Ortadoğu üzerindeki büyük proje

BM 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü dolayısıyla bir rapor yayınladı. Bu rapora göre dünyada 258 milyon uluslararası göçmen var. Raporda 2000 yılından bu yana göçmen sayısında yüzde kırk oranında bir artış yaşandığı ifade edildi.
BM Libya misyonunun internet sitesinde yayınlanan açıklamada Libya'da 400 bin göçmen olduğu, bunlar arasında acil yardıma muhtaç 36 bin çocuk olduğu belirtildi. Bunlar resmi rakamlar, gerçek sayının bunların çok daha üzerinde olduğu muhakkak.
BOP sebep olduğu sayısız felaketin yanı sıra, yüzbinlerce insanın mülteci durumuna düşmesine sebep oldu.
Büyük Ortadoğu Projesi; Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi'dir. Yani daha kapsamlı bir ifadeyle; ABD'nin batıda Fas, Moritanya, doğuda Orta Asya ve Moğolistan, kuzeyde Kafkasya ve Türkiye, güneyde Arap dünyasından Somali'ye kadar uzanan bir coğrafyada yer alan ülkelere yönelik siyasi, hukuki, bilgi/eğitim, ekonomi, sosyal ve güvenlik boyutlarını içeren kapsamlı bir "İslam coğrafyası" dönüşüm stratejisi olup, bu alanlarda uzun vadeli bir değişimi hedeflemektedir. ABD'nin Donald Rumsfeld, Dick Cheney, Paul Wolfowitz, Richard Perle ve William Kristol öncülüğünde, 1997'de oluşturduğu 'Yeni Amerikan Yüzyılı Projesi'nin (PNAC) bir alt unsurudur.
"Hukuk, eğitim, ekonomi, sosyal ve güvenlik boyutlarını içeren kapsamlı dönüşüm stratejisi?"
Bu süslü ifadeleri şöyle okuyalım:
ABD'nin ve İsrail'in çıkarları doğrultusunda bu bölgeler dizayn edilip  sömürgeleştirilecektir. Zaten Cheney, Rumsfeld, Perle gibi isimlerin ortaya koyduğu bir projenin, Müslüman ülkelere saadet ve huzur getirmesini beklemek akla aykırıdır.
BOP'un sonuçlarına baktığımızda da bunu görüyoruz.
Ortadoğu'da ortaya çıkan IŞİD vb. radikal örgütler ve bunların sebep olduğu katliam ve yıkımlar, Kuzey Afrika ülkelerinde ortaya çıkan Arap Baharı benzeri hareketler BOP'un sonuçlarıdır. Yani bu proje bu coğrafyalara kan ve gözyaşından başka bir şey getirmedi. 
Arap Baharı rüzgarıyla, kara kışı yaşayan Libya'da Kaddafi'nin devrilmesinden sonra istikrar sağlanamadı. 36 bini çocuk olmak üzere 400 bin göçmenin yaşamaya çalıştığı Libya'da sefalet kol geziyor.
Mısır, Cezayir farklı değil? Irak tarumar oldu. Suriye'nin hali malum. Filistin kan ağlıyor? Afganistan, Taliban vb. oluşumlar tarafından perişan edilmiş bir halde. Yemen Müslüman Suudilerin eliyle bombalanıyor.
Bütün bunlar ne için?
ABD ve İsrail'i mutlu etmek için?
Bir soru daha sorarsak:
Durum bu iken bizim hala BOP eş başkanlığını yürütüyor olmamızın bir izahı var mı?