logo
29 MART 2024

Oryantalistlerin İslam'ı tahrif gayretleri

20.09.2001 00:00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın kalemindenDini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler

İslam âlemi ile ilgili olarak İngiltere'nin isteklerine gelince; bu emellere sevk eden en önemli husus, istila ettiği Hindistan ve diğer yerlerdeki Müslümanlar üzerinde İngiliz hâkimiyetini tam olarak gerçekleştirmekti. Lord Curzon, içinde bulunduğumuz asrın başlarında İngiltere'de bir Şark araştırmaları okulunun açılması fikrinin şiddetli savunucusuydu. Zira bunu "imparatorluğun tesisinin zaruri bir parçası" sayıyordu. Yine bu, İngiltere'nin Şarkta elde ettiği mevkiini korumaya yardım edecekti. Şark ve Afrika araştırmaları okuluna dönüştü.

İngiltere Hükümeti, sömürgeci hedeflerini gerçekleştirmek için, Doğuda sömürgeleştirdiği ülkelerdeki siyasetini, dilediği araştırmaları kendisine sunan bir grup müsteşrikle müşavere ve temas kurduktan sonra tespit ederdi. Dr. İbrahim El-Lebban bu konuda şunları söylüyor: "Gerçek şu ki Batıdaki siyaset adamları bu fakültelerin (Avrupa'daki şark dilleri fakültelerinin) hocalarıyla sıkı irtibat halindeydiler. Arap ve Müslüman milletlerle ilgili siyasî işlerde mühim kararlar almadan evvel, onların görüşlerine müracaat ederlerdi. Ben, müsteşrik büyüklerinden birinin şöyle dediğini işittim: Mr. Aden, Ortadoğu'yla ilgili, bir kararı ortaya koymadan önce Arapça'yla uğraşan müsteşrikleri toplar, görüşlerine kulak verir, daha sonra onlardan dinlediklerinin ışığında alacağı kararı alırdı. Hatta onlardan bazıları, Arap topluluklarının tanınmış şahsiyetleriyle dostluk bağlarını tesis eder, bu dostluğu bir perde yapıp arkasında harp esnasında casusluk faaliyetlerini yürütürdü." Sömürgecilik, görünüşte dinî, gerçekte ise emperyalist harpler olan Haçlı Seferleri'nin bir uzantısıdır. Arap ve İslam memleketlerini yeniden istila etmek, Haçlı Seferleri'nin mağlûbiyetinden beri Avrupalıları kaplayan bir emel ve bir ideal oldu. Bu gaye ile mezkûr ülkeleri, inanç, ibadet, ahlak ve zenginlikler gibi bütün hususiyetleriyle incelemeye yöneldiler. Böylece onlardaki kuvvet noktalarını tanıyıp bunları zayıflatmayı, zayıf yönlerini de tespit edip istifade etmeyi amaçladılar. Müsteşrikliğin, sömürgecilikle olan ilgisi sanıldığı gibi yalnızca akıl verme noktasında kalmadı. Aksine Edward Said'in de dediği gibi, çok daha derin ve geniş boyutlara ulaştı. Müsteşrikliğin sömürgecilerin ileri gelenlerine aklî planda yol göstermesi daha önce, yani Şark, emperyalizmin istilasına uğramadan da söz konusuydu. Yoksa bu istila gerçekleştikten sonra değil. Müsteşriklik kültürü sömürgecilik için Şarkın dağ ve derelerinde Şark milletlerine boyun eğdirip onlara egemen olmak için bir rehber vazifesini gördü. "Mahkum ırkları diğer bir ifadeyle Şarklıları tanımak, onların daha kolay ve esaslı olarak idare edilmelerini sağladı. Zira bilgi ve tanıma, sahibine kuvvet verir. Kuvvetli olmak için fazla bilgi sahibi olmak lazım." İşte Müslümanların ülkelerini askerî ve siyasî istiladan sonra sömürgecilikte yardımlaşan müsteşriklik onların bünyelerindeki manevî ve hissî mukavemeti zayıflatmaya, onları inanç ve kültürleri hakkında şüpheye düşürmeye yöneltti. Böylece sömürgeciliğe Müslümanları tamamen Batı kültür ve medeniyetine boyun eğdirme imkanını vermeyi amaçladı.

