Meramını anlatamayacaksan çizmeyeceksin

Vatandaşlarımızın %99'u Müslüman'dır. İslam dini barış ve esenlik dinidir.

Bir Müslüman kendisi için istemediğini karşısındaki için de istemez.

Haksız yere kimseyi incitmez. Hakkını da kimseye yetirmez, hakkına sahip çıkar.

Kul hakkı yemez, hakkı olmayan hiçbir şeye el uzatmaz, adam kayırmaz, insanlara önyargıyla yaklaşmaz.

Biz, bize özgü bir milletiz. Türk milletinin sarhoşu da kendine özgüdür, kötü yola düşürülmüş kadını da, batılıların ne sarhoşuna ne de ahlaksızlığı ahlak edinmiş kadınına benzemez.

İnsan, Allah'ın en büyük eseridir. Onun için bizler, insanımız hangi durumda olursa olsun ona Hikmet gözüyle bakarız.

İbrahim Hakkı Hazretlerinin "Harabât ehlini hor görme Şakir, defineye malik viraneler var" ifadesinde hayat bulduğu gibi birbirimize bakarız. 

Yunuslara, Mevlanalara, Hacı Bektaşi Velilere ev sahipliği yapmış, bereketli vatan toprağına sahibiz. Bu insanlar İslam'ın canlı örnekleridir.

Günümüzde kendini bilmez, İslam'ın cahili, kaba softa ham yobaz birileri yüzünden, bu örnek insanlara çamur atabilir misiniz?

Çamur atarsanız o çamur size yapışır, onlara değil. Onlar yüksek ahlak sahibi güzel insanlardır.

Vatanı, bağımsızlığı, özgürlüğü ve inancı uğruna canını seve seve veren, bu değerlerin dışında savaşmayı cinayet olarak okuyan bir milletiz.

Savaşırken, savaşın da bir ahlakı vardır deriz, kadına, çocuğa, yaşlıya, hayvana ve yaş ağaca dokunmayız. Savaşı, karşı tarafın savaşçılarıyla yaparız.

"Ben güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderildim" buyurarak Peygamberimiz (s.a.v), müminleri imana ve güzel ahlaka davet etmiştir.

Bu ülkenin yazarı, çizeri, gazetecisi, aydını vs., olarak inanmaya da bilirsiniz, o sizin bireysel tercihinizdir, hiçbir kimseyi de ilgilendirmez.

Ama yaşadığınız ülkenin değerlerine saygı göstermek, duyarlılıklarına duyarlı olmak, "Kutsalına ve değerlisine - iki Mustafa'sına" saygılı olmak sorumluluğunuzu unutmamalısınız.

Eleştiri yapabilirsiniz, bu sizin en doğal hakkınızdır.

Eleştiri hakkınız, başkasının hakkına, inancına, ahlaki değer yargılarına tecavüz etmek hakkını size vermez.

Yaşadığınız toplumun kutsallarına, değerlerine ve bu değerlerin toplumdaki karşılığına bakmadan, meramınızı yanlış ifade ediyorsanız, siz kendi sübjektif doğrularınızı topluma dayatmış olduğunuzun farkında bile değilsinizdir.

Çizilen karikatürde gelmeden önce bilmeliyiz ki çizilen Musa, Allah'ın gönderdiği Hz. Musa (a.s) değil. Çizilen Muhammed de Allah'ın âlemlere rahmet olarak gönderdiği Hz Muhammed (s.a.v) değil.

Tüm ilahi dinlerin ortak adı İSLAM'dır ve gönderilen tüm peygamberlerin getirdikleri ortak mesaj:

"O, Allah'tır, bir tektir, Allah Samed'dir (Her şey O'na muhtaçtır, o, hiçbir şeye muhtaç değildir), Ne doğurdu (ne babadır), ne de doğuruldu (ne de oğuldur), Hiçbir şey O'na denk ve benzer değildir." (İhlas Suresi)

Allah; peygamberlerinin seçimini insanlara bırakmadığı gibi en son gönderilen peygamberimizden sonra, insanların hidayet önderini de insanların seçimine bırakmamıştır ve kendisi seçmiştir.

Allah'ın; Peygamberimizden sonra nübüvvet nurunun devamı olan velayet yolunun, Ehl-i Beytin (Hz. Fatıma, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin ve evlatlarına) hakkı olduğu emrini, peygamberimiz Gadir-i Hum'da ilan ederek yerine getirmiştir. (Maide 67)

Baba ve oğul olan, herhangi bir şeye ihtiyaç duyan, yönlendirilen ve kan dökülmesinden keyif alan tanrı, Allah olamaz.

Şayet karikatürde çizilen, iki peygamberin isim benzerliği olan ümmetlerinden birilerini kastediyorsanız o da doğru değil.

Hak olan peygamberlere inanan insanların, zulme rıza gösterdiklerini nasıl düşünülebilirsiniz?

Diyelim ki bu çizdiğiniz kişiler; yanlışa, zulme, haksızlığa göz yummuş olsunlar, burada peygamberlerin ne suçu var, faturayı kime kesiyorsunuz?

Ortadoğu'da kan döken, soykırım yapan, Filistinlinin vatanını işgal eden, İran'a saldıran emperyalist ABD, AB ülkeleri ve Siyonist din rejimidir.

Bu tablonun mağduru ve masumu Filistin halkı ve İran halkıdır.