Milli güvenlik sorunlarımız

Gerek kabine ve gerekse Milli Güvenlik Kurulu toplantıları sonrası yapılan açıklamalara, vurgulara dikkat ediyor musunuz?

Ben dikkat ediyorum. Bölgesel ve küresel olaylar değerlendiriliyor, yurt içinde gerçekleştirilen icraatlar sıralanıyor ve geleceğe hedefler konuluyor.

Bu açıklamalarda ben yokum, sen yoksun, millet yok millet. Bütün sorunlar çözüldüğü için yok isek eyvallah!

Amma! Bu ülkede 5 milyon civarı ev genci var. Bu milli güvenlik sorunudur.

Gençlerimiz mafyanın, çetelerin elinde tetikçilik yaptırılıyor. Bu milli güvenlik sorunudur.

Gençlerimiz uyuşturucunun, kumarın, daha iyi yaşam (!) için her şeyini feda edebilecek noktaya gelmiş durumda. Bu milli güvenlik sorunudur.

Okuyan gençlerimizin hedefi yurt dışına gitmek. Bu milli güvenlik sorunudur.

Büyükleri geçtim! Çocuklarımız sağlıklı beslenemiyor, okula evden götürdükleri şeyler ile karınlarını doyuruyor. Bu hem eğitim kalitesini hem de sağlıklı nesli tehdit ediyor. Bu milli güvenlik sorunudur.

İnsanımıza emeğinin karşılığını verilmemesi, temel ihtiyaçlarını karşılayamaması, enflasyon, fahiş kiralar vs. milli güvenlik sorunudur.

Gelir adaletsizliğinde Avrupa/OECD ülkeleri arasında en yüksek eşitsizliğe sahip, dünya genelinde ise gelir dağılımı eşitsizliği yüksek olan ülkeler grubunda olmamız milli güvenlik sorunudur.

Dış devletlerin ve siyasetin yargıya müdahalesi, adalette 142 ülke arasında 117. sırada olmamız milli güvenlik sorunudur

Siyasetin, bürokrasinin mafya ile çetelerle anılması ve yolsuzlukta 180 ülke arasında 107. sırada olmamız milli güvenlik sorunudur.

Ülkemizin kaynakları varken tarımda ithalatçı konumuna düşürülmemiz milli güvenlik sorunudur.

'Dünyadaki değerli taşların %70'inin ülkemizde. Ülkemiz maden çeşitliliği açısından dünyada 7. Sırada…" dedikten sonra bunları satıp başka ülkelerde madencilik faaliyetlerine soyunmak milli güvenlik sorunudur.

Dışarıya bakalım

ABD ile dostluk, müttefiklik milli güvenlik sorunudur.

AB ısrarı milli güvenlik sorunudur.

NATO üyeliği ve BOP eş başkanlığı milli güvenlik sorunudur.

Irak'ın kuzeyindeki özerk yapı ile ilişkiler milli güvenlik sorunudur.

Fırat'ın doğusundaki PKK/SDG milli güvenlik sorunudur.

KKTC

Sayın Erdoğan, BM'deki konuşmasının başlıklarından birisi de Kıbrıs'tı. Yaptığı açıklamada Erdoğan: "Son üç Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığım çağrıyı bugün bir kere daha tekrarlıyor, uluslararası toplumu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımaya; diplomatik, siyasi ve ekonomik ilişkiler kurmaya davet ediyorum' dedi.

Son Milli Güvenlik toplantısı sonrası şu cümlelere yer verildi:

Millî davamız olan Kıbrıs meselesinde, Kıbrıs Türklerinin egemen eşitlik ve eşit uluslararası statülerinin tanınmasına dayanan iki devletli çözüm modeline yönelik desteğimiz vurgulanarak, ülkemizin Ada'daki barış ortamını menfi etkileyebilecek her türlü adıma karşı kararlı duruşunu muhafaza edeceği kaydedilmiştir.

2009'da Türk Devletleri Teşkilatı kuruldu. Başkanlığı Türkiye'de. Birliğin 5 üyesi KKTC'yi tanımıyor.

Bu yıl içinde birliğe üye Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan ve Türkmenistan, Rum kesimini adanın tamamının sahibi olarak tanıdı, elçilik açtı, BM'nin 'Türk askeri adada işgalci' kararını imzaladı.

Bunlara engel olamayan Sayın Erdoğan dünyaya KKTC'yi tanıma çağrısı yapıyor. Milli güvenlik Kurulu iki devletli çözümden bahsediyor. İlginç değil mi?