Milletimiz yok oluşa sürükleniyor

Başbakan Yardımcısı Arınç, "Türkiye olarak kendi gündemimizle, kendi hedeflerimize doğru ilerliyor ve büyük devlet refleksiyle hareket ediyoruz" dedi. Oysa büyük devletler asla refleksle hareket etmezler.Devletler büyük olmalarını çok düşünerek hareket etmeye borçludurlar.Karşılaştıkları problemlerde ya da gelişmelerde hesap kitap yaparak, bin kere tartarak hamle yapar büyük devletler ve bu şekilde çıkarlarını koruyabilirler. Oysa AKP hükümeti döneminde Türkiye büyük devlet olmayı bir kenara bırakın, kendi çıkarlarını bile koruyamayacak noktalara düştü.Türkiye büyük devlet refleksiyle yönetildiği için mi Libya, Mısır ve Suriye gibi bütün dost ülkeler şimdi düşman haline geldi?ABD Başkanı Obama, Türkiye'nin o dönemdeki başbakanı Erdoğan'la telefonla konuşurken elinde beyzbol sopasıyla poz vermesi de Arınç'ın ifade ettiği büyük devlet refleksinin getirdiği bir sonuç mu yoksa?İsrail'in uluslararası sularda 9 Türk yardım gönüllüsünü katletmesi ve yaptığının yanına kâr kalmasını Sayın Arınç nasıl izah etmektedir? Büyük devlet refleksiyle mi?Son MGK'daki nitelemesiyle ifade edersek, 'legal görünümlü illegal yapılanmalara' ya da diğer adıyla 'paralel yapılanmaya' önce Türkiye Cumhuriyetinin bütün kılcal damarlarına girme fırsatı verip, sonra da 'Ne istediniz de vermedik. Bizi arkadan hançerlediniz' gibi itiraflarda bulunmak da büyük devlet refleksiyle mi izah edilecektir?Ya da IŞİD ve El Nusra gibi terörist örgütlere destek veren ülkeler arasında Türkiye'nin adının sayılması mıdır büyük devlet refleksiyle hareket etmek?Bunlara büyük devlet refleksi denmez, dense dense milletin seçtiklerinin milleti yok oluşa sürüklemesi olarak adlandırılabilir.Bizimkiler örnek almalı...Türkiye'de hükümet ve cumhurbaşkanı Batılı projelerin kraldan daha kralcı bir savunucusu kesilmiş durumdayken Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö bizdekilerin örnek alması gereken bir açıklama yaptı.Dedi ki Niinistö, 'Avurpa Birliği, Finlandiya ile Rusya'nın arasına girmesin.'  Niinistö şunları söyledi: "Finlandiya-Rusya ilişkilerinde tecrübe ettiklerimiz, duruma bağlı kalmaksızın hoşumuza giden veya gitmeyenleri ifade etmemize imkân veriyor. Söz konusu ilişki şekli bizim için bir komşu ülke ile yürütülmesi mümkün yegâne ilişki şeklidir. İkinci Dünya savaşı sırasında çok başarılı olamamamıza rağmen yine de Rusya ile sorundan uzak durma gibi yıllara dayanan bir geleneğimiz var. Biz coğrafyayı değiştiremeyiz, Rusya ile ortak sınırımız 1300 km uzunluğa sahip. Aramızdaki sınır uzunluğu tüm Avrupa ülkeleri ile sınır toplamından daha fazla."Finlandiya Lideri ne demek istiyor?ABD ve AB'ye Niinistö, "siz istiyorsunuz diye Rusya'ya aramızı bozmam" restini çekiyor. Keşke Türkiye'yi yönetenler de Niinistö'nün ülkesinin çıkarlarını düşündüğü kadar Türkiye'nin çıkarlarını düşünüp AB ve ABD uğruna Suriye, Ukrayna ve Kırım meselelerinde Rusya'yla karşı karşıya gelinmemesi gerektiğini, Türkiye'nin çıkarlarının bugün Rusya'yla yakın ilişkiler geliştirmek noktasında olduğunu idrak edebilseler.