Lübnan Kasabı Şaron'un Bakanlar Kurulu kararıyla Hamas Lideri Yasin'i vurmasından sonra Ortadoğu'da taşlar yerinden oynadı.
Büyük Ortadoğu Projesi adı altında döşenmeye çalışılan terörün çakıl taşları İsrail'in son saldırısıyla un ufak oldu.
ABD'nin piyasaya sürdüğü projenin Büyük İsrail Projesi ile safdışı bırakılması bölgede yeni bir vitese geçildiğini gösterdi.
Kasap Şaron da Hamas'a uygulanan terör operasyonunu Hızlandırılmış Vites adıyla duyurdu.
Evet, İsrail Ortadoğu'nun düşük vitesini yeni operasyon ile hızlandırmış oldu.
Büyük İsrail'i kurmak için son Filistinli'nin kanını akıtmaktan geri kalmayacağını dolaylı yollardan söyleyen Şaron, artık doğrudan eylemlerle bunu yapmaya başladı.
Hamas'a yönelik kanlı operasyon İslami Cihad ve El-Fetih'e karşı da uygulamaya kondu.
Sırtını ABD'ye dayayan Şaron bir yandan İran ve Suriye'yi de ateş topuna çekme niyetinde.
İsrail medyasının İran'daki muhalif kanadı kaşıması ve Suriye'deki etnisiteyi tahrik etmesi bunun örnekleri.
Irak'ta estirdiği terörist eylemlerle Araplar'ın tepkisine neden olan ABD'nin BOP projesi darmadağın oldu.
Araplar İsrail ve Amerika patentli bu projeyi yutarlar mı?
Elbette hayır.
Türkiye bile (!) tepki gösterirken hangi mantık ve gerekçe ile Bush BOP ipine sarılacak?
Kanlı Ortadoğu Projesi İsrail'in ülküsüne indirgenmiş durumda.
Evangelist Bush'un Yahudi Şaron'la Ortadoğu'nun kanlı durağında buluşması ilginç değil mi?
Dinlerarası diyalog bu olsa gerek.
Hristiyanlık ve Yahudiliğin marjinal kişilikleri olarak tarihe geçecek Bush-Şaron ikilisinin dinlerin beşiği bir coğrafyada terör estirmesi dini çevreleri bile huzursuz etti.
Haçlı zihniyeti ile hareket eden Bush'un kanlı Hamas saldırısını kınayamamasını fazla abartmamak lazım.
Ortadoğu'da vites küçültmek için masabaşı arayışların sıklık kazandığı esnada İsrail'in masaya balta indirmesi bazı güçlerin bu durumdan hoşnut olduğunu gösteriyor.
ABD'de seçim sürecinin kızıştığı ve Yahudi lobilerinin hareketlendiği esnada ABD'nin Şaron'a sesini yükseltemediğini gerekçe gösterenlere Irak'ta yaşananları hatırlatmak gerek.
Şaron ile Arafat'ı tokalaştırmak için düzenlenen sözde diplomatik turların samimi olmadığı bir gerçek.
Ortadoğu'da cehennemin kapılarını açan Şaron ve şurekasının ardında Bush ve ekibi oldukça barıştan sözetmek güç.
Ortadoğu'nun vitesi hızlanırken Büyük İsrail Projesinin aşamaları da start almış bulunuyor.
Büyük Ortadoğu Projesi adı altında döşenmeye çalışılan terörün çakıl taşları İsrail'in son saldırısıyla un ufak oldu.
ABD'nin piyasaya sürdüğü projenin Büyük İsrail Projesi ile safdışı bırakılması bölgede yeni bir vitese geçildiğini gösterdi.
Kasap Şaron da Hamas'a uygulanan terör operasyonunu Hızlandırılmış Vites adıyla duyurdu.
Evet, İsrail Ortadoğu'nun düşük vitesini yeni operasyon ile hızlandırmış oldu.
Büyük İsrail'i kurmak için son Filistinli'nin kanını akıtmaktan geri kalmayacağını dolaylı yollardan söyleyen Şaron, artık doğrudan eylemlerle bunu yapmaya başladı.
Hamas'a yönelik kanlı operasyon İslami Cihad ve El-Fetih'e karşı da uygulamaya kondu.
Sırtını ABD'ye dayayan Şaron bir yandan İran ve Suriye'yi de ateş topuna çekme niyetinde.
İsrail medyasının İran'daki muhalif kanadı kaşıması ve Suriye'deki etnisiteyi tahrik etmesi bunun örnekleri.
Irak'ta estirdiği terörist eylemlerle Araplar'ın tepkisine neden olan ABD'nin BOP projesi darmadağın oldu.
Araplar İsrail ve Amerika patentli bu projeyi yutarlar mı?
Elbette hayır.
Türkiye bile (!) tepki gösterirken hangi mantık ve gerekçe ile Bush BOP ipine sarılacak?
Kanlı Ortadoğu Projesi İsrail'in ülküsüne indirgenmiş durumda.
Evangelist Bush'un Yahudi Şaron'la Ortadoğu'nun kanlı durağında buluşması ilginç değil mi?
Dinlerarası diyalog bu olsa gerek.
Hristiyanlık ve Yahudiliğin marjinal kişilikleri olarak tarihe geçecek Bush-Şaron ikilisinin dinlerin beşiği bir coğrafyada terör estirmesi dini çevreleri bile huzursuz etti.
Haçlı zihniyeti ile hareket eden Bush'un kanlı Hamas saldırısını kınayamamasını fazla abartmamak lazım.
Ortadoğu'da vites küçültmek için masabaşı arayışların sıklık kazandığı esnada İsrail'in masaya balta indirmesi bazı güçlerin bu durumdan hoşnut olduğunu gösteriyor.
ABD'de seçim sürecinin kızıştığı ve Yahudi lobilerinin hareketlendiği esnada ABD'nin Şaron'a sesini yükseltemediğini gerekçe gösterenlere Irak'ta yaşananları hatırlatmak gerek.
Şaron ile Arafat'ı tokalaştırmak için düzenlenen sözde diplomatik turların samimi olmadığı bir gerçek.
Ortadoğu'da cehennemin kapılarını açan Şaron ve şurekasının ardında Bush ve ekibi oldukça barıştan sözetmek güç.
Ortadoğu'nun vitesi hızlanırken Büyük İsrail Projesinin aşamaları da start almış bulunuyor.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005