Muharrem'in onuncu günü: Aşura

Aşura sabahı, sabah namazının kılınmasının ardından İmam Hüseyin arkasındaki cemaate şöyle hitap etmiştir:
"Allah-u Teâlâ, bugün benim ve sizin ölümünüze müsaade etmiştir. Öyleyse direnin, düşmana karşı savaşın."
İmam Seccad, Kerbela günü hasta idi ve silah taşıyacak hali yoktu. Ancak İmam Hüseyin'in feryatları karşısında babasına yardım etmek için bir ara kendini çadırlardan dışarı attı.
İmam Hüseyin, Ümmü Gülsüm'e "Bacı, onu çadırlara geri çevir ki, Muhammed evlatlarının soyu boş kalmasın" buyurdular.
İmam Hüseyin verdiği büyük mücadelenin arkasından Muharrem'in onuncu günü, Cuma günü öğleden sonra şehit edildi. Şehadet anında vücudunda otuz üç mızrak ve otuz dört kılıç yarası vardı. Ömer b. Sa'd başının kesilmesini istedi. Bir müddet yanına kimse yaklaşıp başını kesmeye cesaret edemedi. Sinan b. Enes, Hz. Hüseyin'in başını gövdesinden ayırdı. Ubeydullah ise mübarek cesedinin atlara çiğnetilmesini emretti.
İmam Hüseyin'in ashabından şehit edilenlerin sayısı 72 idi. Şehitlerin 23'ü İmam Hüseyin ve ev halkı idi.
Kerbela faciası tarihte eşi görülmemiş bir soykırımdır. Çadırlar talan edilmiş sağ kalanlar esir alınmıştı.
Yezid'den esirler hakkında bir emir gelene kadar İbn Ziyad esirleri Kûfe'de tuttu. Gelen emirle onları ve kesik başları Şam'a ulaştırdı. Onları Şam'a gönderirken onlara çok kötü davranmıştır.
Hz. Hüseyin'in başı bir tas içinde Yezid'in önüne getirilip konuldu. Güzel bir koku yayıldı. Yezid elindeki değneği, Hz. Hüseyin'in ağzına ve dişlerine vurunca, Peygamberimizin ashabından orada bulunan, Ebu Berzetü'l-Eslemi, "Sen Hüseyin'in dişleri ve ağzına mı değnek vuruyorsun? Onun dişinden ve ağzından değneğini çek! Ben arada sırada Resûlullah'ın onları öptüğünü görmüşümdür. Ey Yezid, sen kıyamet günü Allah'ın huzuruna İbn Ziyad kayırıcın olduğu halde gelecek ve çıkacaksın. Hüseyin ise kıyamet günü, Allah'ın huzuruna şefaatçisi Muhammed (s.a.a.) olduğu halde çıkacak" diyerek Yezid'in yanından ayrıldı.
Kerbela Faciasından kim sorumludur?
Ubeydullah'a göre bile bu emri veren Yezid tek suçlu idi. Ama bu onu temize çıkarmaz çünkü 72 kişilik masum bir kafilenin üzerine otuz bin kişilik bir ordu göndermiştir. Suçun ortağıdır. Ömer b. Sa'd da sorumludur. Bu orduları kumanda etmiştir. Bu katliamda Kûfe halkı da suçludur. İmam, saldırının her anında Cenab-ı Hakk'a yalvararak, "hem çağırdılar, hem saldırıyorlar" diyerek yaptıklarının hesabını sormasını istemiştir.
Bu öyle büyük bir vebaldir ki bu işe dahil olan herkes, hatta İmam'ın ifadesi ile "Feryadımızı duymamanız, karaltımızı görmemeniz için bu bölgeden uzaklaşın. Çünkü kim feryadımızı duyar veya karaltımızı görür de bize olumlu cevap vermezse veya feryadımıza yetişip yardım etmezse, Allah-u Teâlâ'nın kendisini, yüz üstü cehenneme atmasını hak etmiştir."
Kısaca herkes bu facianın suçuna vebaline ortaktır.