Numan Kurtulmuş’un kehaneti gerçekleşti

AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın ana gündemi yeni anayasa. 

Bizimde bu başlıkta ana sorumuz; Bu devlet ve millet için ne yapıtınızda mevcut anayasa engel oldu?

Tabi Sayın Erdoğan'ın 'yeni anayasa' başlığı yeni değil. 15 yıldan bu tarafa aynı başlığı sıcak tutmaya çalışıyor.

Erdoğan ve partisinin bu başlık ile neyi amaçladığını en iyi analiz edenlerden birisi de Numan Kurtulmuştu. Evet, evet. AKP'li Numan Bey.

Numan Bey, HAS Parti Genel Başkanı iken 2011'de yaptığı konuşmada 'yeni anayasa' için bakın ne diyordu?

"2023'te bu beyler iktidar olursa sivil anayasayı tartışıyor olacağız…

2023'te bu sahtekarlar iktidar olursa, BOP projesi sayesinde bölge ülkelerinin sayısının iki katına çıktığını göreceğiz…

2023'te kredi kartı borcu dolayısıyla evine icra gelmeyen hiçbir evin kalmadığını duyacağız…

2023'te, boşanma oranlarının evlenme oranlarının önüne geçtiğini duyacağız."

13 yıl geçti ve Numan Beyin kehanetlerinin hepsi gerçekleşti.

Numan Bey mi?

Bu duruş ve öngörü sahi muhterem bu sözlerinden sonra 10 ay içerisinde partisini kapatıp Saray'a gitti ve AKP'li oldu. Şimdi ise Erdoğan adına parti parti gezip 'yeni anayasa' için biat istiyor. 

Hüseyin Baş 'yeni anayasa' başlığı için ne dedi?

BTP lideri Hüseyin Baş, iktidarın yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili, "Bugün Türkiye'deki sorun anayasanın yetersizliği değil, Anayasa maddelerinin uygulanmamasıdır. Bunu en son 14 Mayıs seçimlerinde tecrübe ettik. Anayasa'ya göre aday olmaması gereken bir kişi Anayasa'yı çiğneyip aday oldu ve bugün ülkeyi yönetiyor…

Dolayısıyla ne yazabilirsiniz, yeni anayasaya?  Yazacağınız her şey yazılı zaten ama bu uygulamada bir problem yaşandığı için Türkiye'deki asıl eksiklik bu."

Geçen hafta Bağımsız Türkiye Partisi (BTP)  Genel Başkanı Hüseyin Baş hafta içinde önce CHP Genel Başkanı Özgür Özel sonra da İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ile görüştü.

Bu görüşmelerde yer alan BTP Genel Başkan Yardımcısı Lütfullah Önder, gazetemize bu görüşmeler hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Önder şunları söyledi;

"Malumunuz Türkiye yeni anayasa tartışmaları içerisinde. Bu konudaki endişelerini Sayın Genel Başkanımız Hüseyin Baş, muhataplarına iletti. 

Şunu sordu Sayın Genel Başkanımız;  Bugün 1982 anayasasının çok büyük bölümü zaten değişti, maddeleri değiştirildi. 

Bugün iktidar yine, 'Ben şu maddeden rahatsızım. Şu madde ülkenin gelişmesine, ekonomik gelişmesine, hukuki ve siyasi gelişmesine katkı sunmuyor' desin. O maddeyi de değiştirme kudretine sahip. 

Dolayısıyla siz anayasanın hangi maddesinden rahatsızsınız veya neyi değiştirmek istiyorsunuz da anayasayı toptan değiştiriyorsunuz? 

Anayasanın zaten çok büyük bölümünü değiştirmişsiniz. Değiştirmek istediğinizi de tekrar tekrar değiştiriyorsunuz. 

Örneğin HSK yapısı ile ilgili 2010'da bir değişiklik yapıldı daha sonra bu değişikliğin yanlış olduğu 15 Temmuz 2016'da ortaya çıktı ve 2017'de HSK'nın yapısı bir daha değişti…

Üniter yapıda bir değişiklik mi arzu ediliyor?

Bugün Yargıtay 'Anayasa Mahkemesi kararını tanımıyorum. Ben ona uymak zorunda değilim' diyor. Yargıyı bu hale getirecek düzenlemeleri ve müdahaleleri yapıyorsunuz. 

Dolayısıyla siz aslında yaptığınız anayasa değişiklikleriyle 1982 anayasasını bile aratır hale getirdiniz ülkeyi. 

Bugün ise 'Bu anayasayı biz siviller yaparsak çok daha demokratik bir olur' diyorsunuz. İstediğiniz anayasa maddesini değiştirmeye malik olduğunuz halde toptan değiştirme arzunuz şu soruyu akla getiriyor;  Değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek ilk üç madde, dolayısıyla Türkiye'nin üniter yapısı başta olmak üzere bu konuda bir değişiklik mi arzu ediliyor?"

Benim merak ettiğim ise bu konu medyada hemen her akşam tartışılıyor ama bir kişi de bu soruyu başta Erdoğan'ın kurmayları olmak üzere AKP'li gazeteci ve akademisyenlere sorma cesareti gösteremiyor. Neden?

Tüm dünyaya yön veriyoruz

ABD'nin en etkili dış politika aktörlerinden biri olan, ABD eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger'e, New York'ta Rockefeller Vakfı'ndaki bir toplantıda Amerika'nın gerçek gücünü sorarlar. 

Tebessüm ederek der ki: "Amerika dünyanın en güçlü ülkesidir. Tüm dünyaya yön verdiğimiz kesin. 

Peki, ABD olarak neden bu kadar güçlüyüz, biliyor musunuz? Bizler, aramızdaki vatan hainlerini öldürürüz! Bu konuda hiç merhametimiz yoktur! 

Bir de diğer ülkelerdeki vatan hainleri vardır. Tam tersine o hainleri besleriz. Hepsini birer kahramana dönüştürüp önemli adamlar haline getirir ve kendi hesabımıza çalıştırırız. 

İşte Amerika olarak gücümüzün sırrı budur! Silah gücümüz de çok önemlidir ama ondan sonra gelir!"