Her türlü iftirayı attılar

Sömürgeciliğin gayelerini tahakkuk ettirmeye yönelik olarak oryantalistler İslamiyet'i çarpıtabilmek için, mesnetsiz ve dayanaksız bir çok iddia ortaya attılar. İslam'ın pek çok hakikati Oryantalistler tarafından kasıtlı olarak çarpıtıldı. Onlar "İslam'ın kılıçla yayılan bir din olduğunu, cinselliğe düşkün olduğunu ve Hz. Muhammed'in sahtekar olduğunu" (haşa) iddia etiler. Oryantalist Duncan Mc Donald'a göre "Muhammed efsanesi çöktüğünde yani O'nun kişiliği ve hayatı hakikat ışığı altında incelendiğinde bütün inanç çökecekti." Bu insanların Hıristiyan okulları ve rahipler tarafından kazanılması gerekliydi. Oryantalistlerin İslam'ı ve Onun peygamberini karalamak maksadıyla ortaya attıkları iddialar şöyledir:

1. Montgomery Watt gibileri Hz. Muhammed'in İslam'ı çok eski bir din olarak şekillendirmeye çalıştığına inanıyorlardı. Eski din Musevilik idi. Müslümanların ilk kıblesi Kudüs'tü. Bu ise Peygamberin dinini ilk önce Musevilere kabul ettirmek istediğini gösteriyordu. Watt İslam peygamberinin Yahudilerle ilişkisi olduğunu düşünüyor, hatta daha da ileri giderek İslam'ın bir Yahudi mezhebi bile olabileceğini iddia ediyordu.

2. Oryantalistlere göre Peygamber Kur'an'ın başta gelen yazarı ve derleyicisi idi. Onlara göre Kur'an "Peygamberin sahip olduğu enerjinin yansıması" idi. Peygamber ise "şiirsel zevk ve deha sahibi kimse" idi. Robert Bell ve Rodinson, Kur'an'ı "Peygamberin bilinç altından fışkıran bir şiir" olarak kabul etmekteydi.

Oryantalistlerce Kur'an yaratıcı muhayyilenin bir ürünü olarak düşünülüyor ve Peygamberin hatalı olabileceği iddia ediliyordu. Bu çalışmalar aynı zamanda Müslümanların Batı karşısında ezildiğini savunuyordu. Onlara göre İslam medeniyeti bir çöküşü yaşıyor, Hıristiyan dünyası ise kendini dinamik bir biçimde yeniliyordu. Bu alanda geri kalmış ülkelerin kendilerini (!) yenileyebilmeleri için sömürgecilik şarttı.

Oryantalistlerin İslam'ın temel esaslarıyla oynamalarının ve bunları tahrif çalışmalarının asıl sebebi, İslam ülkelerinin dinî bütünlüklerini zedelemek suretiyle millî birliklerini çökertmek ve bu şekilde buraları daha kolay sömürebilmektir. Bu maksatla Oryantalistler İslam'ın en temel iki esasından biri olan hadis müessesine yüklendiler ve hadis literatürünün keyfî olarak düzenlendiğini, tarihî olaylardan etkilendiğini ve dikkatsizce aktarıldığını kanıtlamaya çalıştılar. Bu çalışmaların bazıları Goldziher ve Joseph Schact tarafından yapılmış, bazı hadislerin sahihliği konusunda ciddi şüpheler uyandırılmıştı.

