Milletin Meclisi araştırmaktan korkuyor
05.01.2019 00:00:00
Bir arkadaşımıza bir şeyler yemek, çay içmek veya bir yere gitmek için teklifte bulunuruz. Karşı taraf nazlanmaya başlayınca, 'teklif var, ısrar yok' çıkışıyla 'kabul etmezsen etme' restini nazikçe vurgularız.
İşte teklifin resmiyetteki adı önergedir. Hani sıklıkla duyduğumuz, "önerge verdi, önerge reddedildi" de ki önerge var ya, işte o!
Sözlükte ise "Meclis, kongre vb. resmî bir toplantılarda, herhangi bir konu veya sorunla ilgili olarak bir öneride bulunmak için üyelerden biri veya birçoğu tarafından başkanlığa verilen, oya konularak karar verilmesi istenen yazılı kâğıt" şeklinde tanımlanıyor önerge.
Bir başka açıdan ise önerge bir çeşit aklanma, temiz olduğunu ispat etmenin adıdır.
Diyelim ki, beni çekemeyenler sorumluluk sahamda olan bir işleyişi ve olayın araştırılması için önerge verdiler.
Eğer ben, kendimden eminsen bu önerge benim için sevindiricidir. Çünkü yapılacak araştırmanın neticesinde hizmetimin büyüklüğü ispat edilmiş olacaktır.
Ha! Oldu ki, bir kusur, yanlış tespit edildi. Bu daha çok sevindiricidir. Çünkü yanlışın düzeltilmesi için bir fırsat, olabilecek yıkım ve veballer için önceden tedbir almam sağlanacak. Böylece maddi ve manevi sorumluluktan kurtulmuş olacağımdır.
Ama milletin Meclis'inde, milletin vekillerinde böyle bir tablo, böyle bir algı veya sorumluluk inancı yok. Her şey gülistan olduğu için mi?!
Başta Soma faciası olmak üzere maden kazalarında yüzlerce can verdik. Temmuz'da Çorlu'da, Aralık'ta Ankara'da tren kazalarında da aynı acılar yaşandı.
Kaza, diyoruz da, ortadaki görüntüler, anlatılanlar bu yaşananların hiçte kaza olmadığını gösteriyordu.
Haliyle Meclis'e, "Bu kazalarda kimin ihmali var, nerede nasıl bir ihmal yapılmış, ihmaller insan kaynaklı mı, teknik mi?" diye araştıralım teklifi yapıldı. Reddedildi.
Askerler yedikleri yemekten, öğrenciler içtikleri sütten zehirlendiler. Askerlere yemek, öğrencilere süt sağlayan firmalar hakkında ilginç iddialar ortaya çıktı.
Haliyle bu konuları milletin vekilleri iyice bir araştırsın, diye teklif verildi. Reddedildi.
2015 yılı Cumhuriyet tarihinin halka yönelik en kanlı eylemlerinin gerçekleştirildiği yıldı.
Anakara otogarında, Atatürk Havalimanında, İnönü Stadında ve daha birçok ilimizde canlı bombalar, bomba yüklü araçlar patlatıldı. Binden fazla insanımızı kaybettik.
Haliyle konu Milletin Meclisi'ne geldi ve bu olayların araştırılması için önergeler verildi. Reddedildi.
Haliyle soruyoruz; her gelen araştıralım teklifleri neden reddediliyor?
Şahsen mantıklı bir cevap bulamıyorum. Üstüne iktidarda, "Hatamızı söyleyen dostumdur" diyen bir anlayış var.
Hele hele bu anlayış, "Dicle kenarında bir koyunu kurt kapsa hesabı bizden sorulacak mantığıyla görev yapıyoruz" iddiasında.
Buyurun ispat edin iddianızı.
Artı, başta CHP olmak üzere bu önergeleri verenleri sözle, lafla bastırmak yerine ortaya koyduğunuz icraatlarla susturun. Bu yöntem daha kazançlı değil mi?
Bir de ulusal, milli ve manevi değerlerimiz ile ilgili önergeler var.
Örneğin İsrail. Bu ülkede İsrail denildi mi, herkes bir durur. Ama o İsrail vahşette, katliamda, ülkemize yönelik tehditlerde hiç durmaz.
Meclis'e, "İsrail ile yapılan anlaşmalar feshedilsin" önergesi, teklifi geldi.
İsrail noktasında en hassas olan AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.
İsrail önergesine red veren MHP, çocuk istismarı araştırılsın, teklifiyle Meclis'e geldi. Bu teklif de AKP oylarıyla reddedildi.
Ege'de işgal edilmiş 16 adamız var. Bir kesim, "O adalar, Lozan'da verildi, derken bir başka kesim bu adalar, AB'ye tam üyelik sürecinde verildi" diyor.
Hassas bir konu… Vatan söz konusu… Meclis'e bu konuyu enine, uzununa araştıralım, teklifi yapılıyor. Reddediliyor.
Biri bana mantıklı bir açıklama yapsın lütfen!
Ya şu FETÖ konusu?
Bugün Meclis'te başta iktidar partisi olmak üzere bütün partiler, FETÖ'den mağdur olduklarını iddia ediyor.
Diğer taraftan da yine başta iktidar partisi olmak üzere bütün partiler birbirlerini FETÖ'cü, FETÖ destekçisi olarak suçluyor, hedef gösteriyorlar.
FETÖ araştırılsın önergesi, teklifi geliyor, reddediliyor.
Bu nasıl bir kazan, bu nasıl bir dizayn?..
Akın Aydın / diğer yazıları
- Dünkü Hayber bugünkü İsrail’den daha güçlüydü -2- / 18.04.2024
- Dünkü Hayber bugünkü İsrail’den daha güçlüydü -1- / 17.04.2024
- İsrail, İslam dünyasının acziyetini ispatladı / 15.04.2024
- ‘Artık demir almak günü gelmişse zamandan’ / 14.04.2024
- İktidarın İsrail laubaliliği / 13.04.2024
- Abanın altındaki 5 kişi / 12.04.2024
- Nasıl bir ayı geride bıraktık? / 11.04.2024
- İlahi emri yerine getirdiğimiz için bayram yapıyoruz / 10.04.2024
- Milli Görüşçülerin İsrail ve dinlerarası diyalog gömleği -2- / 08.04.2024
- Milli Görüşçülerin İsrail ve dinler arası diyalog gömleği -1 / 07.04.2024
- Dünkü Hayber bugünkü İsrail’den daha güçlüydü -1- / 17.04.2024
- İsrail, İslam dünyasının acziyetini ispatladı / 15.04.2024
- ‘Artık demir almak günü gelmişse zamandan’ / 14.04.2024
- İktidarın İsrail laubaliliği / 13.04.2024
- Abanın altındaki 5 kişi / 12.04.2024
- Nasıl bir ayı geride bıraktık? / 11.04.2024
- İlahi emri yerine getirdiğimiz için bayram yapıyoruz / 10.04.2024
- Milli Görüşçülerin İsrail ve dinlerarası diyalog gömleği -2- / 08.04.2024
- Milli Görüşçülerin İsrail ve dinler arası diyalog gömleği -1 / 07.04.2024
