Oyun Türk milletine oynanıyor

AKP-Cemaat arasındaki "paralel devlet" ve "yolsuzluk dosyaları" hukuk zemininden kayıyor.Başbakan R. T. Erdoğan, hukuk devletini işleteceği, hukukun üstünlüğüne sarılacağı ve hukukun gereğini yapacağı yerde; manipülasyonlara, demagojilere, kişi ve hanedana özel düzenlemelere sarılıyor.4 bini aşkın emniyet mensubu, yüzlerce savcı ve hakim, bir o kadar bürokrat, "devlet içinde paralel devlet" vaveylasıyla, devletin bir çarkından bir başka çarkına gönderiliyor, yer değiştiriliyor. Yolsuzluk soruşturmaları bağlamında 4-5 bakan ve "cemaat" damgalı vekiller istifa ediyor.Hükümet ise paralel devlet operasyonunda, elemanları sağ paralelden sol paralele, sol paralelden sağ paralele, hatta meridyenlere alıyor.Eğer bu yapı "devlet ve millete dönük bir tehdit" ise aynı devletin içinde bir oraya, bir buraya yer değiştirerek tehdit ortadan kalkmış mı oluyor?Hayır? O zaman "paralel devlet"e yönelik operasyon filan numara, cambaza bak oyunu? Kimse kimsenin kuyruğuna basmasın tiyatrosu! Hayır, iddialar ve vaveylalar yalan değilse; hukuk devleti işlemeli!Böyle derin bir yapı, adaletin eline teslim edilmez mi? Hukuk işletilmez mi? Soruşturma yapılmaz, dava açılmaz mı?AKP ve Erdoğan, hukuku işletmemek için adeta özel çaba harcıyor.Lakin "paralel devlet" iddialarına mukabil "paralel yolsuzluk kayıtları sağnak sağnak yağıyor.Her Allah'ın günü Erdoğan ve hükümet erkanına dair bir değil, birkaç ihale komisyon pazarlığı, birkaç yolsuzluk kaydı sosyal medyaya düşüyor.AKP'nin de, cemaatin de dosyalarının çok kabarık olduğu, sırıtıyor. Halk bunları duymuyor, görmüyor mu?!Bunlar milleti ahmak mı zannediyor!AKP'lilerin vaveyla koparttıkları üzere "devlet içinde devlet" varsa, cemaati semirtip bugünlere getirerek devlet içinde "paralel devlet" üreten hükümetin bizzat kendisidir. Dolayısıyla "AKP hükümeti" de en az "paralel devlet" kadar mesuldür.AKP, Türkiye Cumhuriyeti devletini, maalesef Türkiye cemaat devleti yapmıştır.Boynuz kulağı geçince, keser döndü sap döndü; "cemaat devleti" de AKP'ye karşı döndü.AKP, derin devlet dediği "cemaat pranga"sından devlet ve milleti hukuku işleterek kurtarmak yerine, kendi paçasını kurtarma telaşına düştü. Hukuk devletine kişiye ve hanedana özel müdahaleler yaparak kendine göre ayar çekiyor. AKP düzenlemeleriyle devlet "cemaat devleti"nden "hanedan devleti"ne evriliyor.Oyun ise topyekun Türk milletine oynanıyor.Türkiye Cumhuriyeti devleti, "demokratik krallık" ile "cemaat devlet" arasında gidip-geliyor.Ortada olması gereken ve Anayasa'da yazılı olan "Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal hukuk devleti" her iki cenahın çabalarıyla yok oluyor.Böylece hükümet de kendi dosyalarına şal çekiyor.Hükümet erkanının sosyal medyaya düşen ihale pazarlıklarının, komisyon bedeli konuşmalarının, yolsuzluk ifşaatlarının üstünü örtmek ve halkın duymasını engellemek üzere, Erdoğan, gece yarısı yasal prangalar vurduruyor, düzenleme yaptırıyor.17 Aralık'ın Adalet Bakanı, tüm fezlekelerin geri iade edildiğini açıklıyor.Aynı saatlerde ise havada Erdoğan, cemaate Amerika'da FBI'ın operasyon başlattığını uçuruyor.Atlantik ötesinden ise AKP'yi 2002'lerde Amerika'ya refere eden Henry Barkey, cemaate dönük herhangi bir operasyonun söz konusu olmadığı cevabını yetiştiriyor.Her iki cenah da, psikolojik harp entrikalarıyla devranlarını sürdürmek ve yanlışlarının üstünü örtmek istiyorlar. Bu süreçte geriden seyreden veya hukuk devletine yönelik siyasi müdahalelere göz yuman hukuk erkanı da mesul duruma sürükleniyor.Madem ki hukuk işlemiyor, hak ve hukuk yerini bulmuyor; devlet ve millet zarar ediyor; o halde bu düzenbazlara demokrasi neşteri vuracak olan Türk milletinin bizzat kendisidir. Bu oyunu sandık bozar!