Misyoner Oryantalistlerin iki esas amacı vardı. Peygamberin peygamberliğini reddetmek ve Kur'an'ın vahiy olduğu konusundaki inancı çürütmek. Müslümanları Endülüs'ten atmak için sinsi bir faaliyet olarak ortaya çıkan Oryantalizm ya da Şarkiyatçılık daha sonra Batılılar tarafından sözde bir ilim dalı haline getirilmiştir. Zuemer, Lamnens, Mc Donald, Montgomery Watt, Faucault gibi şahıslar çalışmalarını yayınladılar ve bu yayınlarda hep İslam'ı karalamaya çalıştılar.
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'

Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya İnterpol kırmızı bülteniyle 'Yasa Dışı Örgüt Faaliyetleri ve Kaçakçılık' suçundan uluslararası seviyede aranan Talgat Baisaov ve 'Dolandırıcılık' suçundan uluslararası seviyede aranan Maxat Rakhishov'un İstanbul'da düzenlenen 'Mahzen-23' Operasyonuyla yakalandığını açıkladı.
29.03.2024 08:28:00
Haber Merkezi
Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı
Bakan Yerlikaya X hesabından yaptığı paylaşımda Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünce gerçekleştirilen 'MAHZEN-23' Operasyonu sonucu İnterpol kırmızı bülteniyle 'Yasa Dışı Örgüt Faaliyetleri ve Kaçakçılık' suçundan aranan Talgat Baisaov ve 'Dolandırıcılık' suçundan aranan Maxat Rakhishov'un yakalandığını duyurdu.

Kıskaç operasyonlarında 70 şüpheli yakalandı

Bakan Yerlikaya ayrıca, 20 ilde FETÖ'ye yönelik olarak son bir hafta içinde düzenlenen "KISKAÇ-11" operasyonlarında 70 şüphelinin yakalandığını duyurdu.


"FETÖ'cülere göz açtırmayacağız. Aziz milletimizin huzuru, birlik ve beraberliği için güvenlik güçlerimizin üstün gayretleriyle operasyonlarımız kararlılıkla devam edecek" diyen Yerlikaya, şu bilgileri paylaştı.

"Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı, TEM Daire Başkanlığı, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde; İl Emniyet Müdürlükleri, TEM ve KOM Şube Müdürlüklerince yapılan çalışmalar sonucu; Aksaray, Bolu, Gaziantep, Sakarya, Muğla, Mersin, Manisa, İstanbul, Kayseri, Kars, Erzurum, İzmir, Elazığ, Adana, Uşak, Denizli, Sivas, Mardin, Edirne ve Bursa'da FETÖ'ye yönelik eş zamanlı olarak düzenlenen "KISKAÇ-11" operasyonlarında şüphelilerin:
  • Örgütün sözde "Emniyet Mahrem Yapılanması" içerisinde faaliyette bulundukları,
  • Örgütün kripto haberleşme programı "ByLock" kullanıcısı oldukları,
  • Ankesörlü telefonlarla iletişim kurdukları,
  • Örgütün "Gaybubet Evi" olarak adlandırdıkları hücre evlerinde barındıkları,
  • İfade ve teşhislerde adlarının geçtiği, FETÖ soruşturmaları kapsamında haklarında kesinleşmiş hapis cezası ile aranma kaydı bulunduğu tespit edildi.

Operasyonlar sonucu: Çok sayıda dijital materyale el konuldu."

Yerlikaya, operasyonlara katılan polisleri de tebrik etti.

YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Bahçe İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'nın yaptığı Ramazan ayı nedeniyle oy sayımı sırasında iftar saatinde kısa bir mola verilmesi talebinin reddedildiğini ve sayımın aralıksız yapılacağını açıkladı.
29.03.2024 07:40:00 / Güncelleme: 29.03.2024 07:42:27
İhlas Haber Ajansı
YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak
YSK: Oy sayımında iftar molası olmayacak
Bahçe İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'nca Yüksek Seçim Kurulu'na gönderilen yazıda, sandık kurullarınca saat 17.00 itibarıyla sayım ve döküm işlemlerine başlanacağı ancak Ramazan ayı içerisinde bulunulması nedeniyle sadece su ile orucun açılması durumunda sağlıklı bir oy sayımının yapılamayacağı, sandık kurulu görevlilerinin iftar saatinde kısa bir mola verip veremeyeceği konusu gündeme belirtildi.

