm hedeflerimizi ve sonuçlarımızı her çeyrekte kontrol edecek." Anlaşma duyurulduktan sonra Türkiye'de pek çok çevreden eleştiri sesleri yükselmeye başladı.

Eleştirilerin harareti yükselince Hazine ve Maliye Bakanlığı da söz konusu danışmanlığın icra fonksiyonu ve yetkisi olmayacağını açıkladı. Ancak hükümetten yapılan hiçbir açıklama McKinsey tartışmalarını bitiremedi. Dün Ankara'da konuşan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, tartışmaları bitirecek bir çıkış geldi. 'Hiç gerek yok, biz bize yeteriz' diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, McKinsey firmasından danışmanlık hizmeti alınmaması yönünde Bakanlara talimat verdiğini açıkladı.

 

'Biz bize yeteriz'

 

Kızılcahamam'daki konuşmasında McKinsey'den danışmanlık alınmasını ekonominin Amerikalı bir şirkete teslimi şeklinde değerlendiren muhalefete yanıt veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tüm arkadaşlarımıza söyledim. 'Bunlardan fikri danışmanlık bile almayacaksınız' dedim. Gerek yok, biz bize yeteriz" dedi.

Erdoğan şöyle konuştu: "Son günlerde finansal danışmanlık şirketi üzerinden yapılan tartışmalar bizi töhmet altında bırakarak ülkemizi aynı cendereye sokma girişiminden ibarettir. Biz bu oyuna gelmeyiz. Bu can bu tende oldukça hiç kimse Türkiye'yi yeniden uluslararası kuruluşların denetimine sokamaz. Tüm Bakan arkadaşlarımıza söyledim, bunlardan fikri danışmanlık bile almayacaksınız dedim. Gerek yok, biz bize yeteriz

 

'Şeytan üçgeninden çıkmak için adımlar atıyoruz'

 

Kızılcahamam düzenlenen AK Parti 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısının açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce de dile getirdiği, "Türkiye'de kriz yok. Türkiye'de ekonomiyle alakalı bir manipülasyon var, manipülatif bir hareket var" şeklindeki ifadelerini yineledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu: "Türkiye, tarihinin en büyük ekonomik saldırılarından birine maruz kalmasına rağmen iki ayı bulmadan durumu büyük ölçüde kontrol altına aldık.

Döviz kurunun bir anda böylesine büyük bir artış göstermesini sadece ekonomik sebeplerle izah etmek mümkün değildir. Nitekim krizin kaynağı mahiyetindeki odakların yaptıkları açıklamalar, sorunun farklı sebeplere ve saiklere dayalı olarak tırmandırıldığını açıkça gösteriyor. Türkiye'yi faiz, kur, enflasyon şeytan üçgeninden çıkarana kadar gereken her türlü tedbiri alacak, adımı atacağız."

 

'8 şehidin hesabını 800'le ödeyecekler'

 

Konuşmasının bir bölümünde Batman'daki 8 şehit için Allah'tan rahmet dileyen Erdoğan, "Bir ölür bin diriliriz evelallah. 8 şehidimiz mi var? O teröristler bilsinler ki, bunu en az 800 ile ödeyecekler. Şu anda Cudi, Gabar, Tendürek'te her yerde kaçacak delik arıyorlar. O deliklerde inlerine gire gire bunları bitireceğiz. Kandil'de, Sincar'da bitireceğiz. Durmadan onlar kaçacak biz kovalayacağız. Bu milletin huzurunu, refahını yok etmeye bunların gücü yetmeyecek" ifadelerini kullandı.

 

McKinsey iptalinin etkisi ne olacak?

 

4 Ekim'de Ankara kulislerinde duyulan 'McKinsey ile yapılan anlaşma iptal edilecek' söylentisi dolar/TL kurunda hareketliliğe neden olmuştu. Söylentiler öncesinde 6 TL seviyelerinde seyreden dolar kuru, hızla 6.20 seviyelerine yükselmişti. Cuma günü piyasaların kapanışında dolar 6.14 seviyelerinden günü bitirmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'McKinsey'e gerek yok' açıklamasının etkisi Pazartesi günü piyasalar açıldığında görülecek. Uzmanlarda dolar kurunda yukarı yönlü bir seyir bekleyenler çoğunlukta. Ancak McKinsey anlaşmasının iptalinin çok büyük etkisi olmayacağını düşünen uzmanların sayısı da az değil.