FilistinUNESCO Filistin Devletinin 31 Ekim 2011 tarihinde üyelik başvurusunu kabul etti. Etti etmesine ama özgürlükler ülkesi, Erdoğan'ın kadim dostu ABD buna tepki koydu, hoşlanmadı. Artı posta koydu. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Victoria Nuland, gazetecilere yaptığı açıklamada Washington'un Kasım ayında yapmayı planladığı 60 milyon dolarlık mali desteği durdurma kararı aldığını söyledi. Yani bizim isteğimiz dışında karar alırsanız size para falan yok, dediler. ABD'li yetkililer bu kararın üzüntü verici olduğunu, zamanından önce alınmış bir kara ve barış sürecini baltalayan bir karar olduğunu ifade ediyorlar. Birincisi hangi barış? İkincisi mazlum kim, katil kim? Üçüncüsü bu haber gerek medyada gerekse AKP nezdinde niye tartışılıp, gerekli tepkiler gösterilmedi?Nerede bu demokrasiABD terörist başı dediği ve ikiz kuleleri yıkan olarak dünyaya tanıtıp, onun vesilesiyle Irak ve orta doğuyu işgal ettiği Bin Ladin'i aradı, buldu ve öldürdü. Cesedi bile piyasaya çıkmadı. Denize filan attıklarını söylediler. Ama bu demokrasi sahipleri çok rahat ele geçirdikleri bu terörist başını pekala yargılayabilirdiler. Neden yargılamadan imha etiler? Bu sorunun cevabı o günkü gazetemizin başlığındaydı; "Kullanılanların sonu hep aynıdır." Benzer bir olayı Kaddafi'nin katledilmesinde de yaşadık. Kaddafi'yi yakalayan veya yakalatan bu güçler neden yargılatmadan katlettirdiler. Bunun sebebi ne olabilir? Bu noktada İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad'ın iddiaları dikkate değer;"Kaddafi konuşmaması için öldürüldü. Aynı şeyi Bin Ladin'e de yaptılar ve konuşmaması için onu da öldürdüler. Eğer Kaddafi yargılansaydı ve konuşsaydı kimlere para verdiğini, kimlerden destek aldığını deşifre etseydi birçok şey değişirdi. Dünyadaki tüm diktatörlerin arkasında ABD ve Avrupa ülkelerinin olduğunu söyleyen Ahmedinejad, İran'dan son 25 yıl içinde cumhurbaşkanı düzeyinde kimse Libya'ya gitmedi. Libya'ya gitmeyen ve bu ülkenin devrik liderine destek vermeyen tek bir Avrupalı veya Amerikalı devlet başkanı bana gösterin." Diyor. Tunus'a demokrasigelmişşşTunus'ta başlatılan bahar ülkemizin burnunun dibine kadar sokuldu. Tunus devlet başkanı kaçtı. Karısı, milyar dolarları medyaya malzeme oldu. Ve nihayet Tunus'a demokrasi (!) geldi. Nasıl mı? Bir kurucu meclis oluşturuldu. Sonra seçimler yapıldı ve (dikkat edin) "İslamcı" En-Nahda partisi birinci bitirdi.1989 da İslamcı bir yer altı örgütü olarak kurulan bu parti, bu aralar Mısır ve Suriye'de yaşanan batı kışkırtmalı ayaklanmalarda sıkça geçen Müslüman kardeşler örgütü ile ilişkili bir örgüt. Tabi bu arap baharından sonra yeraltında olan bu örgüt yerüstüne çıkarak parti olmuş ve ilk seçimde birinci seçilmiş. Talihe bak! El Nahda partisi ilk iş olarak yeni bir anayasa yapacaklarını, hem İslamcıların hem de Batı çıkarları için uzun ve mutlu bir Tunus geleceği hazırlayacaklarını açıklıyorlar. Tabi Avrupa Tunus'ta ki bu demokrasi gelişimini avuçlarını ovuşturarak izliyorlar.Suriye, İran, İsrailİsrail her fırsatta İran'ı tehdit ediyor. Hatta çok yakında savaş çıkacağını, tarihini bile söyleyenler var. Sebep malum; Nükleer silah yapabilirmiş! Tabi Türkiye'nin İsrail karşısında çaresizliği, Suriye ve İran'a karşı batı ve ABD yanında yer alması hatta onlardan daha çok Suriye'ye yaptırıma kalkışması artı füze kalkanı sanki İsrail'in bu kadar cüretleşmesinde (!) bizim iktidarında payı varmış gibi geliyor bana. Suriye ve İran olası bir ABD, NATO veya İsrail saldırısında ortak hareket etme kararı alıyorlar. Tabi böyle bir saldırı olursa Türkiye'nin tarafsız kalması mümkün değil. Taraf olacak. Ama sorun kime taraf olacağında? İran ve Suriye'ye taraf olursa AKP bitecek. ABD ve İsrail'e taraf olursa hem AKP bitecek, hem de Ümmeti Muhammed çok büyük bir yara daha alacak. Artık tercihi iş başındakiler yapacak.Kıbrıs2012'ye kadar ömür biçti Batı. Ya Rumlarla birleşirsiniz, ya da birleşeceksiniz, dedi. Erdoğan hükümetinden tık yok. Rumlar İsrail, ABD ve batı destekli milyarlarca dolarlık doğalgaz rezervini de buldular. Önceki referandum malum. Yüzde 75 Rumlarla birleşelim diyenler artı kendilerine sunulan bu sanal zenginliği görünce yüzde 90 evet derler gibime geliyor. Türkiye Kıbrıs'ta işgalci olur. Kıbrıs haklıda Rumlara tam entegre olur. Zaten Tayyip beyin istediği de bu değil mi? Türkleri birilerine entegre etmek!
Akın Aydın / diğer yazıları
- Dost düşman tanımı yapamayan bir iktidar / 04.05.2024
- Ali’yi halife seçen Hz. Peygamber değil Yüce Allah’tır / 03.05.2024
- Hamas terör örgütü mü? / 02.05.2024
- Sloganlarla avutulan kalabalıklar / 01.05.2024
- İlkelerine sahip çıkmayanlar bu millete sahip çıkamaz / 29.04.2024
- Elmalılı Hamdi Yazır’ın tefsirinde İsrail / 28.04.2024
- İnsan ‘kokuşmuş bir sudan’ yaratıldığını bilmiyor mu? / 26.04.2024
- Fuhuş kökünden fahiş fiyatlar / 24.04.2024
- Arzusu millî egemenliğe dayanan Türk devleti kurmaktı / 23.04.2024
- Ekrem İmamoğlu’na açık mektup / 22.04.2024
- Ali’yi halife seçen Hz. Peygamber değil Yüce Allah’tır / 03.05.2024
- Hamas terör örgütü mü? / 02.05.2024
- Sloganlarla avutulan kalabalıklar / 01.05.2024
- İlkelerine sahip çıkmayanlar bu millete sahip çıkamaz / 29.04.2024
- Elmalılı Hamdi Yazır’ın tefsirinde İsrail / 28.04.2024
- İnsan ‘kokuşmuş bir sudan’ yaratıldığını bilmiyor mu? / 26.04.2024
- Fuhuş kökünden fahiş fiyatlar / 24.04.2024
- Arzusu millî egemenliğe dayanan Türk devleti kurmaktı / 23.04.2024
- Ekrem İmamoğlu’na açık mektup / 22.04.2024