Konuyu inceleyen ve kararını açıklayan YSK, Bahçe Seçim Kurulunun talebinin, 298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun'un 'Zarfların açılması, oyların sayım ve dökümü' başlıklı 100'üncü maddesinin birinci fıkrasında, 'Oyların sayım ve dökümüne derhal başlanır, açık ve aralıksız yapılır' hükmü bulunduğu hatırlatıldı. YSK'nın Sandık Kurullarının Görev ve Yetkilerine Dair 138 Sayılı Genelgesinde de aynı yönde düzenleme bulunduğuna dikkati çeken kurul, bu sebeple 'oy sayım ve döküm işlemlerinin aralıksız yapılması gerektiğine' oy birliğiyle karar verildiği paylaşıldı.

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 

Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu

Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında "Kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler' sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
28.03.2024 16:32:00
İhlas Haber Ajansı
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in bir mitingde 'Tayyip Bey çağırınca oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi" ifadelerini kullanması üzerine hakkında suç duyurusunda bulundu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Cafer Akın, 'CHP Genel Başkanı Özgür Özel haddini aşan açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Kahramankazan 15 Temmuz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak suç duyurusunda bulunacağız. CHP Genel Başkanı hadsiz Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyan vatandaşlarımıza utanmadan, sıkılmadan 'zibidi' dedi. 'Tayyip Bey'in çağrısına oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi' ifadesini kullandı. CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaya devam ediyor. Özgür Özel'i kınıyoruz. 15 Temmuz şehit ve gazilerine zibidi diyemezsin, haddini bil' diye konuştu.

'Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz'

Özel'den özür beklediklerini söyleyen Akın, 'Aziz Türk milleti evlatları, söz konusu vatan olduğunda canlarından geçerek darbecileri ve darbeciliğe alkış tutanları durdurmuşlardır. 15 Temmuz'da devletinin çağrısıyla milletle kol kola şehadete yürüyerek tanklara siper olan aziz şehitlerimizin aileleriyle birlikte şehitlere 'zibidi' deme hadsizliğini gösteren Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz. Her halükarda ülkeyi sizin kurtarmayacağınız kesin. Tankların arasından sıvışıp giderken, televizyon karşısında kahvenizi yudumlayarak izlediğiniz 15 Temmuz'da meydanlarda can veren, kan veren o 'zibidi' dediğiniz korkusuz kahramanlardan öğrenecek çok şeyiniz var. Asıl zibidi kim biliyor musunuz' O gece darbe oluyor diye alkış tutanlar, o gece kadeh kaldıranlar, o gece tankların arasından sıvışanlar, o geceden sonra darbecileri savunanlar, kahpe teröristlerle iş birliği içerisinde olanlar; millet siz siyasi malzeme yapın diye kurtarmadı bu vatanı. Ne Çanakkale'de kefensiz yatan atalarımız ne de 15 Temmuz'da karşı koyarken şehit olan yiğitlerimiz. Kahraman gazilerimiz, bu ülke için zerre faydası olmayanlar, ülke yönetimine talip olmaktan utanmıyorlar. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den şehit ailelerimiz ve gazilerimizden acilen özür dilemesini bekliyor ve şiddetle kınıyoruz' dedi.

'Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir'

Özel'in sözlerinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Avukat Burakhan Çınar ise, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milleti için bir an olsun gözünü kırpmadan şehit olan ve yine bu uğurda gazi olanlara CHP Genel Başkanı'nın TV kanallarında da görüleceği üzere açık bir şekilde 'zibidi' şeklindeki hakaretini derin bir üzüntü ile hep beraber izledik, takip ettik. DEM Parti ile kent uzantısı neticesinde PKK'lı kişileri ilçe yönetimlerine sokan bir partinin genel başkanının her mitingde, hatta kendi partisinin genel başkanlık seçimlerinde dahi Selahattin Demirtaş'a, Osman Kavala'ya selam gönderirken, gazi veya şehit gibi kelimelerin nasıl bir maneviyat oluşturduğunu anlaması bizler tarafından beklenemez. Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerini ihlal etmesi ve gazilerimiz ile şehit ailelerimiz üzerinde nasıl bir etki uyandırdığı kamuoyunun takdirindedir. Bu nedenle Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığımıza şikayetçi olmak için burada bulunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir. Bu nedenle de Özgür Özel'i kınıyoruz ve kendisinden şikayetçiyiz. Yüce Türk adaleti gereğini yapacaktır' ifadelerini kullandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.