Orduların yapamadığını Haydar Baş yaptı

Bugüne kadar milletimizin yapması gereken ama yapmadığı sorgulamayı Prof. Dr. Haydar Baş hem vatandaş kimliğiyle, hem de siyasi parti lideri kimliğiyle kendisi yaptı.

Dünden bugüne, 'siyaset niçin yapılır' hem siyasetçilere, hem de vatandaşımıza sorusunu sordu.

Çünkü bu sorunun cevabı hem milletimizin, hem de devletimizin bekasını direk ilgilendiriyordu. 

Vatandaş bu sorunun cevabını düşünmediği gibi taraf olduğu siyasetçileri de sorgulamadı.

Ama Prof. Dr. Haydar Baş, vatandaş için vatandaşı sorguladı; "Eğer vatandaşlarımız, kendilerine hizmet etmeyen bir partiye gidip ezbere evet, diyorsa kendi sonunu kendi hazırlıyor demektir. 

Halkımızın dikkat edeceği husus; 'ben buraya gidip oy veriyorum ama benim iş, maaş, gelir, sağlık, eğitim, adalet, sosyal hayat vs. gibi sorunlarıma bu insanın çözümü ne? Bunu düşünmesi lazım. Oy vereceğim kişi veya parti benim temel ihtiyaçlarımı nasıl karşılayacak, bunu sorması, sorgulaması lazım" diyordu.  

Sayın Baş yine vatandaş adına siyasetçileri de sorguladı. 

"Milleti tanımayıp teşhisten uzak olan insanlar, milleti yabancı devletlerin verdiği raporlara göre tanıyıp sizi, onların düşüncesine göre yönetenler vallahi de, billahi de sizi batırmaktan başka bir işe yaramazlar. 

Bakıyorsun bir tanesi dokuz gün Avrupa Birliği'ne hayır, diyor onuncu gün Avrupa'ya derviş oluveriyor. 

Allah Allah bu dokuz gün AB'ye hayır dedi bugün niye evet diyor? Birisi gece onu ziyaret etti, konuştu ertesi gün AB'nin dervişi oluverdi. Şu kafaya bak yahu.

Şimdi Türk Milleti olarak önce kendi ailenizi mi düşünürsünüz, komşunuzu mu düşünürsünüz? Yahu bu nasıl algılama ki insanın evvela kendine yakın topluluklardan başlayıp dostluklar, arkadaşlıklar gelişmesi gerekirken biz ta uzaklardakileri kendimize dost kabul ederek, onların görüşleriyle milleti ve devleti idare ediyoruz. Oysa Sakarya Meydan Muharebesini biz onlara karşı yaptık. Dumlupınar'ı ve Büyük Taarruzu, Çanakkale'yi bunlara karşı yaptık." (23.05.2010 Yeni Mesaj)

Evet, Sayın Baş bugüne kadar 'önce insan' mantığıyla eserler, planlar, projeler ortaya koydu. Ne ilginçtir ki! Sayın Baş'ın bu model ve projelerini dünya gördü, sahiplendi ama milletimiz kendisi için hazırlanan projelere koşmak bir tarafa dönüp bakmadı bile.

Bunun son örneğini geçtiğimiz Pazar günü bir kez daha ibretle izledim. 

BTP İstanbul Teşkilatı, geleneksel hale getirdiği sosyal medya buluşmasına halkımızın yanında birçok yabancı siyasetçi ve değerli bilim insanları katıldı.

Bugün iktidar bile ABD ve batıya, BRİCS kozunu gösteriyor. Peki, BRICS ülkeleri kimin yanında? 

Cevabını ben değil BRICS ülkeleri İş Geliştirme Komisyonu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Vladimir Gorbanovsky verdi.

Daha önce Sayın Baş'ın katıldığı bir çok konferansa katılan Sayın Gorbanovsky, Pazar günkü buluşmada aynen şöyle diyordu; 

"Dünyada iki sistem var, biri dünyayı sömüren kapitalizm. Diğeri Rusya'yı kurtarıp, BRICS'i kuran Haydarizmdir… Türkiye'ye ait bir tez etrafında, bu kadar ülke toplandı, Türkler böyle bir lidere sahip oldukları için çok şanslılar. Türkiye'nin BRICS'e katılmasını bekliyoruz…" 

Bakü Devlet Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Dünyamali Veliyev; "Sovyetler döneminde ekonomi uyku getirdi. Kapitalizm döneminde ekonomi kavga getirdi. Haydar Baş dönemi ekonomi ise huzur ve zenginlik getirdi.  Orduların emperyalizme karşı yapamadığını, Haydar Baş ekonomi kitabı ile yaptı" sözleriyle dünyanın Haydar Baş'ın modeli eksenine doğru hızla yol aldığını açıkladı.

Programda daha birçok bilim ve siyaset ekseni Sayın Baş'ın hem kişiliğini, hem de eserlerini anlattılar. Umuyor ve diliyorum ki, Türk Milleti de sahip olduğu bu cevherin farkına bir an önce varır ve kendisini kurtarır…