NATO’cu askerlerden darbe planı

Avrupa Birliği'nin (AB) ve NATO ittifakının üyesi Macaristan'da ilginç gelişmeler oluyor. 

Malumunuz Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği konusunda henüz onay vermedi. Onay vermeyen diğer ülke ise Macaristan.

Son olarak Macaristan, AB'nin Ukrayna'ya yapacağı 500 milyon Euro'luk askeri yardımı da veto etti.

Rusya-Ukrayna savaşında birçok defa AB yardımlarını veto eden Macaristan, Brüksel'in ekonomik tehditleri nedeniyle enerji alanındakiler hariç Rusya'ya uygulanan yaptırımlara kısmen katıldı. 

Macaristan'da iktidarda geçen yıl yapılan seçimleri yüzde 54 oy alarak kazanan Viktor Orban hükümeti var.

NATO ve AB ile yıldızı bir türlü barışmayan Başbakan Orban hükümetinin son adımları ülke içinde ve dışında hayli ses getirecek cinsten.

Macaristan ordusundaki 170 general ve subay beklenmedik bir kararla emekliye sevk edildi.

Hükümet ordunun gençleşmesi ve modernleşmesi için bu kararın alındığını savunurken, muhalefet NATO yanlısı subayların görevden alındığını söylüyor. 

Ordudaki tasfiyelerin mimarı olan Macaristan Savunma Bakanı Kristof Szalay Bobrovniczky'nin emekliye ayırdığı askerlerin tamamının geçmiş yıllarda NATO'da görev alanlardan oluştuğu ifade ediliyor.   

Tasfiye edilen asker sayısının bunlarla sınırlı kalmayacağı ve 1000'i bulabileceği de ifade ediliyor. 

Macaristan'daki bu gelişmeyle ilgili bazı iddialar ortaya atıldı. 

Bu iddialardan dikkatimi en çok çekeni ise ülkesinde NATO yanlısı askerler tarafından bir darbe veya muhtıra verilmesi ihtimalinden endişe duyan Viktor Orban hükümetinin, olası bir darbe girişimi istihbaratını aldığı ve önlem amacıyla orduda bu tasfiyeye gerçekleştirdiği yönünde. 

İddia o dur ki, Orban'ın masasında NATO'dan ayrılma seçeneği dahi bulunuyor.

Orban hükümeti, böyle radikal bir karar almak zorunda kalıyorsa, NATO yanlısı bir darbe planının varlığı sadece basit bir iddiadan ibaret değil demektir. 

Bu konuda NATO'nun sabıkası hayli kabarık.

NATO'ya girdikten sonra askeri darbelerle tanışan ülkemiz, bu konuda en ibretlik örneklerden biridir. 

Malumunuz 12 Eylül 1980'de ülkemizde ABD destekli darbe gerçekleştirildiğinde Beyaz Saray'da üst düzey ABD'li bir generalin "bizim çocuklar başardı" sözlerini sarf ettiği biliniyor.

Macaristan'da son yaşanan gelişmeler 'ABD'nin çocuklarının' Batı'nın Rusya konusundaki planlarına uygun hareket etmeyen Macaristan gibi ülkelerde aktif durumda olduğunu gösteriyor.

Peki ya Türkiye?

Türkiye de zaten 'ABD'nin çocukları' hiç durmadılar ki…