Müttefiklerimiz IŞİD'i Türkiye'ye ihraç ediyor

IŞİD terör örgütünün elebaşı Ebubekir el Bağdadi bir ses kaydıyla Türkiye'yi şöyle tehdit etti: "Türkiye bugün artık menzilinize girdi, cihadınızın hedeflerinden biri haline geldi. Orayı işgal edin ve güvenli olduğunu sandığı yerlere korku salın."
Bağdadi'nin tehdidiyle aynı gün Kuzey Irak Yönetimi Başkanı Mesut Barzani'nin İran Temsilcisi Nizam Debbağ, Türkiye'yi yakından ilgilendiren çok ilginç açıklamalarda bulundu.
IŞİD'in bundan sonraki planının ne olduğundan haberdar gibi konuşan  Barzani'nin adamı Debbağ, "Musul'daki IŞİD mensupları dağılacaktır ve Suriye, Türkiye ya da başka ülkelere gidecek ve gerilla faaliyetlerine devam edecek" dedi.
Bu tehdit ve açıklamalardan kısa süre önce de ABD, İstanbul'daki ABD konsolosluğunda çalışan personelin ailelerine 'İstanbul'u terk et' emri vermişti.
Bütün bu açıklamaları bir araya koyunca IŞİD'in Türkiye'ye yönelik saldırılarının yakın gelecekte artacağını söylemek kehanet olmasa gerek.
Irak'ta IŞİD'in kontrol altında tuttuğu Musul gibi kentlere operasyon yapılırken teröristlerin Suriye'ye kaçabilmesi için açık alan bırakıldığı biliniyor.
Irak'tan kaçan IŞİD teröristlerinin hükümet güçleri ve Rusya baskısıyla Suriye'de tutunacak mevki bulmaları zor. Bu teröristler için geri kalan tek seçenek bir şekilde kapağı Türkiye'ye atmak. Belki bu teröristlerin binlercesi Türkiye'ye çoktan girmiş bile olabilir.
Anlaşılan o ki, sözde müttefiklerimiz geride kalan IŞİD teröristlerini de önlerine katarak Türkiye'ye ihraç edecekler.
Yukarıdaki açıklamalar ve tehditler bunu gösteriyor.
Peki, Türkiye nasıl kurtulacak bu IŞİD illetinden?
Libya lideri Muammer Kaddafi, ülkesini tehdit eden küresel işgal koalisyonunu tek başına alt edebileceğini sandı.
Ve bu hesap hatasının bedelini Kaddafi canıyla ödedi, Libya ise içinden çıkamadığı kaosla bu bedeli ödeme devam ediyor.
Libya'dan sonra sıranın kendi ülkesine geldiğini gören Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ise Kaddafi'nin yaşadıklarından dersini çıkarmasını bildi ve ülkesi Suriye'ye yönelen küresel tehditle mücadele için kendisine güçlü bir müttefik buldu ve Rusya ile işbirliğine gitti.
5 yıldır izlediği siyaset sayesinde bugün Esad hala ayakta. Hem de 5 yıl öncekinden çok daha güçlü durumda.
Müttefik saydığımız ABD ve Avrupa Birliği'nin ülkemizde darbeleri desteklediğini, Suriye'de terörist grupları Türkiye'ye tercih ettiğini gören Ankara için de tek seçenek, Rusya ile stratejik işbirliğine gitmek olarak görülüyor.
Bunu çok önceden fark ettiğinden olsa gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ile gerilimli günleri geride bırakacak hamleleri peş peşe attı.
Rusya ile başlayan işbirliği güçlenerek devam etmeli.
IŞİD terörüyle mücadelede başarı aklın yolu bir ancak bu şekilde mümkün olabilir.
'IŞİD kimdir ki, Türkiye'yle baş edemez' şeklinde yaklaşım ortaya koyanlar, bu terör örgütünün arkasındaki küresel koalisyon desteğini göz ardı ediyorlar. Bu yanlış hesap, Kaddafi'nin hesap hatasının ona ödettiği bedellerin benzerini Türkiye'nin de ödemesine neden olur.
Umut verici olan son aylarda Türkiye'nin Rusya bağlamında takip ettiği reel politikasının böyle bir hesap hatası yanlışına düşmüyor olmasıdır.